Bıçak Ali’nin çiftliği

Ekranın ilk Osmanlı polisiyesi Filinta ‘Bin Yılın Şafağında’ dizisinde Bıçak Ali karakterini canlandıran Cem Uçan, Star Pazar’ın sorularını yanıtladı...

- Dönem dizileri zor olsa gerek... Sizin için Filinta nasıl gidiyor?

Filinta çok yorucu ama çok keyifli geçiyor. Ekranda kendimizi izlediğimizde o yorgunluğun yerini heyecan ve gurur alıyor. Dönem işleri benim için geçerli akçelerdir. Tarihi çok seviyorum. Filinta’da 1870’lerde geçen bir hikaye kurgusuyla ,senaryosuyla çok inandığım bir proje oldu. Bugüne kadar  hep kahraman karakterleri oynadım. Bıçak Ali’de bunlardan bir tanesi...Benim için çok özel, kendi karakterimle harmanladığım  çok şey var.

- Neler bu ortak özellikler?

Bıçak Ali komik bir adam bende komik bir adamımdır. Aile içinde arkadaşlarımın yanında ne kadar sert duruşlu görünsem de eğlenceli bir adamımdır. Cesaretli bir adamımdır. Sevdiklerim için birçok şeyi riske atabilirim Bıçak Ali gibi. İnsanları kollamayı korumayı kalabalık yaşamayı severim. Biliyorsunuz artık insanlar izole yaşamayı seviyor örflerimiz adetlerimiz kalmadı ya da eskisi gibi değil desem daha doğru olur.  Cem olarak  bunları yaşatmaya çalışıyorum. Çevremle ilgiliyim ailemle yaşıyorum kalabalıkları severim. Boş vakitlerimle şuraya ya da buraya kaçmıyorum özellikle ailemle oluyorum.

- Küçük yaşlarda mı başladı oyunculuk hevesi?

Oyunculuk ilkokul müsamerelerle başlayıp on iki yaşımda Lüleburgaz ‘da otuz tane taburesi olan bir oda tiyatrosunda başladı. Bosna Hersekli’yim sporun bir dalından tutuyorsunuz ister istemez genetik bir durum yani sporda böyle girdi hayatıma dünyanın en iyi antrenörleriyle çalışma fırsatı buldum. Hem oyunculuk hem spor devam etti.

- Spora devam mı?

Kanımıza girmiş artık...Nasıl ayakkabısız yürüyemez insan bende spor yapmayınca öyle hissediyorum. Beslenmeme de dikkat ediyorum azıcık fazla kaçırsam o gün çok pişman oluyorum.

Belgesel seyreden adam benim

- Televizyon izler misiniz?

Hani derler ya ben televizyon seyretmiyorum sadece belgesel seyrediyorum gerçekten o adam benim işte. Hayatımın son 15 yılı falan. Bu entelektüel bilgili görünmek için yapmıyorum. Artık o kadar saçma sapan, bilinmemesi gereken çok şeyler biliyorum ki anlatamam.

- Doğayla iç içe olmak istiyorsunuz galiba?

Hayatımdaki en büyük emelim ve amacım doğayla yaşamak.  Hayat şartlarımı toprağa basacağım duruma getirmeye çalışıyorum. Hayvan kokusu ve tezek kokusuyla yaşamak istiyorum.  Köpeklerim, keçilerim, sütümü sağacağım, ekip biçeceğim, çıplak ayakla gezen bir adam olmak en büyük hedefim.

- Yeni projeleriniz var mı?

İki tane sinema filmi projem var. Bir tanesi dönem işi olacak. Yeni sezonda nasıl bir projeyle izleyiciyle buluşurum bilmiyorum.

- Geçmiş dönemde yaşamak ister miydiniz?

O dönemde yaşamak istemez mi insan. Hatta daha geriye giderek  Osmanlı İmparatorluğu’nun ya da İslamiyetin kurulduğu dönemde yaşamak çok isterdim. Hayatımda oyunculuk adına en büyük isteğim Hz. Hamza ya da Hz. Ömer’i  canlandırmak. Hz. Ali’yi canlandırmam için bir teklif geldi çok istemiştim ama senaryo çok içime sinmediği için kabul etmedim.

Kızlar bakmasın diye çok eziyet çektim

- Yakışıklı olmak avantaj mı?

Hayatım boyunca yakışıklı olmamın hiçbir faydasını görmedim. Beğenen kızlar vardı okuldayken ama onlar yünüden benim hiç arkadaşım olmadı. Çok iyi basket oynardım beni özellikle sakatlarlardı. Kızlar bana bakmasınlar diye çok eziyet çektim. Bende hem çok çalışkan hem de efendi bir adamdım.

- Kıvanç Tatlıtuğ ve Kenan İmirzalıoğlu’ndan sonra sizden de bahsedilecek artık...

Bu saydığınız isimler kendilerine zaman harcamış, çok yatırım yapmış, ivme kazanmış oyuncular. Çok popülerlikle ilgim yok. İleri de göçüp gittiğimde arkamdan iyi bir oyuncu dedirtmek için uğraşıyorum. İzleyicilerin benim için çıldırsınlar gibi bir çabam yok. Bana yakışıklı bir adamsın iyi bir oyuncusun nerelerdeydin diye soruyorlar. İnanın çok popüler olayım, şöhterin peşinde koşayım diye bir derdim yok. Benim tek amacım bu ülkede çok iyi bir aktör olmak.

Çocuk katilini asla oynamam

- Her rolü canlandırırım diyor musunuz?

Her rolü oynarım desem yalan olur. Kafamda yapamayacağım yada şöyle söylemek daha doğru olur tercih etmeyeceğim roller var. Mesela bir çocuk katilini ve tecavüzcüyü dünyayı bağışlasalar oynamam.