Anadolu’nun manevi mimarlarından, din ve tasavvuf büyüklerinden Pir Muhammed Küfrevî hakkında çıkan en kapsamlı kitaplardan birini torunlarından Vahyeddin Küfrevî yazarak, sevenlerine kıymetli bir çalışmayı armağan etti.
Anadolu’da hele hele benim doğup, büyüdüğüm yerlerde çok tanınan Pir Muhammed Küfrevî, çok âlim, halife, talebe yetiştirmesine rağmen yeterince bilinmemekte, gizli bir hazine olarak Bitlis’in bağrında durmaktadır. Bu nedenle kitap elime geçince uzun bir süre kapağına, içine bakıp, çocuklar gibi sevindim.
Pir, 1775 yılında Siirt’in Küfra (Şirvan) kasabasında dünyaya gelmiş. Doğduğu yere nispet edilerek Küfrevî olarak anılmaktadır. Babası Şeyh Yusuf Efendi Medine’den Irak’a, Irak’tan ise Siirt’e yerleşmiş ve orada bir medrese açmış. Yüzlerce talebe yetiştirmiş, ders ve icazet vermiş bir ilim ehli.
Muhammed Küfrevî hazretleri 6 yaşında hafız olmuş, ilk eğitimini babasından almış, daha sonra muhtelif medreselerde farklı usul ve adapları görmek üzere bulunmuş. Küçüklüğünden itibaren harikuladelikler sergilemiş, kerametleri göründükçe insanlardan rahat ve huzur bulamamış.
İcazetini alınca Bitlis’te görevlendirilen Küfrevi, Nakşibendi tarikatını sünneti seniyye içerisinde harfiyen icra etmiş. İlmi, olgunluğu, müşfikliği, mertliği ile çok sevilip, sayılmış. Küfrevî tekkesine kısa zamanda akın akın insanlar gelmeye başlamış. Âlimlerin de sıklıkla ziyaret ettiği, istifade ettiği Pir’in, Rusya’dan, İran’dan, Yemen’den gelen ve kendisinden icazet alan talebeleri olduğu bilinir.
Arapça, Farsça ve Kürtçe bilen hazret, Haseni kolundan seyittir. Büyük kerametleri olmuştur. 123 yıl gibi bereketli bir ömür 1898 yılında Bitlis’te hitama erer. Sultan II. Abdülhamid Han kendi şahsi parasından, Pir’in türbesini yaptırır. Türbesinin ön tarafındaki kapının üst kısmına “Kaf Be Sin Ayn He” (Kıtmirü babuke Sultan Abdülhamid Han)” yazdırmıştır. Türbenin yapımında Bediüzzaman Said Nursi de teberrüken çalışmıştır.
1916’da Mustafa Kemal Paşa türbeyi ziyaret etmiş, bu ziyareti günlüğüne de kaydetmiştir.
“Halis amel olmadan Allah’a yaklaşmak muhaldir.”, “Sünnet-i Seniyyeye tabi olmaktan başka Allah’a giden yol yoktur.” Pir Muhammed Küfrevî
TALEBELERİ, HALİFELERİ, ÂŞIKLARI
Bediüzzaman Said Nursi büyüyüp serpilmeye başladığı yıllar, Hz. Pir’in de ömrünün son yıllarıdır. Bediüzzaman son dersini Hz. Pir’den alır ve çok yerde kendisinden övgü ile bahseder. Pir’den sonra da aile fertleri ile görüşmeleri olur. Bediüzzaman Hazret için, “Silsile-i ilmiyede bana en son ve en mübarek dersi veren ve haddimden çok ziyade şefkatini gösteren, Hz. Şeyh Muhammed-el Küfrevî (KS)” der.
Pir’in irşad için görevlendirdiği üç yüz – dört yüz kadar halifesi olduğu rivayet edilir. Bunlar arasında en son halifesi Alvarlı Hace Muhammed Lütfi Efendi nam-ı meşhur Alvarlı Efe’dir. Erzurumlu olup, Nakşi – Halidi şeyhi arif, âlim ve şair bir zattır. Arapça, Farsça ve Türkçe yazdığı şiirler ile hem gönül hem edebiyat dünyamıza büyük katkıları olmuştur. Kedisinden istifade edenler arasında M. Fethullah Gülen, Mehmed Kırkıncı, Osman Demirci gibi hocalar bulunmaktadır. Evlatları ve torunları Küfrevî yolunu hakkıyla devam ettirmekte, hâlâ o nuru saçmayı sürdürmektedirler. Varlıkları baki olsun.
Pir Muhammed Küfrevî
Vahyeddin Küfrevî
Kaynak Yayınları