14 Aralık 2024 Cumartesi / 13 CemaziyelAhir 1446

İki Kişilik Yalnızlık Hikâyesi

HOŞÇAKAL

30 Ocak 2015 Cuma 07:00 - Güncelleme:
İki Kişilik Yalnızlık Hikâyesi

“Önsözü sen, son sözü hoşçakal olan bir kitap bu.”

  Şimdiye kadar üç edebiyat dergisi çıkararak yazarlara mutfağını açan Bilal Özbay, kendisinin kaleme aldığı deneme kitabı “Hoşçakal” ile karşımızda.
Hoşçakal kitabı daha yayınlanmadan ilk baskısını bitiren bir kitap; Kahramanmaraş Kitap Fuarında görücüye çıkan kitap buradaki imza günlerinde ilk baskısını bitirdi ve fuarın en çok imza yapan kitabı oldu.
Yazar Bilal Özbay kitabın bu başarısını, kitabın kapağına, rahat okunmasına, arasındaki görsellere, şiir tadında ve nesir olarak yazılmasına ve her şeyden önemlisi aşk ve yalnızlık kitabı olmasına bağlıyor. Kitabı okuyanların hemen içindeki sözleri paylaşması ve tavsiye etmesi de başka bir etken oldu.
Kitapta, yazardan okuyucuya geçen bir şey var, bir duygu. İnce ince akıyor. Yazarın yalnızlığını siz de yaşıyorsunuz, siz okudukça kalbiniz konuşmaya başlıyor adeta. Geçmişte bir yerlerde sizin yaşadıklarınız canlanıyor gözünüzde. Bazen acıyor yüreğiniz, bir damla gözyaşından medet bekliyor.
Unutmanın ne kadar acımasızlık olduğunu şu dörtlükle dile getiriyor yazar.
“Unutmak öldürmek değil mi diğerini?
Hani ölüme terk etmek,
Bir yokluğun girdabında…
Unutmak;
Adını duymamak
Ve yaşanmış ne varsa yok saymak…”

İki kişilik yalnızlık nasıl olur diye sorulduğunda şöyle cevaplıyor Özbay.
Yalnızlık tekil olarak yaşanır aslında. İlişkide biri gider diğeri geride kalır, geride kalan aşkın yükünü yalnızlığına vurarak taşır. İki kişilik yalnızlık ise; birbirini seven iki kişi istemeyerek ayrılmışsa, başka şehirlere başka yüreklere göçmüşlerse ve hala kalpleri birbiri için atıyorsa bu yanlılık iki kişiliktir.
Hoşçakal bir aşk, bir yanlılık kitabı. Peki, neden hoşçakal?
İnsanların yarım kalan kitapları vardır bir türlü bitiremedikleri, yarım kalan filmleri vardır başından veya sonundan izledikleri ve yarım kalan aşklar veya ilişkiler vardır henüz bitmemiş. İnsanı geçmişte çakılı bırakan ilişkilerdir bunlar.  Bu ilişkiler bitmedikçe yeni bir aşka kapı aralamaz yüreklerimiz. Yeni bir ilişki olsa da haksızlık değil midir bu?
Tutkuyla başlayan ilişkiler bir hoşçakal demeden, helalleşmeden, halleşmeden bitip gidiyorsa bu haksızlık değil midir? İşte sırf bu yüzden her ilişki biterken bir hoşçakalı hak eder.
Hoşçakal Kitabı şiir tadında okunacak, güzel bir deneme kitabı. Keyifli okumalar…

“Bu aşk iki kişilikti; iki kişilikti bu yalnızlık…”