25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Her mahalleden iki milyoner çıktı

Türkiye, 27 Mayıs darbesinin 55’nci yıl dönümünde Adnan Menderes ve arkadaşlarını, onların Yeni Türkiye hayallerinin gerçekleşmesiyle anıyor.

24 Mayıs 2015 Pazar 07:00 - Güncelleme:
 Her mahalleden iki milyoner çıktı

27 Mayıs 1960... Öyle bir tarih ki Türkiye 55 yıl sonra bugün hala o gün yapılan hatanın siyasi ve ekonomik sıkıntılarını, toplumsal travmalarını yaşıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ‘baskı rejimi’ ve ‘kardeş kavgası’ gerekçesiyle yaptığı bu ilk darbe, her on yılda bir yinelenecek darbeler ve koalisyonlar dönemi ve ekonomik krizler, kısıtlanan özgürlük ve terörle sonuçlandı. Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşları, cuntanın trajikomik bir mahkeme kararıyla asıldı ama Türkiye yıllar sonra açtığı havalimanı ve yeni üniversitelerine Menderes adını vererek hatırasını yaşattı. Biz de 27 Mayıs’ı bu defa süreçte neler yaşandığı ile değil belki de Menderes’i iç ve dış dinamiklerle idama götüren modern ve kalkınmış Yeni Türkiye hayali üzerinden hatırlamak, gerçekleşmesi bugünleri bulan hayaliyle hatırlamak istedik.

DEMOKRASİ İLE GELEN MİLLİ REFAH

Demokrat Parti ve dönemin Başbakanı Adnan Menderes, 50’li yıllar Türkiyesi’ndeki “Her mahallede bir milyoner yaratacağız” sloganı ve vaadi ile ünlenmişti. Halk, tek parti iktidarı döneminde beklediği ekonomik ferahlamayı bulamamış ve yapılan ilk seçimde ‘refah getirmeyi’ vaat eden Menderes ve arkadaşlarını iktidara taşımıştı. Cumhuriyet dönemi ekonomisinde 26 yıldır izlenen devletçi, korumacı ve kendi kendine yeten politikalardan vazgeçilmiş, özel sektör ağırlıklı bir kalkınma modeline geçilmişti. Buna rağmen, sanayileşme için 1950’de Makine Kimya Endüstrisi Kurumu, 1952’de Et ve Balık Kurumu, 1954’te Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve Devlet Malzeme Ofisi (DMO), 1955’te SEKA ve Demir-Çelik işletmesi, 1957’de Türkiye Kömür İşletmeleri kurulmuş ve TÜPRAŞ’ın temeli atılmıştı. Milli gelir ve vatandaşın refah seviyesi, hiç bir dönemde görülmediği kadar artmıştı. 1938-1949 yılları arasında ortalama yüzde 0.6 olan GSMH, 1950-1953 döneminde yüzde 9.9 gibi seviyelere ulaşmıştı. Ancak 27 Mayıs, Türkiye’nin bu ekonomik büyümesini de vurdu. Türkiye “70 cente muhtaç” dönemlerden, IMF kapısında borç almak için bile ricada bulunan bir ülke konumuna düştü.

ASLINDA HER MAHALLEDE 5 KİŞİ VARDI

27 Mayıs’ın etkilerinin silinmesi ve Menderes’in hayal ettiği, vatandaşlarının refah içinde yaşadığı modern ülke hayalini Türkiye ancak 2000’li yıllardan sonra gerçekleştirebildi. Türkiye’de, 2014 sonu itibariyle bankalarda bir milyon liranın üzerinde mevduat bulunan hesap sayısı 77 bini aştı. 2002 yılındaki mahalle sayısı olan 16 bin 937 aynı kalsaydı, bugün her mahalleden yaklaşık 5 milyoner çıkmış olacaktı. Mahalli idareler reformu ile mahalle sayısı 31 bine ulaşan Türkiye’de artık her mahallede en az iki milyoner var. Türkiye’nin milyoner sayısı, 37 bin nüfuslu Monaco nüfusunu ikiye katlamış durumda.

TÜRKİYE’NİN LÜKS KAVRAMI DEĞİŞTİ

Yakın tarihe kadar Yeşilçam filmlerinin vazgeçilmez görüntülerinden biri, Yeşilköy Havalimanı’ndan uçağa binerek tatil için Avrupa’ya giden zengin Türklerin hayatını anlatan sahnelerdi. Ama artık uçağa binmek de yurtdışı tatili de ‘zengin işi’ olmaktan çıktı. Türkiye’de 2002’de toplam otomobil sayısı 4.6 milyonken bugün 10 milyonu aştı. 2002 yılında toplam 91 bin otomobil satılırken, 2014’te 600 bine yaklaştı ve bunların içindeki lüks otomobil sayısı 75 bini aştı. Otomotiv Sanayi Derneği’nin yıllık katoloğundaki verilere göre, 2014’te Türkiye yollarında 600 bin lüks otomobil dolaşıyordu. Trafiğe kayıtlı lüks otomobiller içinde Mercedes-Benz ve BMW ilk sırada. Türkiye’de 1959’da günde 15 çamaşır makinesiyle başlayan beyaz eşya üretimi bugün dakikada 90 ve yılda 22 milyona ulaştı. Beyaz eşya satışı 2001’deki yılda 2.5 milyon adetten bugün yılda 6 milyona ulaştı.