İmamoğlu-Olay Tv-Advercity üçgeni! Sırları bir bir ortaya çıkıyor

Olay TV’nin neden kurulduğu, kimler tarafından finanse edildiği ve desteğin nereden geldiği uzun süredir medya camiasının en esrarengiz konusuydu. Ancak kanalın kapanması ile birlikte sis perdesi de yavaş yavaş aralanmaya başladı.

SuperHaber'in haberine göre: Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmasının ardından kendisine yakın bir medya oluşturma girişimlerinin şubat ayında başladığı ifade ediliyor. İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre merkezi Şişli’de olduğu anlaşılan BVA Reklam ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. de işte tam bu sırada kuruluyor.

Şirketin ortakları arasında, İmamoğlu’nun Trabzon’dan eski arkadaşı olan ve tekstil işi ile uğraşan Hüseyin Köksal’ın kardeşi, Ahmet Köksal ile Uğur Kapkı'nın isimleri görünüyor. Bu şirketin ajans markası da Advercity olarak belirleniyor.

Advercity, henüz yeni kurulan bir şirketin, yeni ajans markası olmasına rağmen bir anda İstanbul’un tamamında ismini panolara yazdırmayı başarıyor! Üst geçitler ve yol kenarlarında, ayrıca dev ekranlarda boy göstermeye başlıyor.

Advercity'nin bir anda görülmemiş bir reklam kampanyası ile gündeme gelmesi, hem İstanbulluların, hem de sektör içindeki profesyonellerin dikkatini çekiyor!

”İHALE YAPILMADI” İDDİALARI!

Ayrıca, yapılan araştırmalarda, söz konusu devasa ekranlar için, herhangi bir ihale yapılmadığı anlaşılıyor.

İhaleye çıkmayan dev ekranların, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş.’nin “özel” izniyle konumlandırıldığı ve ticari olarak piyasaya sunulduğu ortaya çıkıyor.

İlgili alanların yönetimini elinde toplayan İBB iştiraki Kültür A.Ş., "3-G" denilen davet usulü ile ihale açmadan söz konusu alanları sözleşme imzalama yöntemi ile belli firmalara veriyor.

İstanbul’un en önemli ulaşım akslarında bulunan üst geçitlerdeki reklam alanlarının da, Olay TV kurucularından, tekstilci avukat Hüseyin Köksal’ın kardeşi Ahmet Köksal’ın büyük hisse sahibi olduğu Advertcity firmasına, yine Kültür A.Ş. üzerinden verildiği belirtiliyor.

MECLİSİ VE HUKUKU TANIMIYOR!

Fakat bu özel izinle yapılan uygulama kanunlara aykırı! Yürürlükteki İstanbul Reklam, İlan ve Tanıtım Yönetmeliği'nin uygulamaya ilişkin hükümlerini düzenleyen, 3. bölüm 8. madde 5. kısım (a) ve (b) bentlerinde söz konusu keyfi uygulmaya izin verilmediği yazılı.

İstanbul Reklam, İlan ve Tanıtım Yönetmeliği'nin 8. Bölüm 5. Kısmı, “Yaya geçitleri ile taşıt alt ve üst geçitleri aşağıdaki hususlar çerçevesinde reklam ve tanıtım alanı olarak kullanılabilir” demekte;

a) 8. Bölüm 5. Kısım

(a) “Yaya geçitleri ile taşıt alt ve üst geçitleri; yetki ve sorumluluk alanlarında olmak şartıyla ilgili belediyenin icraatları ve etkinliklerinin kamuya duyurulması amacıyla kullanılabilir”

b) 8. Bölüm 5. Kısım

(b) "Anlaşmalı olarak bir alt geçit veya üst geçit yapım ve isim hakkı elde etmiş gerçek veya tüzel kişilerin ad ve logoları uygun görülecek yerlere konulabilir.”

Bu durumda İBB’nin yürürlükte bulunan ”Reklam, İlan ve Tanıtım Yönetmeliği”nin hiçbir tartışmaya yer vermeyecek şekilde yaya ve taşıt üst geçitlerinin ticari olarak kullanılamayacağını belirtmekte olduğu görülüyor.

DEĞİRMENİN SUYU İSTANBUL HALKININ CEBİNDEN Mİ GELİYOR?

Diğer yandan, Advercity ile birlikte geçmişte İBB’ye borçları olan şirketlere de ( Popüler Reklam - Genç Popülist Reklam ) İstanbul’un çeşitli ana yollarında ve metrolarda, ihalesiz dev dijital reklam alanlarının yönetim hakları veriliyor.

