30 Eylül 2025 Salı / 8 RebiülEvvel 1447

Tarihimizin zarafet temsilcileri: Hanım Sultanlar

Tarihimizde iyiliğin, zarafetin ve şefkatin temsilcileri olan Hanım Sultanlar, geride bıraktıkları eserlerle hala aramızda yaşıyor. Osmanlı Saray Sultanları’nın izlerini tazelemek, bu güçlü ve asil kadınları, yetişen yeni neslin daha yakından tanıması için Üsküdar Belediyesi’nin gerçekleştirdiği Osmanlı Saray Sultanları Bebek Koleksiyonu, bize Sultanlar’ın çalışmalarını ve stillerini keşfetme fırsatı verdi.

BÜŞRA UĞRAŞ7 Ocak 2018 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Tarihimizin zarafet temsilcileri: Hanım Sultanlar

Ecdadımızın tarihinde iyiliğin, zarafetin ve şefkatin temsilcileri olan Hanım Sultanlar, geride bıraktıkları eserler sayesinde ülkemizin dört bir yanında adlarıyla yaşıyor. Hanım Sultanlar şehri olarak da bilinen İstanbul’un bu şan ile anılmasını sağlayan pek çok camide, köşkte ve diğer tarihi yapıda onların isimleri yankılanıyor. Osmanlı’nın yedi cihanda hüküm sürdüğü her karış toprakta onların yaptırdığı külliye, hamam, çeşme ve benzeri eserlerle Osmanlı Saray Sultanları, her coğrafyada iyilik ve merhametin birer temsilcisi oldu. Onların izlerini tazelemek; Anadolu kültürünün zarafetini ve ihtişamını en güzel şekilde üzerinde taşıyan bu güçlü ve asil sultanları, yetişen yeni nesil ile bir araya getirerek yarınlara ulaştırmak isteyen Üsküdar Belediyesi ise ‘Osmanlı Saray Sultanları Bebek Koleksiyonu’ adlı projesiyle çıktı karşımıza. 

BİRE BİR AYNI GİYDİRİLDİ

Belediye, beş adet kitre bebekle çıktığı bu yolculukta bugün 30 bebek ile meraklısına ulaşıyor. Beylerbeyi Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü tarafından yürütülen kapsamlı araştırmalar sonucunda hayata geçirilen projede her bir sultanın kendi dönemine ait kumaş desenleri, bebeklerin ölçülerine göre küçültüldü ve tasarım atölyesinde çizimleri yapıldı. Tamamen doğal bir malzeme olan kitreden el yapımı üretilen bebeklerin kıyafetlerinin nakışı, giyimi ve kuyumculuğu eş zamanlı olarak gerçekleştirildi. Bu çalışmalar sonucunda, Osmanlı Sarayı kültürünü en güzel şekilde yansıtan muhteşem bir koleksiyon ortaya çıktı. Gelin bu vesileyle Hanım Sultanlarımızı birlikte analım, bebekleri incelerken Sultanlarımızın tarihlerine de kısaca göz atalım…

HÜRREM SULTAN (1504-1558) 

Kanunî Sultan Süleyman’ın hasekisi, II. Selim’in vâlidesi Hürrem Sultan, hayırları ve vakıflarıyla tanınıyor. Hürrem Sultan’ın kaftan kumaşında yer alan lale motifi, Osmanlı sanatında Allah sevgisini temsil ediyor. Kaftanın içinde iç entari, şalvar, cevherî kemer, mücevherli hançer, alın çatkısı 16. yüzyılın giyim özelliklerini yansıtmakta. 

MİHRİMAH SULTAN (1522-1578) 

Kanunî Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan, bir çok cami ve medrese yaptırmasının yanı sıra Mekke’ye su getirtti. Mihrimah Sultan’ın kaftanı, Topkapı Sarayı Müzesi’nde bulunan 16. yüzyılın ikinci yarısına ait palmet desenli kaftandan uygulandı. Başındaki hotoz ve süslemeleri dönemin baş süslemelerine uygun olarak tasarlandı.

NURBÂNU VÂLİDE SULTAN (1525-1583)  

II. Selim’in hanımı, III. Murad’ın vâlidesi Nurbânu Vâlide Sultan, İstanbul’un çeşitli yerlerine cami, imaret, darüşşifa yaptırdı. Sultan’ın kaftanında, Topkapı Sarayı Müzesi’ndeki enginar çiçeği ve nar motiflerinin olduğu 16. yüzyıla ait kaftan deseni uygulandı. Mücevherli hotozun kullanıldığı başlık süslemeleri ise dönemi yansıtmakta.

