1 Haziran 2025 Pazar / 5 ZilHicce 1446

New Yorklu yönetmenler burada ders veriyor

Televizyonun ve sinemanın büyülü dünyası birçok kişiye çekici geliyor. Farklı branşta eğitim alsalar bile kendilerini medya alanında kanıtlamak isteyenlere uluslararası düzeyde eğitim veren İstanbul Medya Akademi’nin kapısı herkese açık.

Büşra UĞRAŞ1 Mart 2015 Pazar 07:00 - Güncelleme:
New Yorklu yönetmenler burada ders veriyor

Kameralar, stüdyolara girip çıkan insanlar, havada gezen fotoğraf makineleri, kantinde gitarını tıngırdatan sanatçı ruhlu gençler... Onları bir araya getiren ise bir akademi... Bir buçuk yıl önce faaliyet göstermeye başlayan İstanbul Medya Akademisi, eğitimi ve yaşı ne olursa olsun içinde sinema, televizyon ya da gazetecilik aşkı barındıranları buluşturuyor. Alanında usta isimleri, geniş eğitim yelpazesine yaydığı derslerde öğrencilerle buluşturan hatta New York Film Akademisi’nden eğitmenlerle çalışan İstanbul Medya Akademisi, sektörün ihtiyaç duyduğu taze kanı sağlamak amacını taşıyor. Akademiyi, sektörü ve ABD ortak çalışmalarını İstanbul Medya Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Ogün Şanlıer ile konuştuk.

İstanbul Medya Akademisi’nde film yapımı, yönetmenlik, senaryo, görsel efekt ve compositing (resim, video ve benzeri bileşenlerin sayısal olarak bir araya getirilmesiyle oluşturulan sayısal kompozisyon), yeni medya,

televizyon haberciliği, gazetecilik, program sunuculuğu ve spikerlik, mesleki İngilizce, kurgu teknikleri, oyunculuk, reklamcılık, tonmeisterlik (ses yönetmenliği) ve film müziği, televizyon yapımı, seslendirme ve dublaj eğitimleri, alanında uzman eğitmenler tarafından veriliyor. “Kimler ders veriyor acaba?” diye merak edenler için işte birkaç isim... Gökdemir İhsan ve Hasan Kaçan senaryo derslerine giriyor, Kod Adı: K.O.Z.  filminde başrol oynayan Cem Kurtoğlu, seslendirme ve dublaj eğitimi veriyor. Avni Özgürel gazeteciliği, Saadet Oruç TV gazeteciliğini anlatıyor. İstanbul Medya Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Şanlıer, teorik bilginin yanında uygulamalı eğitimin de yoğun olduğunu anlatıyor. Akademide üç stüdyo, sekiz stüdyo kamerası, kısa film çekimlerinde kullanılan 10 kamera var. Şanlıer, “Teknolojik açıdan hepsi son model, yeni olmasına özen gösteriyoruz. Öğrencilerimiz sektörde kullanılan malzemelerle eğitimlerini almış oluyor” diyor. İstanbul Medya Akademisi’nin benimsediği iki mottosu var; birincisi ‘teori ve pratik bir arada’ ikincisi ‘Türkiye’nin yeni medya merkezi.’

Akademi üniversitenin kısıtlı olanaklarından dolayı pratik becerilerini geliştiremeyen iletişim fakültesi öğrencileri için kurtarıcı haline gelmiş. Tabii medya sektörü deyince akıllara ilk önce iletişim fakülteleri geliyor ama Şanlıer’e göre bu işe tutkusu olan herkes sektörde başarılı olabilir. Akademiye gelenler arasında üniversitelerde mühendislik eğitimi alan da var, edebiyat okuyan da... Çünkü önemli olan yaptığınız işi sevmek ve uygulamalı eğitimlerle tecrübe kazanmak. Bu sezon ikinci dönem mezunlarını vermeye hazırlanan akademi, bitirme sınavı ve projesinde başarılı olan her öğrencisine Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika veriyor. Ama asıl hedefleri öğrencilerin kazandıkları becerileri en doğru şekilde kullanabilmeleri. Eğitim sonrasında öğrencilerinin tamamını staj programlarına yerleştiriyorlar.  Şanlıer “Bizim asıl hedefimiz öğrencilerimizin burada kazandıkları tecrübeleri staj yaptıkları yerlerde göstermeleri. Geçen dönem mezun olan öğrencilerimizin yüzde 50’sinin istihdamını da sağladık. Burada verdiğimiz eğitimle bir yere gittiklerinde, kendilerini gösterdiklerinde bunu sağlamış oluyoruz zaten” diyor.

ABD’li eğitmenler İstanbul’da

1992 yılından bu yana sinema ve televizyon alanında eğitim veren ABD’nin köklü akademilerinden New York Film Akademisi’nden öğretim üyeleri ve eğitmenler de şubat ayının başında İstanbul Medya Akademisi’nde eğitim vermek üzere Türkiye’ye geldi. Tamamen uygulama üzerinden ilerleyen eğitimler sonunda tüm öğrenciler kendi kısa filmlerini çekti. Öğrenciler, dün düzenlenen sertifika töreniyle mezun oldu. New York Film Akademisi’yle yapılan anlaşma bu kadarla kalmıyor. ABD’deki merkezde eğitim almak isteyenler yine İstanbul Medya Akademisi üzerinden başvuruda bulunup kayıtlarını yaptırabiliyor. New York’taki merkezde bir iki yıllık yönetmenlik, senaryo yazımı gibi programlara kayıt yaptırmak konusunda İstanbul Medya Akademisi elinden gelen tüm yardımı sunuyor.

