ZEYNEP NİHAN ÖZKAN
Merhaba. Ben 9 yaşındayım ve okumayı öğrendiğim günden beri kitap okuyorum. Çünkü okumayı çok seviyorum. Size de sevdiğim, okurken çok eğlendiğim bir kitabı anlatmak istiyorum. Kitabın adı Sakız Kızın Günleri.
Sakız Kızın Günleri’ni Sevim Ak yazmış. Üç bölümden oluşuyor kitap. Birinci bölümü Sakız ve Ay Taşı, ikinci bölümü Sakız ve Rüzgar Adam, üçüncü bölümü ise Sakız ve Hafta Sonu Öyküsü. Kitapta Sakız adında küçük bir kızın başına gelen ilginç olaylar ve maceralar anlatılıyor. Sakız ismi ne kadar ilginç değil mi? Sakız kızın adını yüz yaşındaki dedesi koymuş. Babası şekerci, annesi bir şirkette sekreter. Sakız kız babasının şeker dükkânına gitmeye bayılıyor. Ama artık dükkâna girmesi yasaklanmış. Çünkü şeker yemekten bütün dişleri çürümüş Sakız’ın, sadece öndeki iki dişi sağlam kalmış. Kılık değiştirmeyi çok seven Sakız oyuncu olmak istiyor.
Sakız kızın boyu çok kısa. Üçüncü sınıfa giden Sakız evlerine en yakın okula gidiyor. Çalışkan değil ama okulu eğlenceli buluyor. Boyu kısa olduğu için ön sırada oturmaksa onun canını sıkıyor. Ama yine de durumuyla eğlenmeyi bilecek kadar kendisiyle barışık: “Herkes adına benzemeye çalışır. Ben de benzedim işte, sakız gibi yere yapıştım; bir türlü uzayamıyorum” diyor mesela.
Halası bir gün Sakız’a gezi dönüşü bir ay taşı getiriyor. Sakız önce bu taş parçasına bir anlam veremiyor. Halası Sakız’a taşı verirken “bu taşı sıradan bir taş sanma” diyor, “Aydan gelen bu yaşlı taş, bir milyon on iki yaşında.”
Onca şeyi yaşamış bir taşı odada bırakmak Sakız’ın işine gelmediğinden ay taşını cebine koyup okula gidiyor. Derste elini cebinden çıkarmıyor Sakız, minik parmaklarıyla taşı okşayıp duruyor. Son ders zili çalarken elini cebinden çıkarttığında ise çok şaşırıyor. Minik kum tanelerinin yapıştığını görüyor parmaklarına. Taneciklerden birini sıra arkadaşı Balık’ın saçına yapıştırıyor. Sadece siyah saçta nasıl göründüğünü merak ediyor. Ama kum tanesi Balık’ın saçında alev almaz mı? Balık birden “ah” diye bağırınca Sakız çok korkuyor. Balık yanmıyor, sapasağlam duruyor ama o da ne Balık’ın gövdesi silgi olmuş! Devamını okumak da size kalmış…
Ben bu kitabı okurken çok eğlendim. En sevdiğim kitaplar arasında. Herkese tavsiye ederim.