‘Suskunlar’ın Takoz İrfan’ı Mehmet Özgür, hem oyunculuk serüvenini hem de dizideki karakteri hakkında bilinmeyenleri STAR’a anlattı...
-Oyunculuğa nasıl başladınız?
Aklımın erdiği ilk yıllardan beri oyuncu olacağımı söylüyordum. Antalya’nın küçük bir kasabasında büyüdüm. Ne ailemde ne çevremde oyunculuk ile ilgilenen birileri yoktu. İlk tiyatromu 8 yaşında izledim. Ve tiyatro ile o zaman tanıştım. Ekonomi olarak zor durumda olan bir ailenin çocuğuydum. Şehir dışında okuma şansım olmadı. Antalya Büyükşehir Belediye Tiyatrosu’na oyuncu alınacak diye duydum. Antalya’ya gidip Kanlı Nigar’da oynadım. O gün başladı tiyatro hayatım. Eşim de o tiyatroda...
‘Sözün Bittiği Yer’ benim hayatımdır
-Tiyatrodan televizyona geçişiniz nasıl oldu?
Yönetmen İsmail Güneş, bir filmde oynamamı istedi. Senaryoyu gönderdi, senaryo benim hayatımdı aslında ama İsmail bilmiyordu. Sözün Bittiği Yer filmi benim hayatımdır. O yıllarda oğlumu kaybettim. Söylemedim İsmail Güneş’e. İlk çekim günümde bir sahne var, çamaşır asıyorum oğluma bir cümle söyleyeceğim. Kitlendim yapamıyorum. O sırada herkesin mırıltılarını duyuyorum. Bunu nerden bulmuşlar filan. O gece otel odasında sabaha kadar aynı sahneyi çalıştım. Ağladım, sinir krizlerine girdim. Ertesi gün tek bir sahneyi bile tekrar aldırmadım.
-İlk diziniz Kollama’da Necip Komiser’i oynadınız. Sizi iyi adam olarak izledik ama Suskunlar’da kötü bir karakteri canlandırıyorsunuz...
Beni seven insanlar şunu biliyor Mehmet Özgür diye bir adam var ve o adam iyi bir insan. Ben oyuncu olmaktan önce iyi bir insan olmak için çabaladım. Kendime ait kuralım böyle. Ve hayranlarımın bunu biliyor oynadığım karakterle kötü olabilir ama ben iyi bir insanım. Şu an oynadığım Takoz İrfan karakteri kötü bir karakter olabilir ama insanlar seviyor. Türkiye’de ilk defa sevilen bir karakter de oldu.
Yazdığım hikayeyi filme çekiyoruz
-Suskunlar’ın kadrosuna nasıl katıldınız?
Menajerim aradı bir dizi başlayacak bu dizide bir karakter var ikinci bölüm de ölüyor. Sonra flashback ile ara ara görüneceksin. Ben de dedim ki bölüm oyunculuğu yapmıyorum. O kadar ısrar etti ki ben de gönder dedim senaryoyu. Okuduktan sonra bana biçilen karakteri değil de Takoz İrfan’a bayıldım. Tam benlik bir karakter dedim âşık oldum. Bir çekim yapıp gönderdik. Sonra İstanbul’a çağırdılar.
-Takoz İrfan bu sezon neler yapacak? İntikam mı alacak yoksa susacak mı?
Senaristimiz ile aynı şeyleri hissediyorum. Ben geçen sezon bitiminde karakterimin yeni sezon da fiziksel değişimi var mı diye sordum oda daha belli olmadığını söyledi. Ve ben Takoz İrfan’ın bu sene sakallı olacağını hissettim. Yazın sakallarımı uzattım. Şu andan sonra hislerime güvenerek şunu söyleyebilirim Takoz İrfan çok kötü şeyler yapacak.
-Bundan sonraki planlarınız neler?
Bundan sonrası için daha marjinal rolleri oynamak istiyorum. Sinema yapmak istiyorum. Kendi yazdığım hikâyelerim var. Onlar şu anda bir yapımcı tarafından inceleniyor. Yakında imza atacağız. Sinema filmi, onu çekeceğiz. Hem oynayacağım hem de süpervizörlüğünü yapacağım.
Dışa dönük bir adamım insanlarla iletişimi severim
-Tepenin Ardı filminde de oynadınız... Mehmet karakterini oynuyorum. Tam bir Yörük. Dağ adamı. Kafası sadece köy kurnazlığına çalışan kendisi dışında hiç kimseyi düşünmeyen bir adam. Çok keyifle oynadığım bir karakterdi. Ben dışa dönük bir adamım. İçimde çok şey saklamam. İnsanlarla konuşmayı ve onları dinlemeyi seviyorum. Yörük Mehmet ise içe dönük her şeyi kendi içinde yaşıyor düşmanlığı bile.
‘Ecevit’le aramız bal kaymak’
Dizide düşman olduğum bütün karakterlerle özel hayatımda bal kaymağız. Benim bütün setlerim öyleydi. Dostluk ve arkadaşlık çok önemli, eğer o varsa üretimde hiç sıkıntı olmaz. Suskunlar setimiz öyle, çok iyi arkadaşız Murat’la (Ecevit), Sarp’la, Güven’le zaten Reha çok eski arkadaşım. Belki de bu yüzden çok iyi oynuyoruz.