İlk Türk devletinden sonuncusuna kadar geçen yaklaşık 2 bin yıllık sürede, ülkeleri, bölgeleri ve kıtaların yönetiminde önemli etkileri olan ikinci adamlar, yazar Hilmi Tutar'ın 'Hun Türklerinden Son Türklere İkinci Adamlar' kitabında bir araya getirildi.
Kitapta biri Hun, biri Göktürk, ikisi Büyük Selçuklu, 52'si Osmanlı, 2'si de Türkiye Cumhuriyeti döneminde görev alan ikinci adamlar mercek altına alınıyor.
'Hükümdarlar, kudretini ikinci adamlar vasıtasıyla göstermişlerdir' diyen Hilmi Tutar, araştırmasında bazı ailelerin kuşaklar boyu vezirlik yaptığına, vezirliğin padişahlık gibi babadan oğula ve toruna geçtiğine dikkati çekiyor.
Kitapta, ikinci adamlığa yükselmek için yapılanlar da detaylarıyla ele alınıyor.
-Osmanlı'da sadrazamlar 16 kökenden geliyor-
İkinci adamların kökenlerine de inilen araştırmaya göre, Hun, Göktürk, Selçuklu ve Osmanlı imparatorluklarında yabancı asıllı vezir ve veziriazamlar çokça görülüyor.
Öyle ki Hun imparatorluklarında Çin ve Cermen asıllı vezirleri görmek ne kadar olağansa Büyük Selçuklu ve Türkiye Selçuklu devrinde İran, Osmanlı devrinde ise Rum, Arnavut, Boşnak, Gürcü, Arap, Ermeni hatta İtalya asıllı vezirleri görmek o kadar mümkün.
Büyük Selçuklu Devleti'nde görev yapan 23 vezirden ise sadece birisi Türk. Osmanlı'da ise sadrazamların milliyeti 16 ayrı kökene dayanıyor. 218 vezir ve sadrazamdan ise 101'i Türkken, diğerleri Arnavut (32), Boşnak (12), Gürcü (11), Abazya (9), Rum (6), Çerkez (4), Hırvat (4), Ermeni (2), İtalya (2), Arap (2), Rus (1), Sırp (1), Bulgar (1) ve kökeni belli olmayan 30 kişiden oluşuyor.