Biri erkek modasını dünyada temsil eden şirketlerden Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, diğeri gerek sesi gerek oyunculuğuyla pek çok kişinin gönlünde taht kuran Kutsi. Bu iki ünlü isim STAR pazar için ilk kez bir araya geldi. Bunda biraz da benim katkım var tabii. Sponsorluk anlaşmalarına, aracı olmanın verdiği mutlulukla ilk röportajlarını bana vermeleri de kaçınılmazdı. Röportaj öncesi, bir araya gelmelerine vesile olduğum için ettikleri teşekküre karşılık ben de bu röportaj için onlara teşekkür ederim!
- D’S Damat Huzur Sokağı’nın Bilal’ine, Damat ve Tween ise Veliaht programına sponsor oldu.
SÜLEYMAN ORAKÇIOĞLU: Orka Holding olarak yurtiçi ve yurtdışında sponsorluklara önem veriyoruz. Ama bizim için en önemlisi yurtdışı. Yurtiçinde ise sponsorluklarımızda seçici davranıyoruz çünkü kişinin markamızla örtüşmesi gerekiyor. Son olarak Kutsi ile bir sponsorluk anlaşması yaptık. Kendisi koleksiyonumuzdaki tasarımları en iyi şekilde yansıtıyor.
Kutsi: Uzun yıllardır zaten Tween’den giyiniyorum ama sponsorluğu hiç düşünmemiştim. Sana da teşekkür etmek isterim çünkü ortak arkadaşımız olarak tanışmamıza vesile oldun.
- Daha önce tanışıyor muydunuz?
K: İlk kez sponsorluk görüşmesinde tanıştık ama kendisini gıyabında tanıyordum, üstelik merak da ediyordum. Yani bu kadar güzel tasarımlar yapan bir markanın sahibiyle hep tanışmak istemiştim. Şimdi ise Süleyman Bey ile güzel bir dostluğumuzun başladığını düşünüyorum.
S.O: Ben de tanımıyordum ama tabii ki ekranlardan biliyordum. Ben de kendisiyle tanıştığım için memnun oldum.
- Markalarının tasarımlarını nasıl buluyorsunuz?
K: Çok beğeniyorum. Bir kere renk kombinasyonları çok güzel. Kesimler ve dikişler düzgün. Detayların ayrıcalık taşıması beni cezbediyor. Ayrıca Tween’in takım elbiselerinin de üstüne tanımam!
S.O: Teşekkür ederiz. Zaten Kutsi de tüm kıyafetlerimizi çok güzel taşıyor.
- Takım elbiselerin dışında renkli çoraplarınız da dikkat çekiyor!
S.O: Amacımız dikkat çekmesi zaten (gülüyor). Şaka bir yana pantolon paçaları kısalınca çoraplar öne çıktı ve renkli çoraplar, kombini çok güzel tamamlıyor. Yeni koleksiyonumuzdaki çorapların iplikleri de çok özel. Hepsi bambu ağacından hazırlanan ipliklerle üretiliyor ve parfüm kokulu.
- Giyim tarzlarınızı nasıl tanımlarsınız?
S.O: Giydiğim giysilerle, bulunduğum ortamın uyumuna önem veririm. Kahvaltıya gideceksem bir jean ve gömlek giymeyi tercih ederim. İş toplantıları için mutlaka takım elbise-kravat kombini yaparım. Ama daha çok casual (rahat) giyinmeyi seviyorum.
K: Ben de rahat giyinmeyi severim. Günün neredeyse 15-16 saatini çalışarak geçiriyorum ve o nedenle jean, tişört ve botlarla giyimimi tamamlıyorum.
- Stil danışmanlarınız var mı?
K: Şimdiye kadar hep ben karar verdim stilime ama şimdi Damat ve Tween’in stil danışmanlarıyla birlikte çalışacağım.
S.O: Zaman zaman fikir aldığım da olmuştur ama kombinlerimi her zaman kendim yaptım.
BARBIE’LERİ TANIYORUM!
- İkinizin de kızı var. Kız babası olmak nasıl bir duygu?
K: Süper gerçekten. Her zaman Ceylin gibi bir kızım olduğu için kendimi şanslı hissediyorum.
S.O: Benim iki oğlum var, ikisi de delikanlı ve yıllar sonra bir kız çocuğu sahibi olmak değişik bir duygu. Sare de abileri Orkan ve Emir ile çok iyi anlaşıyor.
- Sare ve Ceylin ile birlikteyken neler yapıyorsunuz?
