18 Nisan 2024 Perşembe / 10 Sevval 1445

Şiddet kreş yaşındaki çocuklara da oyunlarla öğretiliyor

Koronavirüs tedbirleri nedeniyle evde kalan çocuklar zamanlarının büyük kısmını bilgisayar, tablet ve akıllı telefonlarla geçiriyor. Çocuklar oynadıkları oyunların video kayıtlarını da sosyal medya hesaplarından paylaşıyor. Bu videolarda kreş yaşındaki çocukların da şiddet içerikli oyunlar oynadığı görülüyor. Bazı çocukların sanal ortamda insan öldürürken 'Küçük Kurbağa' şarkısını söylemesi ise dikkat çekiyor.

DHA14 Kasım 2020 Cumartesi 10:53 - Güncelleme:
Şiddet kreş yaşındaki çocuklara da oyunlarla öğretiliyor

Dünyayı etkisine alan Koronavirüs salgınında sokaktan ve okuldan uzak kalan çocuklar, bilgisayar, tablet ve akıllı telefonlara yöneldi. Zamanlarının büyük kısmını mavi ekran karşısında geçiren çocuklar çoğunlukla şiddet içerikli oyunları tercih ediyor. Bazı çocuklar ise oyun sırasında video kaydı yaparak sosyal medya hesaplarından paylaşıyor. Bu videolarda kreş yaşındaki çocukların savaş oyunları oynadığı, sanal ortamda insan öldürüken de "Küçük Kurbağa" şarkısının söylenmesi dikkat çekiyor.

“ŞİDDETTEN ZEVK ALAN BİR NESİL YETİŞİYOR"

Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayten Erdoğan, okul öncesi çocuklarda şiddet oyunlarına olan bağımlılığının önemli boyutlara ulaştığını belirterek, bu durumda bir çok ailenin kendisine başvurduğunu söyledi. Erdoğan oyun bağımlılığının sigara ve uyuşturucu bağımlılığı gibi düşünülmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “Çok tehlikeli ve acımasız şiddet oyunları var, bu nedenle oyunları mutlaka denetlemek gerekiyor. Karşı taraf ile canlı olarak oynanan oyunlar var, bu tür oyunların bağımlıları bize çok geliyor. Şiddet içerikli oyunlarda karşıdakini yumruklama, öldürme gibi eylemler hiçbir duygu barındırmıyor. Böylece şiddet normalleşiyor ve duygusuzca yapılabilir hale geliyor. Çocukların bu şekilde büyümesi ileride şiddeti duygu olmadan, kolayca işleyen bireylerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu tür oyunlarda şiddet kötü değil aksine zevk ve haz veren bir duygu olarak yaşanıyor, bu durumda çocuklar bunu içselleştiriyor ve şiddetten zevk alan bir nesil yaratılmış olunuyor. Bize, online eğitime girmeyip bütün gün gününü bu tarz onlarla geçiren çocuklar geliyor. Aslında, çocuk bu oyunları bırakmıyor değil, aile buna izin veriyor. Burada tamamen aileye görev düşüyor.”

"ÇOCUK 2 SAATTEN FAZLA CİHAZ BAŞINDAYSA BAĞIMLI OLUR"

