20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Mariupol'den ayrılan Türkler, Lviv'den Polonya sınırına doğru yola çıktı

Rusya'nın ablukaya aldığı Ukrayna'nın Mariupol şehrinde yaşayan Türkler, bir hafta yolculuğun ardından ulaştıkları Lviv'den ayrılarak Polonya'ya geçebilmek için yola çıktı.

AA25 Mart 2022 Cuma 13:36 - Güncelleme:
Mariupol'den ayrılan Türkler, Lviv'den Polonya sınırına doğru yola çıktı

Üzerinde Türk bayrağı asılı 3 araçtan oluşan ve 17 kişinin yer aldığı konvoyun Almanya'ya gittikten sonra uçakla Türkiye'ye geçeceği öğrenildi.

Kanuni Sultan Süleyman Cami İmamı İsmail Hacıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 3,5 hafta boyunca elektrik, su ve ısınma gibi ihtiyaçlardan mahrum şekilde yaşadıklarını belirterek, bahçeye düşen iki roket nedeniyle caminin az da olsa hasar aldığını söyledi.

Türkiye'deki yetkili makamlarla iletişim halinde olduklarını aktaran Hacıoğlu, "Rusya tarafından bize koridor açılmadı. Ruslar, 'Ukrayna tarafından size koridor açılmadı.' diyordu. Ama biz orada hiçbir şekilde yardım alamadık. Koridor açılmadı. Bazı insanları yolda vurmaya başladılar. Koridor açılmadan kendi imkanlarınızla oradan çıkma şansınız yoktu." ifadelerini kullandı.

Hacıoğlu, yolda sık sık kontrol nedeniyle Rus güçlerince durdurulduklarını kaydederek, şöyle devam etti:

"Gece konaklayacağımız bir yer bulmuştuk, 5 kilometre kalmıştı ama saat 18.00'da durdurdular. Aslında 5 dakika müsaade etselerdi oraya geçebilirdik. Oraya geçemeyince sabaha kadar eksi 15 derecede çocuklarla arabalarda kaldık. Arabalardan çıkmamıza da izin vermediler, zaten 3 haftadır su görmemiş, duş görmemişti insanlar. Saat 07.00'a doğru oradan ayrılabildik."

- "DİPÇİK İZİ VE ELDE BARUT LEKESİ ARIYORLAR"

Mariupol'den ayrılan konvoyda yer alan, eski A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş'in yeğeni Mehmet Güneş ise bomba sesleri arasında korkarak yaşadıkları halde Ukraynalılara destek olmak için ekmek yapıp dağıttıklarını anlattı.

Fırına gitmek için her sabah erkenden yola düştüğünü söyleyen Güneş, "Saat 06.00'da yola çıkıyordum. Yolun kenarında insan cesetleri, parçalanmış binalar, komşularımın korkmuş halleri, tıpkı Amerikan filmlerinde gördüğümüz aksiyon sahnelerini artık yaşamaya başlamıştık. Şu an halen içimde bir korku var. Açık söylemek istiyorum; hava karardıktan sonra dışarı çıkmaya korkuyorum." ifadelerini kullandı.

Ruslar tarafından kurulan kontrol noktalarında zor anlar yaşadıklarını dile getiren Güneş, o anları şu sözlerle anlattı:

"Pasaport ve araba kontrolünde üzerimizi soyuyorlar. Ellerimizde barut lekesi var mı diye bakıyorlar. Omuzlarımızı 'acaba askerlere yardımcı oldular mı' diye kontrol yapıyorlar. Dipçik izi ve elde barut lekesi arıyorlar. Ben de şundan korktum; ellerimiz çok kirliydi, günlerce su yok, ellerimizi zor yıkıyoruz, ellerimiz normalinden siyahlaşmış ve kötü halde. 'Eyvah, elleri kontrol ediyorlar, biz buradan çıkamayacağız.' dedim."

Abluka altında geçirdikleri günlerde hiçbir iletişim şanslarının olmadığını ve bu nedenle amcası Şenol Güneş'le de iletişime geçemediğini aktaran Mehmet Güneş, "Sadece amca değil anne, baba hiç kimseye ulaşamadık. Amcam aramışsa da bilmiyorum. İçeriden ve dışarıdan irtibat yoktu." diye konuştu.