25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Türkiye son kale

Teröristin Türkiye ve Başkan Erdoğan’ı hedef almasına Ankara çok sert tepki gösterdi: Bizi bu topraklardan kovmaya gücünüz yetmez. Bu toprakların bedelini ödedik, gerekirse hayatımızın sonuna kadar bedel ödemeye hazırız.

16 Mart 2019 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Türkiye son kale

Batı’da Müslümanlara karşı planlı uygulanan İslamofobinin sonucu ortaya çıkan Yeni Zelanda’daki katliama Ankara’nın cevabı sert oldu. Hıristiyani teröristin Türkiye ve Başkan Erdoğan’ı hedef alması büyük tepki çekti. 

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, epeyce bir süredir özellikle Amerika’da, Avrupa’da, İslam karşıtlığı, Türk düşmanlığının yükseldiğini hatırlatarak, teröristin Türkleri boğazın doğu yakasına atmak, Ayasofya’yı kilise yapmaktan bahsettiğini anımsattı.

UTANÇ VESİKASI 

Kurtulmuş, “Arkasında hangi hain odak varsa var, hepinize birden söylüyoruz: Biz bu topraklarda Müslümanlar olarak, Müslüman Türk milleti olarak kıyamete kadar yaşamaya devam edeceğiz, boğazın batısında da doğusunda olacağız, Asya’da da Avrupa’da da olacağız” diye konuştu. Teröristin bıraktığı manifestonun utanç vesikasi olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi: “Bu vesikayı, İslam düşmanlığını destekleyenlerin yüzüne çarpıyoruz. Buradaki ifadelerin hepsini İslam düşmanlığını, yabancı karşıtlığını, Türk düşmanlığını körüklemeye çalışan bütün siyasi odakların yüzüne çarpıyoruz. Buna gücünüz yetmez, buradayız, dün buradaydık Allah’ın izniyle kıyamete kadar bu topraklarda var olmaya devam edeceğiz. Bu toprakların bedelini ödedik, gerekirse hayatımızın sonuna kadar bu bedeli ödeyemeye hazırız.”

İŞTE BEKA MESELESİ...

Sanayi Bakanı Mustafa Varank da Christchurch’deki sapık teröristin “Bizim en eski düşmanımız Türkler’in lideri Erdoğan’ı öldürmemiz lazım”, “Bir gün gelecek, Ayasofya’daki o minarelerden kurtulacağız” dediğini hatırlatarak Başkan Erdoğan’ın sık sık dile getirdiği ‘beka’ meselesinin önemine dikkati çekti. Varank, şöyle konuştu: 

“Bazıları ‘bu beka meselesi’ neymiş diyorlar. Ama işte bugün bunun ne olduğunu görmüş olduk. Bizim bu topraklardaki mevcudiyetimizden yüzyıllardır rahatsız olanlar var. Onun için, yerli yersiz ülkemize ve Cumhurbaşkanımız’a saldırıyorlar. Bu topraklarda bizi yaşatmamak için niyet beyan eden bir anlayışla yıllardır karşı karşıyayız.Türkiye, bunların gözünde son kaledir. Cumhurbaşkanı’mız, bunların gözünde kilit taşıdır. Dünyanın diğer ucundan ülkemize yönelik tehdidi görmezden gelmek isteyenlerin,bizi çekmek istediği gaflete düşmeyeceğiz.”

Umarım içeridekiler ders çıkarır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, teröristin tam bir Türk ve Türkiye düşmanı olduğunu hatırlatarak “Katiller ile yardım ve yataklık yapan mihrakların dökülen kanların bedelini ödemeleri, adalet ve insanlık adına derhal sağlanmalıdır” dedi. Yeni Zelanda Hükümeti’nin birinci derecede sorumlu olduğunu belirten Bahçeli, şöyle konuştu: “Ümit ederim ki ülkemizde inançlarımızla alay edip karalamaya teşebbüs eden çevreler mezkur terör saldırısından ders alır, sonuç çıkartır. Teröristlerin, arkalarında duran güçlerin bütün sinsi planlarının ortaya çıkarılmasını, insanlık vicdanıyla paylaşılmasını temenni ediyorum.” 

Terörün dini ve milleti olmaz

TBMM Başkanı Mustafa Şentop: İslam düşmanlığını dünyanın her yerine yayma çabasının son örneği olan saldırıyı şiddetle lanetliyorum. 

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: Müslüman alemini devamlı olarak hedef gösteren İslamofobya’ya karşı dünya net bir şekilde ‘dur’ demeli, faşist söylemlerden vazgeçmelidir.