S.O: Sare dans etmeyi çok seviyor. Birlikteyken bilerek müziğin sesini açıyorum ve onun dansını izliyorum. Her zaman yapmasa da boynuma ‘Canım’ diye sarılmasına bayılıyorum. Bir de bu aralar her şey ‘İyi ki doğdun Sare’ şeklinde ilerliyor onun için. Sürekli mum üfleme telaşında (gülüyor). Bunun dışında ise hafta sonları tatile gidiyoruz.
K: Ceylin ile dışarı çıkıp alışveriş yapmayı seviyoruz. Başbaşa yemek yiyoruz. Bir de onun bir sürü Barbie’si var ve ben onların hepsinin adını ezbere biliyorum (gülüyor). Çünkü onlarla oyunlar oynuyoruz. Bazen ona piyano çalarım, o da bale yapar.
JOSE MOURİNHO DA BİZDEN GİYİNİYOR
- Yurtdışında önemli işlere imza imza atıyorsunuz. Var mı yeni projeleriniz?
Mağazacılık anlamında son beş yıldır yurtdışında çok etkiniz. En son Romanya’nın en büyük takımı Dinamo Bükreş ile önemli bir sponsorluk anlaşması imzaladık. D’S Damat olarak tüm takım iki yıl bizden giyinecek. Ayrıca Romanya’da neredeyse tüm spikerlerin üzerinde bizim kıyafetlerimizi görebilirsiniz. Hatta geçenlerde ‘En İyi Giyinen Erkek’ yarışması yapıldı ve ilk ona giren erkeklerin sekizi bizden giyiniyor. Youtube’un alt grubu, İngiltere Premier Lig’teki pek çok futbolcu, Chelseali futbolcular ve teknik direktör Jose Mourinho da zaman zaman bizden giyiniyor. Önümüzdeki ay Barcelona’da Paseo De Gracia’da ikinci mağazamızı açacağız. Açılışımıza Barcelonalı futbolcular katılacak.
- Tasarımlarınız artık daha Avrupai...
Dünyanın en iyi tasarımcıları ve ekipleriyle çalışıyoruz. Erkeklerin kendilerini daha iyi hissedeceği sihirli kalıplar hazırlıyoruz. Kıyafetlerimiz yüzde 15 daha zayıf gösterdiği gibi aynı zamanda çok fit bir vücut görünümü de veriyor. Astarsız ve 250 gramdan daha hafif ağırlıktaki ceketlerimiz büyük rağbet görüyor. Kısacası dünya değiştikçe biz de değişiyoruz. Zaten 2014 yılını da kendimizle ilgili atak yılı olarak seçtik. Marka olarak yurtdışında bilinirliğimiz çok fazla ama bize bu yetmiyor. Markanın tasarım ve trendleri belirleyici gücünü gösterme konusunda en iyi yerlerde lider olmak istiyoruz.
KENDİ SESİMİ YADIRGADIM
- Huzur Sokağı yeni sezonda çok eleştirildi. Dizinin uzun ömürlü olmayacağını düşünenler var.
Diziye başladığımız günden itibaren kemik bir kitlemiz oluştu. Eleştirenler var fakat genel olarak merakla takip edeni çok. Sezon sonuna kadar da başarıyla gideceğine inanıyorum.
- İlk kez kendi sesinizi kullandınız. Nasıl tepkiler geldi?
Aslında geçen yıl bu konu gündemdeydi ama ben dublajda çok tecrübeli olmadığım için kalmıştı. Bu sezon kendi sesimi kullanmamın iyi olacağını düşündük. Tabii ilk gün yadırgayanlar oldu. Ben bile ilk başta biraz yadırgadım. Hatta sosyal medyada ‘Bilal’i kim seslendiriyorsa gitsin, eskiden seslendiren gelsin’ gibi yorumlar yapıldı. Sonra fanlarım ‘KutsininSesiHuzurdur’ hashtag’i açmış, bu dünya listesinde birinci sıraya oturdu. Bunda fan kitlem‘Gamzeli Sendromlular’ ve dizinin hayranlarının katkısı büyük.
- Yeni programınız Veliaht da başladı. Sizin veliahtınız kim?
Dayımın oğlu Murat Poyraz. Kendisini çok severim ve ben de müzik anlamında her zaman destek olurum. Hatta küçükken onu teşvik etmek için bir gitar bile almıştım. Sonra program başlayınca veliahtım olarak Murat’ı seçtim. Çünkü gerçekten iyi bir sesi var ve çok güzel tepkiler geliyor.