Bu iş yaparak öğrenilir

New York Film Akademisi’nden Türkiye’ye eğitim vermek için gelen görüntü yönetmeni Hilarion Banks, burada olmaktan çok mutlu olduğunu anlatıyor. 10 yıldır medya sektöründe çalışan Banks, Discovery Channel, MTV, The History Channel ve MSNBC gibi kanallarda görev almış. Son üç yıldır çalışmalarına eğitmenliği de eklemiş. Banks, bu işi iyi öğrenmenin yolunun profesyonellerden uygulamalı ders almak olduğunu söyleyerek şöyle devam ediyor:  “New York Film Akademisi’nde (NYFA) biz, emekli olmuş sektör çalışanlarının değil, güncel olarak sektörle iç içe olanların eğitim vermelerini tercih ediyoruz. Ayrıca bir şeyi öğretmek istiyorsanız ekipmanı olabilecek en kısa zamanda öğrencinin eline vermelisiniz. Bu benim için de geçerli. Yeni bir cihazla tanıştığımda onu elime alıp incelemem ve keşfetmem gerekir. Bu iş yaparak öğrenilir izleyerek ve duyarak değil.”

Yeni Türkiye’nin yeni medya merkeziyiz

STEVEN Spielberg, Pierce Brosnan, F. Murray Abraham, Luc Besson gibi Hollywood’un usta yönetmen ve oyuncularının çocuklarını emanet ettiği New York Film Akademisi (NYFA) artık Türkiye’de. “Yeni Türkiye’nin yeni medya merkezi” ve “Teori ve pratik bir arada” sloganıyla yola çıkan İstanbul Medya Akademisi Genel Müdürü İbrahim Elma, New York Film Akademisi ile birlikte Türkiye’de benzeri olmayan bir medya eğitimi verdiklerini anlatıyor.

- İstanbul Film Akademisi’nin, medya ve sinema eğitimi veren diğer akademi ve üniversitelerden farkı nedir? Öğrenciler sizi neden tercih etmeli?

Bu eğitim Türkiye’de hiçbir akademide yok. Ve biz de New York Film Akademisi ile yaptığımız işbirliği aracılığıyla Türkiye’ye adapte etmeye çalışıyoruz. Biz oranın bir şubesi gibiyiz. Türkiye’de, İstanbul Medya Akademisi gibi hem televizyon hem de sinema alanında, medyanın tüm konularını bu kadar kapsamlı veren başka kurum yok. Biz, öğrencilerimize 14 ayrı bölümde 50’ye yakın uzman isimle ders veriyoruz. Müfredatımız Batılı eğitime uygun. Ayrıca bizim gibi iki bin metrekarelik stüdyoda eğitim ve pratik yapma imkanı olan başka kurum da yok. Hatta diğer üniversiteler bizim stüdyolarımızdan destek alıyor.

BİZDE YÖNETMENLİK OKUYAN KURGUYU DA ÖĞRENİYOR

- Batılı eğitim müfredatından bahsettiniz. Bu müfredatın özelliği nedir?

Yurtdışında insanlar hemen branşlara ayrılırken, Türkiye’de öğrenciler radyo, televizyon, sinema başlığı altında eğitim alıyor. Yönetmenlik, sunuculuk, senaryo, oyunculuk, seslendirme gibi dersleri veriyoruz. Ama branş eğitimi alırken, diğer konularda da bilgileniyor. Yönetmenlik eğitimi alan öğrenci, senaryo ve kurguyu da öğreniyor. Ya da sunuculuk eğitimi alan kişiye televizyon yönetmenliği dersi de veriyoruz. Kamera arkasını ve senaryoyu da öğreniyorlar. Bunlar şu anda 3.5 ay sürüyor ama daha da uzayacak. Görüntü yönetmenliği, kameramanlık, ışık, sanat yönetmenliği gibi bölümler açmayı düşünüyoruz.

- New York Film Akademisi ile nasıl bir işbirliği içindesiniz. Nasıl bir eğitim modeli uyguluyorsunuz?

Türkiye’de birçok kurumun eğitim için getirmeye çalıştığı New York Film Akademisi, ilk defa bizim yaptığımız manada bir eğitim için ülkemizde. İlk defa sekiz kişilik bir uzman eğitmen kadrosuyla geldiler ve burada dört hafta boyunca 216 saatlik eğitim verdiler. Üçüncü günden itibaren uygulamalı eğitime başladılar. Öğrencilerin eline kamera verildi, sürekli film çekilmesi istendi ve 45 kişi mezun oldu.

Herkese 5 bin TL destek

İstanbul Medya Akademisi, geçen kasım ayında bir de film festivali düzenledi. Uluslararası Boğaziçi Sinema Derneği ile ortaklaşa gerçekleştirilen Uluslararası Boğaziçi Film Festivali’ne başvuruda bulunup seçilen senaryoların sahiplerine filmlerini çekebilmeleri için fon yardımı yapıldı. Ogün Şanlıer, “Bazı kurumların katkılarıyla ‘Kısa Film Destek Fonu’ oluşturduk. Bu fonlarla her kısa film yapana 5 bin TL yardım yaptık. Yarışan filmler arasından birinci seçilen film de yine ayrıca ödül aldı” diye bilgi veriyor.