MAHPEYKER KÖSEM VÂLİDE SULTAN (1590-1651)   

I. Ahmed’in hanımı, IV. Murad’ın ve Sultan İbrahim’in vâlidesi, IV. Mehmed’in büyükvâlidesi Mahpeyker Kösem Vâlide Sultan, yaptırdığı cami, mektep ve çeşme ile biliniyor. Sultan’ın üzerindeki kürk, saray giyiminde yaygın olarak kullanılıyordu. İç elbisesi çintemani desenli kumaştan yapıldı. Baş hotozunda saten kumaş ve mücevherler kullanıldı.

HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN (1627-1683)   

Sultan İbrahim’in hanımı, IV. Mehmed’in vâlidesi Hatice Turhan Vâlide Sultan, 1663’te Eminönü’ndeki Yeni Vâlide Camii’nin inşasını tamamlattı. Kadife kaftanın içi aslına uygun şekilde kürk ile kaplandı. İç elbisesi ipek saten üzerine işlemeli. 17. yüzyılda kadın başlıkları yükselmiş, mücevherli ve tüylü sorguçlar kullanılmış.

RABİA GÜLNÛŞ VÂLİDE SULTAN (1642-1715)   

IV. Mehmed’in hanımı, II. Mustafa ve III. Ahmed’in vâlidesi Rabia Gülnuş Sultan, Yeni Vâlide Sultan Külliyesi’ni  (Vâlide-i Cedîd) yaptırdı. 18. yüzyılda sultanların haremdeki giyimi klasik dönemde olduğu gibi kaftan, iç elbise ve şalvardan oluşmaktaydı. Değerli kumaşlardan yapılan kaftanlar, işlemeler ve mücevherle zenginleştirilirdi. 

MİHRİŞAH VÂLİDE SULTAN (1745-1805)   

III. Mustafa’nın hanımı ve III. Selim’in vâlidesi Mihrişah Vâlide Sultan İstanbul’da yaptırdığı külliye, çeşme ve camilerle biliniyor. 18. yüzyılda kadınların iç elbiseleri, saten veya altın işlemeli brokar kumaştan, önü açık ve düğmeli yapıldı. Mihrişah Vâlide Sultan’ın kaftanında dönemin giyim özellikleri yansıtıldı.

HATİCE SULTAN (1768-1822) 

III. Mustafa’nın kızı Hatice Sultan, Hatice Sultan 1806’da Mısır Çarşısı civarında çeşme yaptırdı. 18. yüzyılda Üsküdar’da kurulan Selimiye kumaş atölyelerinde dokunan yollu kumaşlar saray giyiminde çok kullanılıyordu. Sultan’ın kaftanında o dönemi yansıtan yollu kumaşlardan esinlenildi. İç elbisesi bürümcükten yapıldı. 

NAKŞIDİL VÂLİDE SULTAN (1762-1817)  

Sultan Abdülhamid’in hanımı, II. Mahmud’un vâlidesi Nakşıdil Sultan, sıbyan mektebi, çeşme ve türbeleriyle biliniyor. 18. yüzyılın ortalarına doğru elbiselerde etek boyu ayak bileklerinin üzerine çıkmış, açık kesilen yaka göğüsleri şeffaf beyaz gömlek drapeleriyle örtülmüş, ön etek açıklığında da kruvaze kesimler moda olmuştu. 

ESMA SULTAN (1778- 1848)   

I. Abdülhamid’in kızı, II. Mahmud’un kız kardeşi Esma Sultan’ın kaftanının içi kürkle kaplanmıştır. 18. yüzyılın gösterişli ve sorguç adı verilen mücevherli baş süsleriyle zenginleştirilen hotozu dönemin modasını yansıtıyor. Ayakkabılar üzerinde mücevherler ve işlemeler de kullanıldı. Ayakkabılarda iç elbisenin deseni uygulandı.

ÂDİLE SULTAN (1826-1899)    

II. Mahmud’un kızı, I. Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz’in kardeşi Âdile Sultan, yardımseverliği ve terbiyesi ile tanınıyordu. Âdile Sultan’ın kaftanında yeşil kadife kumaştan salta adı verilen bol kollu ceketin üzerinde Maraş işi nakış uygulaması yapıldı. Baş süslemesinde fes biçimli hotozun üstünde oyalı yemeni kullanılmıştır.

CEMİLE SULTAN (1843-1915)     

19. yüzyılda Antep ve Maraş işi gibi yeni işlemelerle kıyafetler zenginleştirildi. Sultan Abdülmecid’in kızı, V. Murad, II. Abdülhamid ve V. Mehmed Reşat’ın kız kardeşi Cemile Sultan’ın üzerinde bulunan gelinlik, Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü Müzesi’nde bulunan iki parçalı Maraş işi işlemeli gelinliğin aslına uygun olarak dikildi.

ÖNERİLEN VİDEO

Esenyurt'ta dehşet anları! Facianın eşiğinden sönüldü

Kapat
Video yükleniyor...