25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

İstanbul Üniversitesi, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun'a fahri doktora unvanı verdi

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'a, İstanbul Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verildi.

AA17 Mayıs 2022 Salı 17:31 - Güncelleme:
İstanbul Üniversitesi, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun'a fahri doktora unvanı verdi

İstanbul Üniversitesi'nde düzenlenen törende, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşegül Komsuoğlu Çıtıpıtıoğlu, Tebbun'a, "insan hakları, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, yolsuzluk ile mücadele, ırkçılık ve nefret söylemleri konusunda attığı adımlar ve Türkiye-Cezayir ilişkilerine sağladığı katkılardan dolayı" fahri doktora unvanı verildiğini belirtti.

Tebbun'a, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Okay ve İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak tarafından diploması takdim edildi, ardından İstanbul Üniversitesi rozeti takıldı.

Tebbun, diploma takdiminden sonra yaptığı konuşmada, İstanbul Üniversitesi çatısı altında bulunmaktan ve fahri doktora unvanına layık görülmekten büyük bir onur ve şeref duyduğunu söyledi.

İki ülke arasında atılan adımların ilişkilere büyük katkı sağlayacağını kaydeden Tebbun, "Başta Prof. Dr. Mahmut Ak olmak üzere İstanbul Üniversitesinin değerli yönetimine ve akademik heyetine teşekkürlerimi sunuyorum ve yapmış oldukları çalışmalarda onlara başarılar diliyorum. İstanbul Üniversitesi Türk devletinin asaletine büyük bir tanıklık yapmaktadır. Türkiye'nin yaşadığı gelişmeye, ilerlemeye katkı sağlamaktadır." diye konuştu.

Tebbun, Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde büyük bir ilerleme sağladığını dile getirerek, Erdoğan'a uzun ömür dilediğini ifade etti.

Cezayir'in eğitim konusunda sömürgecilik döneminden kaynaklı sıkıntılı bir süreç geçirdiğini dile getiren Tebbun, şunları kaydetti:

"Cezayir işgalden kurtulduktan sonra eğitim savaşımız başladı. Bunu, imamımız Abdülhamid bin Badis başlattı ve onu liderliğinde devam etti. İşgalcileri Cezayir'den çıkaran ilk adımı o atmıştı. İşgalcileri ülkemizden kovan da oydu. Cehalet işgal güçlerinin en büyük silahıdır. İşgalciler, cehaleti ekmek için her türlü yönteme başvururlar. Bunu Cezayir'de yaptılar. Cezayir egemenliğini ve kurtuluşunu kazandığı dönemde okuma yazma bilmeyen Cezayirlilerin sayısı yüzde 90 civarındaydı. Bağımsızlıktan sonra kurulan yönetimin ilk icraatı eğitim oldu. Gerçek özgürlüğün eğitimle kazanılacağını söylediler ve bu mantıkla eğitim için gerekli tüm çalışmaları yaptılar."

Tebbun, işgal sonrasında eğitim faaliyetlerine sıfırdan başladıklarını, hükümetin çocukların ve kızların eğitim almalarını sağlamak için güçlü bir programla yola çıktığını anlattı.

"Sıfır noktasından yola çıktık." ifadesini kullanan Tebbun, şöyle devam etti:

"1965 yılında biz öğrenciyken Cezayir'deki tüm öğrencilerin sayısı 1800'ü geçmiyordu. Bugün Cezayir'de mevcut olan üniversitelerdeki öğrencilerin sayısının 1 milyon 700 bini geçtiğini gururla söyleyebilirim. 250 bin öğrenci mezun oldu. Üniversitelerde fakülte sayısı 3-4 iken bugün 100'ü aşan üniversitemiz var ve öğrencilerimiz ücretsiz eğitim görmekteler. Şunu çok net biliyoruz ki kölelikten kurtulmanın yolu eğitimden geçiyor."

Tebbun, Türkiye ile Cezayir üniversiteleri arasında kurulacak iş birliğinin iki ülke ilişkilerine de büyük katkı sağlayacağını vurgulayarak, "Cumhurbaşkanı olarak bir karar aldım. Bu kararımı üniversitelere ve rektörlere bildirdim. Tüm üniversitelerimiz diledikleri üniversitelerle iş birliği yapabilir. Kardeş üniversite seçebilir. Bu konuda özgürler. Bunun bilim, ekonomi, demokrasi gibi birçok alanda özgürleşmemizi sağlayacağına inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.