Başkanlık Sözcüsü İbrahim Kalın: Bu saldırı, İslam karşıtlığının ve Müslüman düşmanlığının geldiği noktayı göstermektedir. Dünya artık bu söylemlere karşı sesini yükseltmeli ve İslamofobik faşist terörizme dur demelidir.      

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun: Terör saldırılarını en güçlü biçimde kınıyorum. Terörizmin her türlüsüne karşı birleşme zamanı geldi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: Bu hain saldırıda sadece faillerin değil Batı’da çığ gibi büyüyen İslam karşıtlığını ve nefreti körükleyen siyasiler de ve medya da aynı derecede sorumludur. 

AK Parti İstanbul Adayı Binali Yıldırım: Terör olduğu zaman hemen ‘İslamcı terör örgütü’ diye damgayı vuruyorlar. Anlamadan, dinlemeden. Ama bu işi gayrimüslimler, Hristiyanlar yaptığı zaman ‘cinnet getirdi’, ‘çıldırdı’ gibi masumlaştırmaya çalışıyorlar. Terörün dini, etnik kimliği olmaz. Terörün milleti de olmaz.  

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: İslam’a ve Müslümanlara yönelen fiili saldırı, nefret söylemi ve düşmanca tutumlar bir insanlık suçudur. Şiddetle kınıyorum.     

Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk: Bu acılar bize gösteriyor ki millet olarak, Müslümanlar olarak birlik ve beraberliğe daha çok ihtiyacımız var. Daha çok dayanışma içinde olmamıza ihtiyacımız var. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Eylem ve katliamların failleri farklı olabilir ama bilinmelidir ki, bu olan bitenin vebali ölenin din ve milletine göre ağzını açıp kapatan Batı medeniyetine aittir. Batı dünyası artık bu işlerden gereken dersi almalıdır. Terör örgütlerine bugün para ve silah veriyorlar. Adam gönderip eğitim veriyorlar. Onları ölmeye programlıyorlar  

İslam düşmanlığı insanlık adına mahkum edilmeli

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: İslam düşmanlığını yayanlar, bunun bir din ve coğrafyayla sınırlı sonuçları olmayacağını göremiyorlar. Tüm insanlık, tüm dinler ve ülkeler için tehdit üretiyorlar. Camilere düşmanlık üretenler, kiliseleri ve havraları da tehdit ediyorlar. Bu canice saldırılara tüm dünya beraber tepki vermeli ve karşı koymalıdır. İslam düşmanlığı, insanlık adına mahkum edilmelidir. İslam düşmanlığını açıkça mahkum etmek yerine, olayı canilerin kişisel eylemi gibi sunmak nefret ideolojisini beslemek olur.  

HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam: Batı zihniyeti başta eğitim ve basın dili olmak üzere, her alanda İslam düşmanlığını terk etmek durumundadır. Aksi takdirde bu ateşin dokunmayacağı kimse kalmayacaktır. 

KILIÇDAROĞLU'NUN KAFASI KARIŞIK

İSLAM DÜNYASINDAN KAYNAKLANAN TERÖR

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yeni Zelanda katliamını kınarken Müslümanları da hedef aldı. Kılıçdaroğlu açıklamalarda bulundu: “Tabii dönüp İslam coğrafyasına da bakmamız gerekiyor. İslamiyet üzerinden insanların birbirlerini nasıl katlettiklerini görüyoruz. IŞİD dediğimiz terör örgütü, El Kaide dediğimizi terör örgütü kendi Müslümanlık anlayışlarını zorla dayatmaya çalışıyorlar. Eğer onların dediklerini yapmazsanız katliniz vacip oluyor. Size bu yetkiyi kim verdi? Hangi inanç, hangi kimlik verdi ve İslam dünyasında yaşanan dram, İslam dünyasından kaynaklanan terör bütün dünyada farklı yorumlara yol açtı? İslam dünyasının da oturup düşünmesi gerekiyor, ‘Neden benim ülkemde terör var?’ diye.”

‘ULUSLARARASI MÜCADELE ELZEM’

AZINLIK CEMAATLERİ SALDIRIYI KINADI

Türkiye Ermenileri Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan, Yeni Zelanda’da yaşanan elim terör saldırısının insanlıktan nasibini alamamış, eli kanlı canilerin gerçek yüzünü bir kez daha ortaya koyduğunu kaydetti. Ateyşan, dini, milliyeti ve hiçbir aidiyeti olmadığı her fırsatta dile getirilen terörün insanlık aleminin en büyük tehdidi olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Ne yazık ki terör saldırılarının çoğu din adına gerçekleştirilmektedir. Barış ve sevgi tüm dinlerin ortak mesajıyken, caniler ibadet halindeki insanların üzerine ateş açabilecek kadar ileri gitme cüretini sergileyebilmiştir. Teröre karşı topyekun ve istisnasız bir uluslararası mücadele elzemdir, vazgeçilmezdir.”

