20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

'Yaşayan İnsan Hazinesi' ödüllü Halime nine çırak istiyor: Benimle ölüp gitmiş olmasın

Kültür ve Turizm Bakanlığınca 'Yaşayan İnsan Hazinesi' ödülüne layık görülen 74 yaşındaki Denizlili yöresel sanatçı Halime Özke, Teke yöresinde yaygın olarak kullanılan Türk halk müziğinin üflemeli çalgılarından sipsiyi öğrenmek isteyen çıraklar arıyor. Özke, 'Kargıyı, ay karanlıkta kesersin. Yoksa kargı yarılır. Kurutmaya bırakırsın. Sonra kargıyı 15-20 santimetre uzunluğunda kesersin. Ateşte kızdırdığı şişin ucuyla toplam 6 delik açarsın. Yapımı 1 gün ile 2 gün arasında sürüyor. Çırak yok, kendim yapıyorum. Kurs açılsın istiyorum. Kurs açılsa öğretsem ve öğrencim olsa güzel olacak. Bu benimle birlikte ölüp gitmemiş olacak.' dedi.

AA22 Mart 2022 Salı 11:35 - Güncelleme:
'Yaşayan İnsan Hazinesi' ödüllü Halime nine çırak istiyor: Benimle ölüp gitmiş olmasın

Üç çocuk annesi, 7 torun sahibi sipsi icracısı Halime Özke, kent merkezine 90 kilometre uzaklıktaki Beyağaç ilçesine bağlı Yeni Mahalle'de yaşamını sürdürüyor.

Çocukluk yıllarında çobanlık yaparken öğrendiği, kendisine 2 yıl önce "Yaşayan İnsan Hazinesi" ödülünü kazandıran sipsi çalgısının unutulmasından endişe eden Özke, davet edildiği festivallerde sipsiyi tanıtıp Yörük müziğinden örnekler sunuyor.

- "BABAM 'KIZIM BU MESLEĞİ ÖLDÜRME' DERDİ"

Son olarak 19-20 Mart'ta düzenlenen Beyağaç Kültür ve Tarhana Festivali'ne katılan Özke, AA muhabirine, yöresel müzik aletini yeni neslin öğrenmesini istediğini ancak kapısını kimsenin çalmadığını söyledi.

Çalmayı yalnızca oğullarından birine öğretebildiğini anlatan Özke, şöyle konuştu:

"Ben sipsiyi 7 yaşında, dağlarda koyun bakarken öğrendim. Ben öldüm mü bu bitecek. Babam 'Kızım bu mesleğini hiç öldürme, devam et.' derdi. Zamanında 5-10 kuruş kazanırdım. Kucak dolusu parayla dönerdim. Çocuklarımı böyle büyüttüm. Oğluma öğrettim. Başka da yapan yok."

- "DİNLEYENLER 'BİR DAHA ÇALIVER TEYZE ÇOK GÜZELMİŞ' DİYOR"

Sipsinin sesinin kendisini adeta çocukluk yıllarına götürdüğünü belirten Özke, şöyle devam etti:

"Sipsi çalarken kendimden geçiyorum. Sinirli olsam bile neşem açılıyor. Babamın oturduğu, annem ile yemek yediğimiz yerler aklıma geliyor. Dağdaki Yörük çadırlarımız aklıma geliyor. Bazen ağlarım, bazen söylerim. Dinleyenler 'Bir daha çalıver teyze çok güzelmiş.' diyor. Artık yaşlandım, soluk bitti."

- "KARGIYI, AY KARANLIKTA KESERSİN"

Halime Özke, yörede "kargı" ve "saz" olarak adlandırılan, kamıştan yapılan, 6 delikli, 10-15 santimetre uzunluğundaki "kendisi küçük, sesi büyük" çalgının yapımı hakkında bilgi verdi.

Sipsi yapılacak kargının "sonbaharda ayın hilal göründüğü günlerde" kesilmesi gerektiğini anlatan Özke, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kargıyı, ay karanlıkta kesersin. Yoksa kargı yarılır. Kurutmaya bırakırsın. Sonra kargıyı 15-20 santimetre uzunluğunda kesersin. Ateşte kızdırdığı şişin ucuyla toplam 6 delik açarsın. Yapımı 1 gün ile 2 gün arasında sürüyor. Çırak yok, kendim yapıyorum. Kurs açılsın istiyorum. Kurs açılsa öğretsem ve öğrencim olsa güzel olacak. Bu benimle birlikte ölüp gitmemiş olacak."