Teknolojik cihazlarla 2 saatten fazla vakit geçiren 6 yaş altı çocuklarda bağımlılık duygusunun geliştiğini anlatan Erdoğan, “Çocukların bu cihazlara fazla maruz kalması hem bağımlılığa hem de beyindeki dikkat ve sosyal ilişkilerle ilgili fonksiyonların bozulmasına yol açıyor. Ailelerin mutlaka çocuklara bir sınır koymaları gerekiyor. Amerikan ve Türk Pediatri Birliği, 3 yaşın altında çocuklara hiçbir şekilde televizyon, bilgisayar, tablet, telefon, gibi cihazların verilmemesini öneriyorlar. 6 yaş öncesinde de en fazla bir iki saat müsaade edilebilir. Ancak, aileler bunu yapmıyor, neden yapmadıklarını sorduğumuzda ‘Çocuğun elinden cihazı aldığım zaman ağlıyor, tepiniyor, vuruyor fırlatıyor’ gibi cevaplar alıyoruz. Halbuki çocuk ağlayarak istediğini elde edebildiğini gördüğünde her seferinde aynı tepkiyi verecektir. Bunun tam aksine çocuğun elinden cihazı alıp ‘İstediğin kadar ağlayabilirsin hiçbir şekilde sana verdiğim süreyi aşamazsın’ derlerse çocuk en fazla bir hafta bu tepkiyi gösterecektir daha sonra bu tavrı bırakacaktır” diye konuştu.

“HERKESİ ÖLDÜRÜRSEM KAZANIYORUM”

Muhammet Ali Aydın, 8 yaşında ve 3. sınıfa gidiyor. Savaş oyunlarının daha eğlenceli olduğunu söyleyen Muhammet, “Haftada 2 gün okula gidiyorum. Okul olmadığında uzaktan eğitim görüyorum, sıkıldığım zamanlarda da telefonla oynuyorum. Arkadaşlarımla beraber grup kurup savaş oyunları oynuyoruz. Günde 3,4 saat oyun oynuyorum. Telefonda savaş oyunları oynamak daha eğlenceli. Oyunda arkadaşlarınla grup kuruyorsun ve başkalarını öldürmeye çalışıyorsun, hepsini öldürürsen kazanıyorsun. Oyun oynarken bazen kendimi kontrol edemiyorum, oyunlardan dolayı kendime hâkim olamıyorum” diyor.

"OYUN İÇİN KAHVALTI BİLE YAPMIYOR"

Muhammet Ali’nin oyun oynamak için kahvaltıya dahi gelmediğini söyleyen annesi Zehra Demirkaya, “Ben çalışan bir anneyim, Muhammed Ali evde olduğu zamanlarda daha çok anneannesi ile vakit geçiriyor. Anneannesi, Muhammed Ali'nin özellikle savaş oyununa düşkünlüğünden çok şikayetçi. Elindeki telefon yüzünden kahvaltıya bile gelmiyor. Annem, Muhammed Ali elindeki telefonu bırakıp kahvaltıya otursun diye çok çabalıyor. Ben daha telefonuna eğitici oyunlar indirmeye çalışıyorum. Fakat, savaş oyunlarını ben olmadığım zamanlarda indirip gün içerisinde oynuyor, ben akşam eve gelmeme yakın siliyor. Annem de zaten bunu takip edemiyor. Pandemi sürecinde sürekli evde oldukları için oyunlara bağımlı olmuş durumdalar. Yanında olduğum zamanlarda başa çıkamadığımda ben bile tamam al oyna diyebiliyorum” dedi.

“ÇOK FAZLA SALDIRGANLAŞTI"

Muhammet Ali'nin oyunlar nedeniyle çok fazla saldırganlaştığını söyleyen Demirkaya "Hiçbir şekilde konuşarak artık anlaşamıyoruz, hemen sinirleniyor. Sinirlendiğinde diyorum ki, ‘Oğlum tamam’ ama benim tamam dediğimi bile duymuyor. Arkadaşları dışarıda oynadığı zamanlarda da onlara karşı çok hırçın olduğunu görüyorum. Bazı annelerden şikayetler alıyorum, kavga olayları oluyor hatta bu aralar biraz arttı. İnterneti kısıtlayarak, kapatarak önlem almaya çalışıyoruz. Kitap okuma alışkanlığını aşılamaya çalışıyoruz ama maalesef fazla başarılı olamıyoruz. Oyuncaklarından çok çabuk sıkılıyor, yeni aldığım oyuncaklarla gün içerisinde oynuyor akşama doğru kenara atıyor” diye konuştu.