Kandil'de 6 gün süren Kongra-Gel 9. Genel Kurulunda, KCK sisteminde değişikliğe gidildi. Türkiye, Suriye, Irak ve İran'daki Kürt bölgeleri ile yurt dışından 162 delegenin katıldığı Genel kurulda KCK sözleşmesine bağlılık yemini edildi. Murat Karayılan'ın yıllardır başkanlığını yaptığı KCK Yürütme Konseyi başkanlık sisteminde eş başkanlığa geçilme kararı alındı ve eş başkanlıklarına Cemil Bayık ile Bese Hozat seçildi. KCK Genel Başkanlığına ise İmralı cezaaevinde bulunan Abdullah Öcalan yeniden seçildiği yeni sistemde, Başkanlık konseyi de oluşturuldu. Genel Kurulda, KCK sisteminin temel ayakları olan akademilerin, komün, kooperatif ve meclislerin hızla oluşturarak yaygınlaştırılması kararlaştırılırken, demokratik konfederalizm temelinde demokratik uluslaşmanın yaratılması ve demokratik özerkliğin inşasının tabandan örgütlendirilmesine dönük bir dizi kararın yanında demokratik çözüm sürecinin sürdürülmesi de kararlaştırıldı.
Abdullah Öcalan’ın ‘Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa’ sürecini onaylama ve başarıyla yürütülmesini karar altına alan genel kurul bileşiminde, “Demokratik çözüm sürecinin gelişmesi için önderlik, halk ve hareket olarak üzerlerine düşeni yaptıklarını vurguladı. Bileşenler, bu kararla Öcalan’ın deklarasyonunu hareket ve halk olarak sahiplendiklerine” vurgu yapıldı.
KCK’nın yalnızca Kürtleri kapsamadığı ve tüm ezilen halkları, farklı etnik ve inançların bir arada özgürce kendini ifade etmesini esas aldığı ifade edilen bildirgede, “Abdullah Öcalan’ın savunmalarındaki paradigmal felsefi kapsayıcılığın pratikte kimi dar yaklaşımlarla karşılığını yeterince bulamamasının öz eleştiri konusu olduğu ve hızla aşılması için gerekli çalışmaların yürütülmesi kararlaştırıldı. Kürt Özgürlük Hareketi tüm ezilenlerin Özgürlük Hareketi’dir. Bu açıdan Süryanilerin, Ermenilerin de hareketidir. Bizlere tarihin mirası olan Êzidiler zaten bu hareketin kopmaz parçasıdır. Önder Apo'nun Êzidilere ilgisi çok fazladır. Onların inançlarını özgür yaşaması konusunda titizdir. Biz Süryaniler, Ermeniler, Yahudiler ve Rumları da özgürlük mücadelesi yanında yer almaya çağırıyoruz. Kürdistan zaten Ermeni, Süryani, Arap, Türkmen ve birçok farklı etnik ve dinsel topluluğun yaşadığı ortak vatandır. Kürdistan tüm toplulukların demokratik ulusunun ortak vatanıdır. Kürt sorununun çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi temelinde herkesi kardeşçe bir arada yaşamaya, bunun için de demokrasi mücadelesi içinde yer almaya çağırıyoruz.” denildi.