1 Mayıs 2024 Çarşamba / 23 Sevval 1445

Sanatçı Eşref Ziya Terzi: Oturduğu koltuğa güç veren insanları bulup yetiştirmemiz lazım

24 TV Arafta Sorular programında Star Gazetesi Yazarı Esra Elönü'nün sorularını cevaplayan Sanatçı Eşref Ziya Terzi açıklamalarda bulunarak, 'Oturduğu koltuktan güç alan değil, oturduğu koltuğa güç veren insanları bulup yetiştirmemiz lazım' dedi.

24 Ekim 2022 Pazartesi 11:10 - Güncelleme:
Sanatçı Eşref Ziya Terzi: Oturduğu koltuğa güç veren insanları bulup yetiştirmemiz lazım

24 TV'nin her bölümü merakla beklenen programı Arafta Sorular'ın bu haftaki konuğu, Sanatçı Eşref Ziya Terzi oldu.

"OTURDUĞU KOLTUĞA GÜÇ VEREN İNSANLARI BULUP YETİŞTİRMEMİZ LAZIM."

Biz çok çabuk iktidar olduk. İktidar süreci hazmedilemeden birçok şeye sahip olundu. Onun vermiş olduğu bir sendrom var. Ben bunu 'Uhud Sendromu'na benzetiyorum. Geldiği noktayı fazla önemseme gibi. O makamların geçici olduğunu arkadaşlarımızın biliyor olması lazım. Yani "Oturduğu koltuktan güç alan değil, oturduğu koltuğa güç veren insanları bulup yetiştirmemiz lazım."

Öyle insanlar var ki maalesef beni makamdan alacaksanız koltuğa bağlayıp öyle götürün diyen. O koltuk ondan alınırsa artık insanların ona bir değer vermeyeceğini biliyor. Çünkü koltuktan başka ürettiği bir değer yok. Değerlere sahip bir insan bence oturduğu yerde şunu düşünmesi lazım. Ben burada değerlerime nasıl hizmet edebilirim? Şimdiye kadar beni ben yapan değerlerimi nasıl büyütebilirim?

"BİZİM "DAVAMIZ" ASLINDA İYİLER VE KÖTÜLER DAVASI OLARAK ŞEKİLLENMELİ"

Bir yerde insanlar mutsuzsa, onların ekmeği elinden alınıyorsa, onlar için mücadele etmemiz bizim davamız olmalı. Bizim davamız aslında Allah'ın bize çizdiği iyi insan ve salihlerle beraber olma davasıdır. Bunun politik, siyasal, güncel mücadele biçimleri ve şekilleri değişiyor. Mücadele ettiğiniz alanda bunlar size ön ayak oluyor. Allah'ın ismini yüceltmek ve bu yolda yer almak, gayret etmektir.

'28 Şubat çok ceberut bir dönemdi. 28 Şubat, bizim hayatımızı kendisine göre şekillendirme eğilimine girdi. Bir telefonla, radyoların ve televizyonların kapandığını gördük. Biz bunu yaşadık. Bunları gençlere anlatıyorum, anlamıyorlar. Hani bugün diyorlar ya diktatörlükle yönetiliyoruz diye. Ne diktatörü, siz diktatör görmemişsiniz. Bir telefonla, radyoların, televizyonların kapandığını konserlerin iptal edildiğini gördük."