11 Ağustos 2025 Pazartesi / 17 Safer 1447

Başkan Erdoğan'dan e-imza çetesi mesajı: ''Sonuna kadar takipçisi olacağız''

Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının ardından önemli açıklamalarda bulundu. E-imza çetesine yönelik yapılan operasyona değinen Erdoğan, 'Her kim milletin hakkına giriyorsa yakasına yapışmaya devam edeceğiz. Kim olursa olsun buna gerekli cezaları alacaklardır. Sonuna kadar takipçisi olacağız.' dedi.

Haber Merkezi11 Ağustos 2025 Pazartesi 18:26 - Güncelleme:
Başkan Erdoğan'dan e-imza çetesi mesajı: ''Sonuna kadar takipçisi olacağız''

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde yapılan Kabine Toplantısı sona erdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından önemli açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

Aziz milletim, değerli basın mensupları, sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Sizlerle birlikte televizyon ekranları, radyo kanalları ve sosyal medya platformları vasıtasıyla bizleri takip eden tüm vatandaşlarıma saygılarımı gönderiyorum. Sözlerimin hemen başında, dün akşam saatlerinde Balıkesir Sındırgı ilçemizde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Enkazdan çıkarıldıktan sonra vefat eden bir vatandaşımıza Allah'tan rahmet, hastanelerde tedavileri süren 6 kardeşimize acil şifalar diliyorum. Depremin haberini alır almaz İçişleri Bakanımızı ve Sağlık Bakanımızı hiç vakit kaybetmeden ilçemize yönlendirdik. Kabinemizin tüm üyelerini teyakkuza geçirdik. Biz de yürütülen çalışmaları anbean takip ettik. Arama kurtarma çalışmaları tamamlandı. Hasar ve zarar tespit çalışmaları sürüyor. Bakan arkadaşlarımız kendi alanlarıyla ilgili bilgileri çok şeffaf bir şekilde kamuoyumuzla paylaştılar. Devletimizin tüm kurumları depremden etkilenen vatandaşlarımızın yanındadır.

Yaşanan her deprem ve sarsıntıyla depreme hazırlık konusunun önemini tekrar hatırlıyoruz. Hükümetimizin kentsel dönüşüm başta olmak üzere yapı stokumuzun yenilenmesi noktasındaki gayretleri bilinmektedir. Ancak hep söylediğimiz gibi bu merkezi idarenin tek başına altından kalkabileceği bir yük değildir. İktidarı, muhalefeti, yerel yönetimleri ve elbette şehir sakinleriyle beraber el ele verip bu mücadeleyi seferberlik ruhuyla yürütmemiz şart. Bu konuda artık bir mutabakat oluşmalı.

İdeolojik önyargılar terk edilmeli. Herkes elini taşın altına koymaktan kaçmamalıdır. Biz bunu sağlamak için her türlü iş birliğine açığız. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten muhafaza eylesin diyorum. Aziz milletim bugün henüz 15 yaşındayken şehit olan Eren Bülbül evladımız ile Jandarma Astsubay Ferhat Gedik'in şehadetlerinin 8. yıl dönümü. Vatan için, bayrak için toprağa düşen bu iki kahramanımızı bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.

Geçen hafta bu hedefe giden yolda anlamlı bir adım daha atıldı. Muhalefet partilerinin de katılımıyla kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, milli iradenin tecelli merkezi olan meclisimizin süreci sahiplenmesi ve desteklemesi bakımından son derece kıymetliydi. Bu sahiplenmenin gerçekleşmesinden memnuniyet duyuyoruz. Komisyonun ilk iki toplantısında kararların oy birliğiyle alınması ise ümit verici bir başka gelişmeydi.

Bu yapıcı yaklaşımın sürdürülmesini temenni ediyoruz. Bir günden beri bu konuda tavrımız gayet nettir. Milli meselelerde milli duruş sergilemesi siyaset kurumunun millete karşı görevidir.

Türkiye hepimizin ortak yurdudur. Bu devlet Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Alevisi ve Sünnisiyle 86 milyonun her bir ferdinin devletidir. Her karışında bir şehidin yattığı bu topraklar bizim ebedi vatanımızdır.

