24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

İnternet tehdide dönüşüyor

ŞİFREPUNK, İNTERNET HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLERİ AÇIK EDERKEN JULİAN ASSANGE VE ÜÇ ARKADAŞININ İNTERNETİN GELECEĞİ VE GÜVENLİĞİ ÜZERİNE YAPTIKLARI TARTIŞMAYI OKURA SUNUYOR.

ZEYNEP BAYRAMOĞLU9 Mayıs 2013 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
İnternet tehdide dönüşüyor

İnternet kullanımı hayatımızın vazgeçilmezleri arasına gireli hayli zaman oldu. Özellikle sosyal paylaşım ağları ile ilgili güvenlik açıkları canımızı sıksa da sanal aleme olan bağımlılığımızdan vazgeçemiyoruz. Ancak internet hakkında bilmemiz gereken bazı gerçekler var. İşte Metis Yayınları’ndan çıkan Şifrepunk, bu gerçeklere ışık tutarken WikiLeaks genel yayın yönetmeni Julian Assange ve üç arkadaşının internetin geleceği ve güvenliği üzerine yaptıkları tartışmayı okuyucuya sunuyor. Assange dünyada meşhur olduğu için ön plana çıkan isim. Kitapta görüşleri yer alan diğer eylemciler Assange kadar tanınmasa da kendi alanlarında bilinen kişiler. Jacob Appelbaum, bağımsız bir bilgisayar güvenliği araştırmacısı ve hacker. Appelbaum özellikle gözetlemeye karşı koyma ve sansürü devre dışı bırakmaya yönelik herkesin faydalanabileceği bir internet sistemi olan “Tor Projesi”nin savunucularından. 2010 yılında Assange’ın New York’da yapacağı konuşma iptal edilince yerine geçen Applebaum, Amerikan hükümetinin kara listesinde. Andy Müller-Maguhn, Alman hacker derneği Kaos Bilgisayar kulübünün sözcüsü. Dijital çağda insan hakları konusunda yaptırımların uygulanması için çalışan Avrupa Dijital Hakları (EDRI) nin kurucularından. Jeremie Zimmermann, Avrupa’da en çok sözü edilen, internet kullanıcılarının kimliklerini saklı tutma hakkını savunan “La Quadrature du net”in kurucularından ve aynı zamanda grubun sözcüsü.

İNTERNET TOTALİTERLİĞİN EN TEHLİKELİ YÖNTEMİ

Şifrepunk, kelime anlamı itibariyle, toplumsal ve siyasal değişimin araçları olarak şifreyazım (kriptografi) ve benzer yöntemler kullanmayı savunan kişi demek. Bu amaçla bir araya gelmiş insanlardan oluşan bu organizasyonun mottolarından biri “güçsüzler için mahremiyet, muktedirler için şeffaflık” Bu mottoyu en çok güçlendiren isim ise şüphesiz, devlet yazışmaları ve gizli evrakları kitlelere sunan WikiLeaks kurucusu Assange. Bu dört hacker ve eylemci, dünyanın bir ulus ötesi kara ütopyaya savrulduğunu savunuyor. Özgürleşme aracı olarak görünen internetin, totaliterliğin bugüne dek görülmedik düzeyde tehlikeli bir yöntemi haline geldiğini savunuyorlar. Onlara göre internet insanlığın bir numaralı tehdidi.

Assange’a göre fiziki mekân üzerinde denetim kurmak için her şeyi yapan devletlerin, platonik ortamımız olarak tanımlanan interneti de kontrol altına alması kaçınılmaz bir süreçti.

Sadece basit bir gözetleme ile hakkınızda neler bilinebileceğini Jeremie Zimmermann şöyle özetliyor kitapta: “Eğer sıradan bir Google kullanıcısı iseniz, Google sizin kimlerle irtibatta olduğunuzu, kimleri tanıdığınızı, hangi konuyu araştırdığınızı, hatta cinsel yönelimlerinizi, dinsel ve felsefi inançlarınızı biliyor.”

