ÖNDER 4. Kültür Sanat Ödülleri sahiplerini bulurken "Yılın Okul Dergisi Ödülü"nü hak eden Tenkid dergisini çıkaran ekip adına konuşan Adana Hümeyra Ökten Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Elif Ebrar Keskin’in konuşması büyük alkış aldı.
Derginin yola çıkış hikayesini anlatırken “Bir grup arkadaş olarak bu işe başladığımızda bizi harekete geçiren iki şey oldu. Birincisi memnuniyetsizliğimiz ikincisi de heyecanımızdı. Memnuniyetsizlik derken, günümüze baktığımızda hakim paradigma olarak batının yalnızca bize değil, tüm dünyaya sunduğu evrensel kültür anlayışı ve bunun izlerini hayatımızda görmek bizi memnun etmedi. Bu anlamda sistemin dışında olmayı kendimize görev bildik. En azından bilinçli bir şekilde yaptığımız eylemlerde bunu önceledik her zaman. Bir şeyleri reddettikten sonra yerine bir şey de koymamız gerekirdi haliyle. Bu anlamda bir arayışa girdiğimizi söyleyebiliriz.” diyen Keskin, bu arayışta öncü olarak karşılarına çıkan şeylerin kitaplar ve filmler olduğunu kaydetti.

“Kitaplar ve filmler bize yoldaş oldular ve her öğrendiğimiz şey her duyduğumuz bilgi heyecanımızı daha da arttırdı. Bu işe başlarken dergi çıkarmak gibi bir niyetimiz de yoktu. Biz sadece yüksek düşünce ve söze niyet etmiştik. Bunları gençler üzerinden de başlatarak ülkemizde egemen olmasına niyet ettik. Bu anlamda ilerleyen süreçlerde dergi çıkarma fikri ortaya atıldı.” şeklinde konuşan Elif Ebrar Keskin, “Bir dergide yazmak bizim için yeni bir başlangıç olması sebebiyle tedirgin ediciydi. Murat Hocam’ın bize söylediği ‘Yapacağız ve bu dergiyi çıkaracağız inşallah’ cümlesi bizi yerimizde durduramaz bir hale getirdi.” dedi. Keskin sözlerine şöyle devam etti:
“İki temel ayağımız var bizim bu dergide; kitaplar ve filmler. Ülkemizdeki iyi olan eserlerin yokluğundan bahsedemeyiz ama kötünün çokluğundan bahsedebiliriz. Bu farkındalıkla yola çıktık. ‘Tenkid’ kavramını, iki fiil ile özetleyeceğimizi söyledik dergimizin giriş yazısında: ‘bilmek ve ayıklamak’. İkinci sayımız daha dün elimize ulaştı. Bu yoldaki istikametli bir şekilde ilerleyişimizin istikrarlı bir şekilde devam etmesini temenni ediyoruz. Biz yedi arkadaş ve artı 1 olarak Murat Hocamla beraber yalnızca bir okul arkadaşı ya da öğretmen-öğrenci ilişkisi olarak değil de gerçekten hakikat ve hak yolunda bu arayışımızın birlikteliği olarak bu yolda yürümeyi temenni ediyoruz. Bu yüzden kişileri veya şahısları çok önemsemiyoruz. Dünyanın bir misafirhane olduğunu biliyoruz ve bizim de burada az kalacağımızın farkındayız. Temennimiz kubbede baki kalacak hoş bir seda bırakabilmek. Son söz olarak da, “Bir gün akşam olur biz de gideriz, kalır dudaklarda şarkımız bizim”.




