Cumhuriyet Halk Partisi'nde (CHP) gözler yarın (15 Eylül) Ankara'da görülecek şaibeli kurultay davasına çevrilmişken Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava başvurusunda bulunan CHP'li davacılar açıklamada bulundu.
Sabah'a konuşan Lütfü Savaş, Yılmaz Özkanat, Hatip Karaaslan, Levent Çelik ve Kamile Önal'dan oluşan CHP'li davacılar, başka bir parti ya da oluşumun yönlendirmesiyle değil, kendi öz iradeleri ile gördükleri yanlış ve yolsuzluklar nedeniyle CHP'nin şaibeden arınması için davayı açtıklarını belirtti.
Lütfü Savaş
"104 YILLIK PARTİNİN ŞAİBEDEN TEMİZLENMESİNİ İSTİYORUZ"
CHP'nin şaibeden temizlenmesini istediğini ifade eden Lütfü Savaş, "Genel Başkanımız Özgür Özel, şaibeli kurultayın şaibeli genel başkanı olarak anılıyordu. Ben de bir Cumhuriyet Halk Partili olarak partimin adı kirlenmesin, şaibeden kurtulsun ne var ne yok ortaya çıksın diye dava açtım. Hasta olanın doktora başvurduğu gibi ben de hukuka başvurdum. Şaibe yoktur denilirse sevinirim, mutlu olurum. Şaibe vardır denirse de bunu yapanlar partiden temizlenir, yine mutlu olurum. 104 yıllık partinin şaibeden temizlenmesini istiyoruz. Bu dava bizim, CHP'lilerin davasıdır. Kimse karışmasın, hukuk tecelli etsin" dedi.
Yılmaz Özkanat
"CHP'Yİ ŞAİBESİZ OLANLAR YÖNETSİN"
En tepeden en aşağıya herkesin her şeyi bildiğini dile getiren Yılmaz Özkanat, "Yanlışlar ve yolsuzluklar oldu. Ben de iyi bir CHP'li olarak parti şaibeden arınsın, bu tartışmadan kurtulsun diye dava açtım. Bu süreçte hiçbir partinin dava açmamız için telkini, tavsiyesi ya da yönlendirmesi olmadı. Bu dava bizim, CHP'nin iç meselesidir. Ben ve diğer arkadaşlarım bildiklerimi savcılığa ilettik. Çıkacak olan kararla CHP'yi şaibesiz olanlar yönetsin" açıklamasında bulundu.
Hatip Karaaslan
"İMAMOĞLU SİYASİ KARİYERİ İÇİN CHP'Yİ BASAMAK YAPTI"
Hatip Karaaslan ise "Ben SHP'den bu yana CHP'liyim. 38. Kurultay'dan hemen sonra şaibe kavgası başladı. Aslında ilk olarak İstanbul Kongresi'nde şaibeyi gördük. Delegeler, 'Alan aldım, veren verdim.' demeye başladı. Kendi gözümle de gördüm. Bize de para teklif ettiler. İmamoğlu siyasi kariyeri için CHP'yi basamak yaptı ve partinin kimyasını bozdu. 6-7 ay aramızda kavga ettik. Genel Merkez'e sesimizi duyuramadık. Bir yol alamadık. Parayla irade satın alındı. İmamoğlu ve ekibinin partimizi bitirmemesi için kayıtsız kalamadık ve davayı açtık" dedi.