16 Nisan 2024 Salı / 8 Sevval 1445

Türkiye soydaşlarını yalnız bırakmıyor! ''Sesimizi duyurdu''

Lübnan'daki Girit Türkleri Derneği Başkanı Ali Bekraki, Türkiye'nin kendilerini yalnız bırakmadığını ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) desteğiyle seslerini duyurduklarını belirtti.

AA15 Aralık 2021 Çarşamba 12:48 - Güncelleme:
Türkiye soydaşlarını yalnız bırakmıyor! ''Sesimizi duyurdu''

Üniversite eğitimini Türkiye'de tamamlayan tıp doktoru Bekraki, Lübnan'daki Girit Türklerinin yaşantısı ve YTB'nin faaliyetleri hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Lübnan'ın kuzeyindeki Trablusşam kentinde 1972'de doğan Bekraki, burada yaşayan üçüncü nesil Girit Türklerinden olduğunu söyledi.

"Dedemiz, Sultan Abdulhamid döneminde 1898'de Girit'ten göç edip o zaman Osmanlı toprağı olan Beyrut ve Trablusşam eyaletinde yerleştirildiler." diyen Bekraki, babasının tavsiyesi üzerine etnik kimliği, kültürü ve Türk dünyasını yakından tanımak üzere üniversite eğitimi için 1988'de İstanbul'a gittiğini aktardı.

Bekraki, "O dönem yabancılar için ÖSYM sınavı vardı ancak Beyrut'ta bu sınav yoktu. Sınava girebilmek için Şam'a gitmiştim. Sonra Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi İngilizce bölümünü kazandım. Türkiye'de 12 yıllık bir eğitim sürecim oldu. İlk önce genel pratisyenliği bitirdim, 1994'te mezun oldum. Genel Cerrahi Uzmanlığına başvurdum ana bilim dalına girdim ve 2000'de genel cerrah olarak mezun oldum." dedi.

- "BEN TÜRK EĞİTİMİNİN KALİTELİ OLDUĞUNU HERKESE GÖSTEREBİLDİM"

Ardından Lübnan'a döndüğünü söyleyen Bekraki, "Türkiye'deki eğitimin size nasıl bir katkısı oldu?" sorusunu şöyle cevaplandırdı:

"Ben 2000 yılında Türkiye'den Lübnan'a döndüğümde belki kuzey Lübnan'da çalışan ilk Türk mezunu cerrahtım. Benden önce bu göreve atanmış Türkiye mezunu hiçbir doktor yoktu. Bu benim için de aynı zamanda gurur kaynağı oldu. Ben Türk eğitiminin kaliteli olduğunu herkese gösterebildim ve Lübnan'da kendimizi çok iyi bir şekilde kanıtladık."

Öncesinde Lübnan ve Arap toplumuna yabancılık, Arapça bilmeme gibi nedenlerle ailelerinin genel olarak iyi eğitim alamadığına işaret eden Bekraki, "Giritli Türkler yıllardır geri kalmış bir toplum olarak bilindi. Attığımız bu adımla kendimizi ispatladık. Bir diğer husus da Türk eğitimi Lübnan'da bilinmiyordu. Ancak bizim sayemizde Türk eğitimin kalitesi Lübnan'da ortaya konuldu. Herkes Türkiye'den mezun olan bir doktorun kesinlikle Fransa'dan mezun bir doktoran aşağıda olmadığını anladı. Biz bunu hem milletimiz hem de meslektaşlarımıza gösterdik." diye konuştu.

Bekraki, Trablusşam'da genel cerrah olarak mesleğini icra etmesinin yanı sıra 2006'da Lübnan'daki Girit Türkleri Derneğini kuran isimlerin arasında yer aldığını belirterek, "Bu davada elimizden gelen ne ise yapmaya çalışıyoruz." dedi.

- "LÜBNAN BASINI, POLİTİKASI VE POLİTİKACILARI BİZİM VARLIĞIMIZI GÖRDÜ"

Türkiye'nin Lübnan'daki Girit Türklerini yalnız bırakmadığına dikkati çeken Bekraki, 2013'te Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiliği üzerinden YTB ile bağlantı kurduklarını ve Girit Türk toplumunun yeniden inşasında önemli destek aldıklarını kaydetti.

Bekraki, YTB'nin öğrencilere burs imkanları sunmasının yanında 2014'te Trablusşam'da ilk defa düzenledikleri "Giritli Türkler Konferansı"na büyük katkı sağladığını dile getirdi.

YTB'nin finansal desteğiyle düzenlenen uluslararası konferansın Lübnan'da büyük yankı uyandırdığını söyleyen Bekraki, "O dönem Lübnan'daki Giritli Türkler olarak sesimizi duyurmayı başardık. Lübnan basını, politikası ve politikacıları bizim varlığımızı gördü." dedi.

- "Şİİ, SÜNNİ, HRİSTİYAN ÇOK RAHAT BİR ŞEKİLDE TÜRKİYE'YE GELMELİ"

Lübnan'da herkesin çocuğunu tereddüt etmeden Türkiye'ye eğitime gönderebileceğini ve bundan kimsenin pişman olmayacağını belirten Bekraki, Türkiye'deki eğitim fırsatları hakkında şunları kaydetti:

"Türkiye, Lübnan'a coğrafi olarak son derece yakın bir ülke. İkincisi bizim adet, örf ve geleneklerimiz çok benzer. Arap ve Türk toplumu arasında bazı ihtilaflar çıkarıldı, birbirine düşürülmek istenildi ancak bu tabuları yıkmak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti'nin bu konuda izlediği strateji son derece başarılıdır. Artık bu imaj, Lübnan'da yıkıldı. Lübnan'da yaşayan mezheplere bakılmaksızın, Şii, Sünni, Hristiyan çok rahat bir şekilde Türkiye'ye gelmeli, Türkiye'yi tanımalı ve eğitim görmeli. Eğitim kalitesi açısından bence hiçbir şekilde geride değil. Ben tüm Lübnanlılara, 'elinizde böyle bir imkan varsa sakın kaçırmayın' çağrısı yapıyorum."