İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kabul ettiği "Ekrem İmamoğlu Çıkar Amaçlı Suç Örgütü" iddianamesinde İBB İştirakleri Kültür A.Ş. ve Medya A.Ş. üzerinden yapılan vurgunla ilgili çarpıcı bir ifade yer aldı.
Kültür A.Ş. eski genel müdürü Serdal Taşkın'ın 2 yıl boyunca şoförlüğünü yapan Orhan Cevahiroğlu, örgüt yöneticilerinin haftada iki gün toplantı yaptıklarını ve bu toplantıların ardından çantalar içerisindeki paraların ya banka hesaplarına ya da Kapalıçarşı'daki döviz bürolarına götürdüklerini itiraf etti.

Savcılık, iddiaları delillendirdi. Söz konusu para taşıma eylemlerine ilişkin, şüpheli örgüt üyelerinin hesap hareketleri ve baz kayıtları karşılaştırıldı. Her ikisinin de bire bir uyumlu olduğu ifade edildi.
Cevahiroğlu ifadesinde, Serdal Taşkın, Murat Ongun, İmamoğlu'nun kasası Hüseyin Köksal, danışmanı Necati Özkan, reklamcı Murat Kapki ve Fatih Keleş'in haftada en az 2 gün bir araya gelip Beylikdüzü'ndeki bir restoranda toplandıklarını anlattı. Toplantı sonrası Ongun ve Taşkın'ın ellerinde içi para dolu çantalarla çıktığını söyleyen Cevahiroğlu, bu çantaların bazen Taşkın'ın bir bankanın Nişantaşı'ndaki şubesine, bazen de Kapalıçarşı'daki dövizcilere aktarıldığını ifade etti.

Sabah'ın haberine göre, Cevahiroğlu, "İmamoğlu'nun da katıldığı toplantılar ayrıca Hüseyin Köksal'ın sahibi olduğu Beylikdüzü'ndeki tekstil fabrikasında da olurdu. Ellerinde çantalarla çıktıklarına, usulsüz ihale ve yasadışı işler hakkında konuştuklarına şahitlik ederim. Birçok usulsüz toplantılara, konuşmalara, komisyon aldıklarına şahit oldum. İmamoğlu'nun paralarını da Serdal Taşkın'a taşıttığından bu çantaların arabada olduğunu gördüm" dedi.

ÖRGÜTÜN EMANETÇİSİ TAÇ DÖVİZ
İddianamede Laleli'de bulunan Taç Döviz (Durmaz Gold) isimli firma sahibi şüphelilerin 2018'den itibaren uluslararası para transfer sistemleri aracılığıyla kara para aklama faaliyetlerinde bulunduğu tespiti dikkat çekti.

Taç Döviz'in örgütün emanetçisi olduğu, örgütün CHP Kurultay sürecinde de söz konusu döviz bürosundan temin ettiği paraları dağıttığının anlaşıldığı belirtildi. Döviz bürosunda ele geçirilen sahiplenilmeyen paraların ise örgüte ait olduğu değerlendirildi.