Siyasi görüşlerimiz, hayat tarzlarımız, kökenlerimiz, fikirlerimiz farklı olsa bile hepimiz Türkiye Cumhuriyeti'nin asli sahipleriyiz, aynı evin fertleriyiz. Ne farklılıklarımız ne siyasi rekabetimiz ne de günlük tartışmalar bunun önüne geçemez, geçmemelidir. Hiçbirimiz buna izin vermemeliyiz. 86 milyonun bekasını, güvenliğini, huzurunu ve istikbalini ilgilendiren böyle bir meselenin çözümünde sorumluluk sahibi herkesin katkısını, desteğini, yol gösterici eleştirisini bu bakımdan ayrıca önemsiyoruz. Komisyon çalışmalarında ehem-mühim tercihinin çok iyi yapılması, süreci enfekte edecek söylemlerden uzak durulması şüphesiz çok mühimdir. Milletin yeşeren umutları ümit ederiz gündelik siyasetin mevzi kazanma hesaplarına kurban edilmez. Terörden kurtulmamız için Türkiye'nin önünde bir fırsat penceresi aralanmıştır. Bunu ziyan etmenin vebali ağır olacaktır. Komisyonun milletimizin beklentilerine uygun şekilde terörsüz Türkiye çabalarının başarısı için üzerine düşeni layıkıyla yapacağına inanıyorum. Gerek Cumhur İttifakı gerekse hükümet olarak bizler de komisyonun çalışmalarına her türlü desteği veriyoruz. Cuma günü Milli Savunma ve İçişleri Bakanımız ile Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanımız komisyona kapsamlı sunum yaptılar. Üyeleri bilgilendirdiler, soruları açık yüreklilikle cevapladılar. Hep beraber akan kanı durduralım, acıyı, gözyaşını dindirelim, milletimize karşı mesuliyetimizi hakkıyla yerine getirelim istiyoruz.

Son kabine toplantısından bu yana durmadan ve dinlenmeden koşturduk. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 5. Toplantısı nedeniyle Kazakistan Cumhurbaşkanı ve heyetini misafir ettik, 20 anlaşma imzaladık, ticaret hedefimiz olan 15 milyar dolara ulaşmakta kararlıyız. 20 yıldır hayata geçirdiğimiz Afrika açılımı ve Türkiye-Afrika politikalarının meyvelerini çeşitli alanlarda topluyoruz. 2002'de kıtada 12 büyük elçiliğimiz varken bugün bu sayı bugün 44'e yükseldi. Ankara'daki Afrika Büyükelçiliklerini sayısı 38'e ulaştı. Ticaret hacmimiz 2002 yılında 4,3 milyar dolar olan ticaret hacmimiz 9 kat artışla 2024 yılı sonu itibari ile 36.6 milyar dolara çıktı.

Gazze'yi asla yalnız bırakmayız. Gazze'deki vahşeti durdurmak için her şeyi yapıyoruz. İsrail'e en net tepkiyi Türkiye veriyor. Şunu aziz milletimin bilmesini isterim. Terör Devleti İsrail'in Filistinli kardeşlerimize yönelik vahşeti, barbarlığı, kıyımı, işkencesi, zulmü karşısında en net tepkiyi veren ülke Türkiye'dir. Sivil toplum kuruluşlarımız, vakıflarımız, derneklerimiz başta olmak üzere milletimiz de Gazze halkını asla yalnız bırakmıyor. Buna 50 bin genç arkadaşımızın katıldığı Türkiye Gençlik Vakfı Yaz Okulları finali programında bizzat şahit olduk. Gözleri ümitle, sevgiyle, imanla ışıldayan genç kardeşlerimin varlığı bize hem umut verdi hem de bizleri çok farklı dünyalara götürdü. Vicdanıyla, ahlakıyla, ufkuyla, özgüveniyle ve tabii ki başarılarıyla kıvanç kaynağımız olan bir gençlik maşallah kükremişsel misali gümbür gümbür geliyor. Hem TÜGVA'daki genç arkadaşlarıma hem de Cumartesi günü temiz yürekleriyle Gazzeli Müslümanlar için Beyazıt'tan Ayasofya'ya yürüyen on binlerce kardeşime buradan şükranlarımı sunuyorum. Rabbim Gazze'nin huzura, barışa, özgürlüğüne kavuştuğu o güzel günleri görmeyi bizlere nasip eylesin diyorum.

Değerli basın mensupları, Cumartesi günü ayrıca Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev kardeşimle bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. 30 yıllık işgalin ardından Karabağ'ın özgürleşmesiyle birlikte bölgemizde zaten yeni bir dönem başlamıştı. 8 Ağustos tarihinde Washington'da varılan mutabakat Güney Kafkasya'da kalıcı barışın tesisine giden o yolda tarihi bir adım oldu. Azerbaycan'a yönelik kısıtlamaların artık gündemden düşen olması da sevindiricidir. Bütün bunlardan duyduğumuz memnuniyeti İlham kardeşime ifade etti. Türkiye olarak her zaman yanlarında olacağımızı vurguladım.

Önlerine gelene kara çalıyorlar. Bu dosyada kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak. Tespit eden de şikayet eden de devletin kurumları. Her şey kanuna nizama uygun yürütüldü. Biraz ilkeli olun. Her kim milletin hakkına giriyorsa yakasına yapışmaya devam edeceğiz. Kim olursa olsun buna gerekli cezaları alacaklardır. Sonuna kadar takipçisi olacağız.

ÖNERİLEN VİDEO

Çanakkale'de ciğerlerimiz yandı!

Kapat
Video yükleniyor...