24 TV'nin her bölümü merakla beklenen programı Arafta Sorular'ın bu haftaki konuğu Şehit Annesi Oya Eronat oldu.
"BEN OĞLUMUN İSTATİSTİK OLMASINA İZİN VERMEYECEĞİM"
'Siyasete öfkeyle ve mücadele edeceğim diyerek başladım. Bir kişinin ölmesi trajedi, bir milyon kişinin ölmesi istatistiktir derler. Ben oğlumun istatistik olmasına izin vermeyeceğim ve trajediyse böyle anlatılmalı. Yola çıktıktan sonra karşılaştığım insanların acılarıyla da hemhal olunca olaya farklı bakmaya başladım. Ben 12-13 yaşlarında dağa giden bir çocuğun ailesine nasıl intikam duyabilirim ki. Dağda çocuğunu kaybetmiş bir annenin muhtara 'Keşke oğlumun mezarı olsa da her gün gidip Fatiha okusam.' dediğini biliyorum. Bu sözü söyledikten iki gün sonra çocuk çatışmada hayatını kaybetti. Anne muhtara 'Allah dualarımı kabul etti artık oğlumun yerini biliyorum.' Dedi. Belirsizlik en kötü durumdan daha kötüdür. Ölümlerin derecesi vardır. Çocuğunuz hastalandığından Allah'tan diyerek süreçte ölümüne hazırlanıyorsunuz. Ama böyle şok eden ölümlerde acı o kadar büyük oluyor ki ağlamak bile az kalıyor. Oğlumun ölümünde bunu yaşayamadım. Siyaset bana bir terapi gibi geldi. İnsanlara yaptığımız faydalar teselli oldu. Oğlumun şehitliği bunlara vesile oldu. Şehit annesi bilinciyle bu sürecin arkasındayım. Cumhurbaşkanımız 'Şehit anaları, şehit babaları! Ellerinizden öpüyorum ve diyorum ki hiç kimse şehitlerimizin aziz hatırasına el uzatamaz, onların mirasına leke süremez. Müsterih olun. Gelinen nokta ile fedakârlığınız taçlanacak.' Açıklamasını yaptı.
'GÜNDEMİMİZLE MUTLUYUZ, ÇÜNKÜ TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİNE GİRDİK"
'Çok inançlı olduğunuz zaman verdiğiniz kararlarda arafta olmuyorsunuz. İnancınızla, merhametinizle karar veriyorsunuz. Siyaset içinde geçirdiğim yıllar, insanlarla kurduğum iletişim ve vatandaşlarımızla iç içe olma sürecinde arafta olmaktan çıktım. Nerede olduğumu biliyorum. Gündemimizle mutluyuz, çünkü terörsüz Türkiye sürecine girdik. Barış, benim oğlumdan bana kalan en güzel miras olacak. Boşuna şehit olmamış olacak. Bütün şehitlerimizden ve yakınlarından Allah razı olsun.
'SURİYE'DE, IRAK'TA, LİBYA'DA NE İŞİMİZ VAR?' DİYORLAR. PEKİ FRANSA VE İNGİLTERE'NİN AFRİKA'DA NE İŞİ VAR?"
'Suriye'de, Irak'ta, Libya'da ne işimiz var?' diyorlar. Peki Fransa ve İngiltere'nin Afrika'da ne işi var? Çin ve Amerika'da orada. Büyük bir ticaret savaşı var. Fransız'ların Birinci Dünya Savaşı'nda Antep'te ne işleri vardı? Sömürmeye ve bölmeye gelmişler. Biz bir yere gidiyorsak kendimizi, soydaşlarımızı ya da oradaki mazlum halkı korumak için gidiyoruz. Muhalefet lideri 'Bizim orada ne işimiz var' diyor. Onların ne işi varsa bizim de var.'