Meryem Kılıç: Ödüller Üstad’ı geleceğe taşıyor

Genç şairlerden Meryem Kılıç’ın yayınlanmış üç kitabı var. Necip Fazıl İlk Eserler Ödülü, okurla buluşmuş bir, iki veya üç kitabı bulunan, genç kalemlere, yani bir anlamda yolun başındakilere veriliyor. Bu isimlerin eserleri  aynı zamanda edebiyat damarı bulunan, yazdıklarıyla diğerlerinden ayrılan bir sanatsal ve edebi değeri barındırıyor. Necip Fazıl Jüri Heyeti, Meryem Kılıç ile ilgili ödül gerekçesini şu cümlelerle ifade ediyor: Dikkat çekici imgelerle örülü şiirlerinde, hayatın karmaşası ve bilinmezliği karşısındaki insanın tedirginliğini ve yalnızlığını aktarmaktaki yetkinliği sebebiyle Necip Fazıl İlk Eserler Ödülü’ne layık görülmüştür. 

Necip Fazıl ismi sizde nasıl çağrışımlar yapıyor? 

Necip Fazıl, zihin yükünü ve keskin zekâsını cümlelerinde bize fazlasıyla hissettiren bir isim. Önce donanımlı olmak hâlini öğütlüyor; sonra da bu hâli devam ettirme görevini. Ufak bir mazereti bile kabul etmeyecek derecede yükseklikte dikkat sahibi. Çoğumuzun evinde, kütüphanesinde Üstad’ın muhakkak bir Çilesi vardır. Ortaokul dönemlerinde okuduğumu hatırlıyorum; okuduklarımın arkasında var olan keskin derinliği de. 

Üstad size göre nasıl bir mücadelenin içinden geliyor? 

Hayatında kendi içinde yaşadığı değişimleri ve çekişmeleri; bu çekişmelerin sonuçlarını kaynaklardan okuyoruz. Fikir- siyaset dünyasında da bir o kadar hareketli günler geçirdiğini aynı kaynaklardan okuyoruz. Büyük Doğu ve kapatılma süreçleri, yayıncılığı, konferansları, diyalogları… Bir şiirinde “Onu beyni kanayan soylu kafalara sor;/ Ölüm zorların zoru, yaşamak ondan da zor” diyor. Yönelttiğiniz soru, hayatıyla ilgili olarak akla bu dizeleri getiriyor. 

Necip Fazıl adına ödül verilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Ödül, Necip Fazıl’ın ismiyle tevdi ediliyor. Böylelikle tecrübelerinden hareket ederek kalemine yükledikleri, aksiyonu, üretkenliği ve duruşu yeni neslin nazarına sunuluyor. Bu bakımdan çok kıymetli. Yapılan etkinlik sebebiyle dikkatler her yıl bir kez daha hayatına ve yazılarına çevrilmiş oluyor. Böylelikle Üstad’ın düşün dünyasını farklı farklı vecheleri üzerinden irdelemiş, açığa çıkartmış; dolayısıyla çoğaltmış oluyoruz. Dünü bugüne taşıma ameliyesi olması bakımından da kıymetli. 

Ödülün sizde uyandırdığı duygular?.. 

Ödüle lâyık bulan jüri üyelerine bu vesileyle tekrar teşekkür ediyorum. Benim için heyecanlandıran; daha fazla sorumluluk yükleyen bir durum oldu.    

PORTRE