27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Sürüş izlenimi: Dacia Sandero Stepway Style Easy-R

Dizel otomatik otomobiller ülkemizde oldukça fazla satış rakamına sahip. Bu satışlar, markaların ülkemiz için çalışmalar yapmasına da neden oldu. Dacia da en küçük otomobili olan Sandero'yu otomatik şanzıman ile donattı. Sandero, Stepway seçeneği 1.5 dCi motoru ve Easy-R şanzımanı ile test konuğumuz oldu.

TM Dijital Haber Merkezi18 Ocak 2019 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Sürüş izlenimi: Dacia Sandero Stepway Style Easy-R
Dizel otomobiller düşük yakıt tüketimleri ile ön plana çıkıyorlar. Bir yıl içerisinde uzun kilometreler yapan sürücülerin ve şirketlerin daha çok tercih ettiği dizel motorlar, ülkemizde çoğu ailenin de tercihi oluyor. Bakım maliyetlerinin yüksekliğine rağmen düşük yakıt tüketimleri ile bu masrafı bertaraf eden bu seçenek, ülkemizde verimli dizel motor seçeneği sunan markaların da yüksek satış hedeflerine ulaşmasını sağlıyor.
 
Renault markası çatısına yıllar önce giren Dacia markası ise Renault’un verimli dizel motorları ve kendi uygun fiyata sunduğu otomobiller ile ülkemizde çok fazla tercih edilen otomobillerin başında yer alıyor. Bizler de Dacia’nın birkaç yıl önce satışa sunduğu fakat makyaj sonrasında yeni eklenen Style donanımı ile birlikte sunulan Sandero modelinin Easy-R seçeneğini test ettik.
 
Sandero aslında eski nesil bir Clio ile benzer alt yapıya sahip. Stepway donanımı ise Sandero’nun yerden biraz daha yükseltilmiş hali. Bu değişim, Sandero’nun Crossover almak isteyen müşterilere uygun fiyatlı çözümü olarak bizlere yansıyor. Dış tasarımında makyaj sonrasında LED gündüz farlarına kavuşan Sandero, Duster’ın ufak versiyonu gibi görünüyor. Stepway donanımında gelen plastik kaplamalar ise aracın hafif arazide çamur ve çalılardan çizilmesini önlüyor. Halen eski Renault modellerinde var olan bastırmalı bagaj kilidi düğmesine sahip olan Sandero, bu yönüyle çok kullanışlı olamıyor. Bagajı açtığınızda ise sizi ekonomiklik karşılıyor aslında. Daha az plastik kullanımı neticesinde metalden oluşan bagaj ağzı, aracın bagajına eşyalarınızı koyarken çizilebiliyor.
 
320 litrelik hacme sahip olan bagaj, çok fazla girinti ve çıkıntıya sahip olmadığı için eşyalarınızın nizamlı bir şekilde yerleşmesine olanak sağlıyor. İç mekana geçtiğinizde ise uygun fiyat yine karşınıza çıkıyor. Hiçbir noktada yumuşak plastik bulunmayan araçta, ufak tefek işçilik hataları da dikkat çekiyor. Orta konsolda piyano siyahı kaplama ile kalite algısını artırmaya çalışan araç, havalandırma çerçevelerinin etrafındaki saten krom kaplama ile bu hissiyatı biraz daha artırıyor. Aracımızda opsiyon listesinde bulunan 7 inçlik multimedya ekranı ise Captur modelinde de gördüğümüz ekranın birebir aynısı. Dokunmatik hassasiyeti, çalışma karakteri bakımından oldukça iyi olan ekran, çok renkli olmayan kişiliği ile biraz uygun fiyatlı olduğunu hissettiriyor.
Koltuklarda ise Style donanımına özel döşeme kullanan Dacia, aracın daha güzel görünmesini bu koltuklar sayesinde sağlamış. Dokunmatik multimedya ekranının altında yer alan otomatik klima sistemi ile Clio modelinden alınmış ve tasarımın ve iç mekanın daha güzel görünmesini sağlamış. Kullanımı oldukça kolay olan bu sistemin tek yönlü olması bir eksi gibi görünse de sınıfındaki diğer pahalı rakiplerinde de benzer sistemler sunuluyor.
 
Ekonomiklik, varoluş sebebi
 
Test aracımız, 1.5 litre dCi motoru ve 6 ileri Easy-R otomatikleştirilmiş şanzımanı ile sunuluyordu. 0.9 litre turbo benzinli seçeneği de olan modelin, dizel versiyonunun daha çok tercih edileceğini düşünüyoruz. 90 beygir güç ve 220 Nm tork üreten bu motor, Renault’un ekonomikliği ile kendini kanıtlamış motoru. Fabrika verilerine göre 100 km’de 3.8 litre ortalama yakıt tüketen bu motor, bizim testimiz sonunda 4.7 litrelik ortalama tüketim değerine imza attı.
 
6 ileri Easy-R şanzıman ise bu aracın en büyük artısı. Otomatikleştirilmiş olan bu şanzıman, aslında bir robot yardımıyla sizin yerinize debriyaja basıyor ve bir başka robot yardımıyla da vitesi değiştiriyor. Bu değişimler tabii ki kusursuz değil. Fakat sistemin vites değişim aralıklarına alışıp ayağınızı gazdan çektiğinizde kusursuz vites geçişleri sizi karşılıyor. Tek kavramalı olan bu şanzıman yine aracın ekonomik olmasını sağlamış ve yakıt tüketiminin de düşmesine en büyük yardımcı oluyor. Hidrolik olan direksiyonu ne yazık ki eski nesil kalıyor ve yeni nesil araçlara göre biraz sert kalıyor.
 
Sandero, aslında eski nesil araçların güvenilirlik ve uzun ömürlülüğünü seven ve buna düşük fiyata sahip olmak isteyen ailelerin ve kişilerin tercihi olacaktır.