27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Unkapanı Değirmeni üniversite dönüşüm projesi detayları

İbn Haldun Üniversitesi tarihi Unkapanı Değirmeni'ni İstanbul'a yeniden kazandırıyor.

27 Mart 2024 Çarşamba 15:29 - Güncelleme:
Unkapanı Değirmeni üniversite dönüşüm projesi detayları

Proje kapsamında tarihi değirmen binası orjinaline uygun şekilde yeniden restore edilecek ve eğitime kazandırılacak. Bina gençlerin akademik çalışmalar ve araştırmalar yapabileceği, yeni projeler üretebileceği ve her türlü imkandan faydalanabileceği bir yapı olacak. Sürekli eğitim merkezi ile halka açık eğitimlerin verileceği; psikoloji, hukuk, işletme, eğitim bilimleri, iletişim fakültelerinin lisansüstü eğitimleri için kullanılacağı; diller okulunun dil eğitimleri düzenleyebileceği bir merkez haline dönüşecek.

Ayrıca sosyal alanlarda fikri ve projesi olanlara yönelik araştırma ve çalışma yapabilecekleri açık ofis sistemi ile uygun ortam sağlanması da planlanmaktadır.

Yapılan çalışmalar büyük bir hassasiyetle yürütülecek. Tarihi un değirmeni alanındaki tarihi yapıların tamamı proje kapsamında koruma altına alınacak. Proje tamamlandığında bina içinde derslikler; hazırlık odaları; seminer, toplantı ve konferans salonları, sergi alanı, ofisler ve kütüphane bulunacak.

İnşaa süresinin alanın tarihi özelliğine göre değişiklik göstermesi bekleniyor.

UNKAPANI DEĞİRMENİ KISA TARİHÇESİ

Unkapanı semti adını "un" ve Osmanlı Dönemi'nde kullanılan bir çeşit tartı aleti olan, toptan satış yapılan yer anlamına da gelen "kapan" kelimelerinden almıştır. Semte "Unkapanı" denilmesinin sebebi ise, İstanbul'a tahıl getiren gemilerin yüklerini Unkapanı'na boşaltmasıdır. İstanbul'a gelen zahire, yiyecek ve diğer ihtiyaç maddelerinin ölçümünün, ekspertizinin, fiyatlandırması ve dağıtım işlemlerinin yapıldığı kapanların en önemlilerinden biri olan un kapanının burada bulunması, giderek semtin de aynı adla anılmasına neden olmuştur. Hemen hemen her sokağında buğday ambarları, değirmenler ve fırınlar bulunan semtin en büyük değirmen yapısı, Unkapanı Değirmeni'dir. Bizans döneminden beri Unkapanı bölgesi buğday ticaretinin yapıldığı yer olarak gelişmiş, İstanbul'un en önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Yoğun bir şekilde buğday ticaretinin yapıldığı Unkapanı semtinde, birçok değirmen ve fırın kurulmuştur.

1840'lı yıllara kadar İstanbul'da çoğunlukla rüzgar, su ve at ile çalışan değirmenler tercih edilirken, bu yüzyılın sonunda bu değirmenler yerlerini buharla ve elektrikle çalışan yeni tesislere bırakmıştır.

19. yüzyılın sonlarında İstanbul'da buhar enerjisiyle çalışan altı değirmen olduğu ve bu yapıların Paşalimanı, Kasımpaşa, Göksu, Ayvansaray ve Unkapanı'nda bulunduğu bilinmektedir. Unkapanı'nda iki değirmen vardır: Corpi ve Unkapanı Değirmeni. (4) Bugün 6 değirmenden sadece 3'ünün bir bölümü ayaktadır. Bu yapılar, Paşalimanı, Kasımpaşa ve Unkapanı Değirmeni'dir. İstanbul'un en büyük değirmenlerinden biri olan Paşalimanı Değirmeni, 1913-15 sanayi sayımına göre 1858 yılında kurulmuş, 1940'tan itibaren değirmen işlevini kaybetmiştir. (5) Kasımpaşa Değirmeni'nin ise 1852'de yapım izni çıkmış, 1900'lerin başında değirmen elektrik motorları ile çalışmaya başlamıştır. Bu nedenle yeni teknolojiye uyum sağlayan ilk değirmenlerden biridir. 1982'den itibaren üretimine son verilen değirmen binası halen kullanılmamaktadır.

Unkapanı Değirmeni'nin 1870 yılında yapım izni çıkmış; önceleri özel kişiye aitken, daha sonra devlet tarafından el konularak bir süre işletilmiştir. Değirmenin içerisinde kullanılan tüm makineler İngiltere'den getirtilmiştir. Birçok binadan oluşan ve büyük bir komplekse sahip olan Unkapanı Değirmeni'nin iki bacası bulunmaktadır. 19. yüzyıl sonlarına ait İstanbul silüeti fotoğrafında değirmen binası, ek binalar ve bacalar açıkça görülmektedir.