24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Kavala ve Dündar’ın Gezi eylemleri sürecindeki telefon görüşmeleri ortaya çıktı

Gezi Parkı iddianamesinde tutuklu Osman Kavala ve firari Can Dündar’ın telefon görüşmeleri yer aldı. Görüşmelerde Kavala ve Dündar eylemleri yayma ve uluslararası kamuoyunu yönlendirmek için yeni medya düzeni kurmaktan bahsediyor

24 Şubat 2019 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Kavala ve Dündar’ın Gezi eylemleri sürecindeki telefon görüşmeleri ortaya çıktı
Sabah gazetesinden Nazif Karaman'ın haberine göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan Gezi Parkı iddianamesinde, firari Can Dündar'a ait telefon numarasının HTS incelemesi de ayrıntılı olarak yer aldı. Dündar'ın Gezi'nin finansörü ve organizatörü suçlaması yöneltilen Osman Kavala ile Gezi Parkı eylemleri sonrası kurulabilecek ve uluslararası arenada ses getirebilecek bir yeni medya düzeninin kurulmasına ilişkin fikir alışverişinde bulunduğu belirlendi. İkili arasında 18 Ağustos 2013'te yapılan telefon görüşmesinde Kaval 'Yol Tv'de biz istediğimiz gibi kadro değişikliği yaparız tabi ne kadar ücretleri konuşmadık' sözlerine , Dündar 'Anladım bu bizim projeden farklı bir şey sonuçta değil mi? Yani ayrı ayrı mı düşünüyoruz. Onun uzantısı gibi mi düşünüyoruz? Türkiye'de oradaki örgütlenmeyi diri tutacak bir tür profesyonel desteğe ihtiyaçları var. Bizim de hani profesyonel bir şey kadro var ve buna çatı olacak finans sağlayacak yapıya ihtiyacımız var' cevabını veriyor. İddianamede bu konuşma içeriğine yönelik değerlendirme de yer alırken, eylemleri yayma ve uluslararası kamuoyunu yönlendirme faaliyetini yürütüldüğü tespitinde bulunuldu. Kavala'nın bir kısım medya mensupları ile irtibata geçtiği ve yeni bir medya yapılanması içerisine girmeye çalıştığı değerlendirmesi yapıldı.
 
'NEZAKET GÖRÜŞMESI' YALANI TUTMADI
 
Kavala savunmasında 'Can Dündar'ı gazeteci olarak eskiden beri tanırım.Berlin'e gittiğim zaman yayınları için nezaket amaçlı kendisine telefon ettim. Bu bir nezaket görüşmesi oldu' dedi. Savcılık yaptığı değerlendirmede Kavala'nın 'Almanya'daki çalışmaları ile benim bir ilişkim yoktur' şeklindeki beyanının gerçeği yansıtmadığını, dijital verilerinde elde edilen yazışmalarından da anlaşılacağı üzere 2016 yılında bir araya geldikleri değerlendirmesinde bulunuldu.
 
GEZİ KELAMI EDECEK SANATÇI ARANIYOR
 
Dündar'ın 2013 Kasım ayı içerisinde 'Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı' kapsamında bir sanatçının da konuşturulmasını planladığı, bu kapsamda Tevfik Cem Tüzün'le bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği yer aldı. Tevfik Cem Tüzün'ün, 'Eski Yunanistan Başbakanı Bakanı Yorgo Papandreu konuşacak. Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Luis Ayala konuşacak ve bazı başbakanlar filan de gelecek bu toplantıya. Burada çıkıp Gezi dinamiği konusunda böyle iki kelam edebilecek sanatçı kim olabilir' dediği belirlendi. Cem Tüzün ise 'Demet Evgar'la görüşmüş arkadaşlar o olmaz demiş daha doğrusu danışmanı siyasi içerikli yerde konuşmak uygun değil demiş. Ondan sonra ise Şebnem Sönmez' ifadesini kullanıyor. Can Dündar ise bu öneri karşısında, 'Şebnem'le biz çapulcu kampında beraberdik. Çok iyiydi yani Şebnem' diyor.
 
Dündar, konuşmanın ilerleyen bölümlerinde Levent Üzümcü'nün bu toplantıda konuşabileceğini söylüyor. Ancak Cem Tüzün "Kadın sanatçı olsun" diyor.
 
SOSYAL MEDYADA PROVOKASYON
 
EYLEMLERIN Türkiye çapına yayılması için olağanüstü bir çaba içine giren Dündar, Gezi olayları öncesi ve sırasında sosyal medya haseplarından bir çok provokatif mesaj atarak halkı hükümete karşı kışkırtmaya çalıştı.