Türk Denizcilik tarihinin en acı kazası Çanakkale Nara Burnu açıklarında yaşandı.
Tarih 4 Nisan 1953'tü. NATO tatbikatından dönen Dumlupınar Denizaltısı, sisli ve yağmurlu bir gecede yüzeyden seyrederek Çanakkale Boğazı'nı geçiyordu. Görüş mesafesi neredeyse kaybolmuştu. İsveç bandıralı Naboland adlı yük gemisi o anda karşılarına çıktı.
[Hüseyin Akış]
Hüseyin Akış, Dumlupınar'dan sağ kurtulan son gaziydi. 2018'de 96 yaşındayken hayatını kaybetti.
Hüseyin Akış, yaşananları "Işıklar yanıyordu, askerler de ışık yanıyor, gemi geliyor diye söylemişti. Ondan sonra kumandan dedi iskele 15 dedi, ondan sonra iskeleyi 15'e döndük. Sonra gelen gemiyle çarpıştık gece saat 2'yi çeyrek geçe" sözleriyle TRT Haber'e anlatmıştı.
Ağır yara alan Dumlupınar dakikalar içinde, boğazın derinliğine, karanlık ve soğuk sulara gömüldü. İçerideki hava yalnızca 72 saat yetecek kadardı. Tüm imkanlar seferber edildi.
Ama hava şartları kötüydü. Denizaltı ile irtibatı sağlayan kablo da koptu. Takvim yaprakları 7 Nisan'ı gösterdiğinde, radyodan tüm ülkeyi yasa boğan haber duyuruldu.
Batan denizaltıdaki bahriyelilerden umut kesilmişti. Hazin bir tören düzenlendi. Boğaza çelenk bırakıldı. 81 denizcisiyle Dumlupınar'a veda edildi.
Her yıl, Dumlupınar denizaltısının battığı 4 Nisan'da deniz şehitleri anılıyor. 2018'de, Dumlupınar enkazına dalış gerçekleştirildi.
Batığa şükran plaketi bırakıldı. Şehitlerin yakınları da törendeydi. Kamera aracılığıyla, Dumlupınar'ı ilk kez gördüler.
Facianın üzerinden tam 68 yıl geçti. Koynunda şehitleri ile uyuyan Dumlupınar, o dönemden beri en çok bu Ege türküsüyle özdeşleşti.