Bu ihalesiz verilen ilan alanları da, Kültür A.Ş.tarafından özel izinle konumlandırılıyor.

Söz konusu dev dijital ekranların ve metro reklam alanlarının işletmecisi gibi görülen Subaşı Ailesi’ne ait Popilist Limited Şirketi’nin, bu denli büyük yatırımları nasıl gerçekleştirdiği ise anlaşılamıyor.

SuperHaber’in elde ettiği bilgilere göre 2019 yılı Ekim ayı itibarıyla, Subaşı Ailesi’ne ait olduğu öğrenilen Popüler Reklam firmasının 253 bin 161TL ve Genç Popülist Reklam firmasının da 118 bin 367 TL İBB’ye vadesi geçmiş borçları bulunduğu biliniyor.

Sektörde, İBB’ye borçlarını ödeyemeyen bu şirketlerin Ekrem İmamoğlu’nun desteği olmadan bu tür büyük bir yatırımı gerçekleştirecek finansal gücünün olmadığı dile getiriliyor.

İBB FİRMALARA İŞ DESTEĞİ VERİYOR!

Yapılan incelemelerde, Subaşı Ailesi’ne ait firmaların İBB’nin Kültür A.Ş.’ye adeta monte edildiği, yine İBB’nin ve tüm iştiraklerinin özellikle vinil baskı işlerinin piyasa değerinin 4-5 katı bedelle bu firmalara yaptırılarak fonlandığı, bu sayede de dijital dev ekran yatırımlarının sağlandığı öne sürülüyor.

İstanbullular, kısaca, İBB’ye borçlu iki şirketin yaşam kalitesine olumsuz etki eden projesini finanse etmek zorunda bırakılıyor!

İMAMOĞLU BİZİ GÖZETLİYOR!

Şirket, “PANOFFECT WEB” sitesinde, “beacon ve kameralar aracılığı ile toplanan verilerle, doğru ve farkındalığı yüksek hedef kitleye ulaşan internet tabanlı reklam yayını” yaptığını açıklıyor.

Hukukçular bu durumu, ”kişisel verileri koruma kanununun çiğnenmesi" olarak yorumluyor. Ekrem İmamoğlu ve İBB’nin desteği ile özel imtiyazlar elde ettiği belirtilen bu firmanın hangi hak ve yetkiye dayanarak kameralarla veri toplayabildiği, ayrıca bu verileri ticari olarak nasıl kullanabildiği ise kritik bir soru olarak önümüzde duruyor...

KAMU GÖZ GÖRE GÖRE ZARARA UĞRATILIYOR!

Bu inanılmaz kanunsuzluğun yanı sıra, adı geçen iki firmanın kollanması ve himaye edilmesi sonucu kamunun bile bile zarara uğratıldığı gün yüzüne çıkıyor.

Bu arada, uzmanlar, uygulamanın kanuna ve yönetmeliğe aykırı olmasını bir an için unutup açık ve şeffaf bir ihale yapılmış olduğunun varsayılması halinde ise İBB'nin kasasına girecek bedelin 30 milyon TL’nin üzerinde olacağı öngörüsünü paylaşıyor.

'OLAY'IN CAN VE MAL GÜVENLİĞİ BOYUTU...

Diğer yandan, İstanbul’da son üç haftada ana yollarda yaşanan kazalarda ciddi oranda artış gözleniyor. Bunun en önemli nedenleri arasında, başta üst geçit ve köprüler ile yolların kenarlarına konulan dev reklam tabelalar gerekçe gösteriliyor.

İstanbul araç trafiğinin en yoğun olduğu E-5 Karayolu’nun ve en büyük caddelerinin kenarlarına konulan hareketli reklamlara yer verilen devasa dijital ekranların, sürücülerin dikkatini dağıttığı ve trafik kazalarına davetiye çıkarttığı belirtiliyor.

Yetkililer, dev ekranlarda yayınlanan reklamların neden olacağı trafik kazalarının hem can ve mal kaybına yol açması, hem de İstanbul trafiğini yoğunlaştırması kaçınılmaz olduğu konusunda görüş bildiriyor.

İstanbullular ise Olay TV’nin finanse edilmesi karşılığı, çeşitli yollarla ve ihalelerle desteklenen Advercity adlı firmanın yol açabileceği tehditlere karşı belediye yönetiminden cevap bekliyor.