Fener Rum Patrikhanesi de yaptığı açıklamada  Patrik Bartholomeos ve Sen Sinod Meclisi üyeleri, Yeni Zelanda’daki terör saldırılarını telin ettiği bildirildi. Açıklamada patrik ve metropolitlerin terör eylemini kınadığı belirtildi.

İSLAMOFOBİ BİR İNSANLIK SUÇUDUR

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ankara Ahmet Hamdi Akseki Camisi’nde irat ettiği hutbesinde Christchurch’deki katliama yer vererek “İbadet eden insanlara yönelik vahşice saldırılar, faşizmin ve tahammülsüzlüğün nasıl bir sapkınlığa ve caniliğe dönüştüğünü” gösterdiğini söyledi. Erbaş, batı dünyasında giderek yükselen İslam karşıtlığının, önlem alınmadığı için hızla bir nefrete ve İslam düşmanlığına evrildiğini kaydetti.      

KİRLİ ÇIKAR İLİŞKİLERİ

Benzeri saldırıların bireysel ile istisnai olmaktan çıkarak bilinçli, sistematik hale geldiğini belirten Erbaş, barış dini İslam’ın kutsallarına, mabetlerine, mensuplarına karşı ön yargı ve düşmanlık üreten bir endüstriye dönüşen İslamofobinin, bir akıl tutulması ve ardında kirli çıkar ilişkileri ile ırkçılık barındıran ciddi bir insanlık suçu olduğunu vurguladı. 

İSLAM DÜNYASINA BİRLİK ÇAĞRISI

Erbaş, İslam’ı, şiddet ve terörü besleyen bir ideolojiden ibaret gösteren İslamofobik tavrın gerçek amacının, her durum ile şartta kültürler, toplumlar, dinler ve medeniyetler arasında kavga, sürtüşme ve çatışma ortamı oluşturarak bundan çıkar sağlamak olduğunu söyledi.

Erbaş, Müslüman dünyasına da birlik ve beraberlik çağrısında bulundu. 

49 şehit için gıyabi cenaze namazı 

Yeni Zelanda’da 49 kişinin şehit düştüğü terör saldırısının ardından Türkiye genelinde gıyabi cenaze namazları kılındı. Farklı illerde bir araya gelen vatandaşlar teröre lanet okuyarak İslamofobi’ye karşı sloganlar attı. Adıyaman Ulu Cami’nde çok sayıda vatandaşın katılımıyla düzenlenen gıyabi cenaze namazına, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan da katıldı. TÜGVA Adıyaman İl Temsilcisi İdris Toprak, namazın ardından yaptığı açıklamada “Hain saldırıyı lanetliyor, İslamofobi’yi mağlup edeceğimizi ilan ediyoruz. Bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz, yaralılara acil şifalar diliyoruz” dedi.     

ÜLKE GENELİNDE KINAMA

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) Genel Başkanı Ecevit Öksüz de düzenlenen terör saldırısına ilişkin mesaj yayımladı. Başkan Öksüz “İslamofobiyi, faşizmi besleyen AB ve diğer devletlerin insanlığı sürüklediği ruh hali, bu ve benzeri saldırılar ile net bir şekilde ortaya çıkmaktadır” ifadelerini kullandı. Öte yandan Erzincan, Ardahan ve Tunceli’de bir araya gelen gruplar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, gıyabi cenaze namazları kılarak yapılan saldırıyı kınadı. Ardahan TÜGVA İl Temsilcisi Fatih Yeşilbaş, saldırıda çok sayıda şehit ve yaralıların olduğunu üzüntü içerisinde öğrendiklerini söyleyerek “Bugün de kültür emperyalizmi, İslamofobi virüsüyle bütün dünyayı yanlış tanıdıkları İslam’a ve Müslümanlara karşı kışkırtıyor. Biz de Yeni Zelanda’daki hain saldırıyı lanetliyor, İslamofobi’yi mağlup edeceğimizi ilan ediyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz” diye konuştu.      

Bizim ölü taklidi yaptığımızı anladı

Saldırıdan yaralı olarak kurtulan üç Türk’ten Mustafa Boztaş, “Ölü taklidi yaptık, ancak saldırgan anlayınca bize de sıktı” dedi. Boztaş olayı şöyle anlattı: “Cuma namazı için camiye gitmiştim. Hoca vaaz verirken sesleri duyduk. Hepimiz kaçmaya çalıştık, ama en önde kenarda sıkıştık. Bir iki kişi ölü taklidi yaptık, ancak taklit yaptığımızı anlayınca bize de sıktı. Pencereden kaçtık.”