KİMİN NE ZAMAN ŞÜPHELİ OLACAĞI BİLİNMEZ

Seneler önce size birileri bütün özel bilgilerinizi, arkadaşlarınızı, fotoğraflarınızı ve videolarınızı halka açık bir yerde ilan edeceğinizi söyleseydi büyük ihtimalle ona güler ve deli olduğunu söylerdiniz. Ama şimdi bunu kendi elinizle yapıyorsunuz. Kitlelerin kişisel bilgi paylaşımında ikna edildiği en büyük alanın Facebook olduğu su götürmez bir gerçek ve Twitter ne yaparsa yapsın onun yanına yaklaşamıyor. Jeremie Zimmermann ise şu noktaya dikkat çekiyor. “Verilerinizin kimler tarafından görüleceği ayarını nasıl yaparsanız yapın, “yayımla” tuşuna bastığınız anda onları önce Facebook’a vermiş oluyorsunuz.”

Güvenlik güçlerinin takip ve gözetimde ellerini kolaylaştıran bir diğer husus ise depolama maliyetlerinin her geçen gün düşmesi. Tam bu noktada Andy Müller-Maguhn şu bilgileri veriyor: Almanya’da bir yılda gerçekleşen bütün telefon konuşmalarını anlaşılır bir ses kalitesi ile kaydetmenin ve yönetmenin maliyeti 30 milyon euro civarındayken, şu ana bu rakam 8 milyon euro civarında. Yani ileriki yıllarda geriye dönük uzun vadeli bilgi depoları mümkün olabilecek. Düşünsenize 18 yaşında yaptığınız bir konuşma 60 yaşında karşınıza çıkabilir. Gözetleme konusunda iki temel yaklaşımın mevcut olduğunu anlatıyor Andy Müller-Maguhn, bunlardan biri taktiksel yaklaşım yani veri depolamanın belli bir talep ve taktik ile yapılması, ikincisi stratejik yaklaşım bütün verilerin depolanması ve daha sonra ayıklanması. İkinci yaklaşımın benimsenmesinin tek bir anlamı olduğunu söylüyor Andy Müller-Maguhn:“Herhangi bir kişinin ne zaman şüpheli hale geleceğini bilemezsin”

SOSYAL MEDYA ORUCU MÜMKÜN MÜ?

Assange, varolan tehlikeleri bildikleri için kendisi ve arkadaşlarının bunlarla ilgili kamuoyunu bilgilendirmeleri gerektiğini söylüyor. WikiLeaks hareketini çok ciddiye almıyorsanız şu notu iletmek isterim. Amerikan hükümeti Irak Savaş Günlükleri ve Cablegate’in yayınlanması sonrası Pentagon tarafından “WikiLeaks Görev Birliği” adında bir tim kuruldu. Benzeri görev birlikleri CIA, FBI ve İçişleri Bakanlığı bünyesinde de oluşturuldu. WikiLeaks’e bilgi sızdırmakla suçlanan er Bradley Manning’in mahkeme önüne çıkarılmaksızın yaklaşık 3 senedir gözaltında tutulduğu ve BM işkence raportötü tarafından insanlık dışı işkenceye maruz kaldığı resmi olarak tespit edildiği göz önüne alınırsa bu hareket ileriki zamanlarda daha fazla kişinin canını yakacağa benziyor.

Siber-Uzam’ın askerileşmesi özel hayata yönelik en büyük tehdit. Assange bu durumu “yatak odanıza bir tank girmesi gibi bir şey” olarak niteliyor. Bu dört genç adamın internet hakkındaki konuşmalarını okuduktan sonra bir süre telefonunuzdan ve sosyal medya araçlarından uzak durmanız mümkün ama bu internet orucunuz ne kadar sürer onu bilemem.

Çizdikleri tablo zifir karanlık gibi dursa da şifrepunk yönteminin yani bireysel şifrelemenin kişileri koruyacağına inanıyorlar. Assange tahakküme savaş ilan ediyor ve herkesin hem kendisi hem sevdikleri için bu seferberliğe katılması gerektiğini düşünüyor. Yalnız kitabı Facebook ve Twitter’da önermeniz riskli olabilir, malum gözetleniyorsunuz.

Şifrepunk

Julian Assange

Metis Yayınları