15 Aralık 2024 Pazar / 14 CemaziyelAhir 1446

28 Şubat ezber bozan darbe

28 Şubat süreci ezber bozan bir darbedir... Tanksız topsuz bir darbedir... Tanklar yürümüştür ama Meclis’e gelmemiştir. Hedef Çiller ve DYP’nin bitirilmesidir.... Sadece asker değil sivil ayağı da vardır...

Mustafa Meydan7 Kasım 2012 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
28 Şubat ezber bozan darbe
ESKİ BAŞBAKAN TANSU ÇİLLER, MECLİS DARBE KOMİSYONU’NA KONUŞTU

TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, eski başbakanlardan Tansu Çiller’i dinledi. Yeniköy’deki yalısında komisyon üyelerini ağırlayan Çiller, “Ezber bozan bir darbe” dediği 28 Şubat sürecinin asıl hedefinin kendisi ve partisi olduğunu iddia etti. 28 Şubat darbesinin sivil bir darbe olduğunu, burada tamamen askerlerin yaptığı bir darbeden bahsedilemeyeceğini anlatan çiller’in, isim vermeden asıl sorumlulunun Demirel olduğunu işaret ettiği öğrenildi.

Sorulara samimi cevaplar verdi

Komisyon Başkanı Nimet Baş, Çiller’in Yeniköy’deki evinden ayrılırken yaptığı açıklamada, “Şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, hem ev sahipliği noktasında hem de bütün sorularımıza samimiyetle ve soğukkanlı bir şekilde, gerçekten o dönemin yakın bir tarihi tanığı olarak, cevap verdiğini düşünüyoruz’’ dedi. Baş, Çiller’in 28 Şubat sürecinin ‘’ezber bozan bir darbe’’ olduğunu söylediğini aktararak, şöyle devam etti:

Yakın tarihimiz yanlış yazılmıştır

‘’Açıkça kendisinin hedef olduğunu ifade etti bizlere. Fiilen bir darbe yapmayı gerektirecek bir durum olmadığını ama azınlığın tahakkümünün çoğunluk üzerinde demokratik olmayan yollarla oluşturulduğunu ve bu anlamdaki tüm siyasi ve ekonomik gelişmeleri, o dönemde kurulan ve planlanan o siyasi aritmetiğin nasıl bozulduğuna ilişkin bilgilerini paylaştı. ‘Yakın tarihimiz yanlış yazılmıştır. Bunu düzeltmek adına bugün bu komisyonun çalışmalarını çok değerli buluyorum o yüzden ilk kez konuşuyorum’ dedi. Uzun ve kapsamlı bir değerlendirme yaptı.’’

Komisyon Üyesi CHP’li Ahmet Toptaş da Çiller’in 28 Şubat’ın tek ve başlıca mağdurunun kendisi olduğunu söylediğini belirterek “Çiller, 28 Şubat’ın sivil bir darbe olduğunu, burada tamamen askerlerin yaptığı bir darbeden bahsedilemeyeceğini söyledi. İşin özeti; Sayın Çiller, ‘28 Şubat bana karşı yapılmış bir darbedir’ dedi’’ şeklinde konuştu.

İsim vermedi, Demirel’i işaret etti

Toptaş, ‘’Sivil darbe derken işaret ettiği isim veya birileri var mıydı?’’ sorusuna, ‘’Kendisi öyle bir isim beyan etmediği için ben de bir isim beyan etmeyeyim ancak Çiller’in kimi beyan etmiş olabileceğini siz çıkarırsınız’’ yanıtını verdi. ‘’Demirel’i mi işaret etti?’’ diye sorulması üzerine Toptaş, ‘’Bana söyletmeyin kendi söylediğiniz şeyleri. Sayın Çiller bir isim söylemediği için bir isim telaffuz etmeyeyim’’ dedi.

Çiller’in bazı belgelerden bahsettiğini ancak komisyona bu belgeleri vermediğini belirten Toptaş, ‘’Bazı sorulara yazılı yanıt verebileceğini söyledi. Bir belgeden bahsetti. Kendisinin engellenmesi, partisinin dağıtılması, iktidardan düşürülmesiyle ilgili bir belgeyi savcının kendisine gösterdiğini söyledi’’ dedi. Toptaş, ‘’Batı Çalışma Grubu’na ait bir belge mi?’’ sorusu üzerine ‘’BÇG olarak nitelemedi. ‘Üst rütbeli komutanların imzaladığı bir belgeyi savcı bana gösterdi’ dedi. Ancak belgeyi bize göstermedi’’ dedi.

Çiller’in gözlerini yaşartan sorular

TANSU Çiller’e iktidarı döneminde Kürt işadamlarının öldürülmesi, öldürülecek işadamları listesi, Özgür Gündem’in bombalanması, faili meçhuller ile ilgili sorular yönelttiğini anlatan Komisyon üyesi BDP’li Sırrı Süreyya Önder, aldığı cevaplar üzerine yorumunun ne olduğu sorusu üzerine şöyle konuştu: ‘’Sayın Çiller duygulandı, baya duygulandı yani gözleri yaşardı. ‘Benim böyle bir şey yapacağımı nasıl düşünebilirsiniz? Ben bir anayım’ dedi.” Önder, Çiller’in cevaplarının kendisini tatmin etmediğini söyledi.

‘İKNA ODALARI’NDA MENDERES’Lİ TEHDİT

TOPLANTININ ardından medyanın karşısına çıkan Çiller, 28 Şubat’ı tanksız topsuz darbe olarak nitelendirdi. Çiller’in sözlerinden satırbaşları şöyle:

- 28 Şubat ezber bozan bir darbedir. Ezber bozan boyutunun birincisi, bu darbenin bir süreç olmasından kaynaklanıyor. Bir tarihte başlayıp bir tarihte bitmiyor. İkincisi de darbenin topla tüfekle yapılmamış olması. Sincan’da bir takım tanklar yürüdü ama Meclis’e gelmedi.

- 28 Şubat darbedir, bir süreç değil.

- DYP’nin parçalanması ve Refahyol hükümetinin bitirilmesi için DYP milletvekillerini ikna odalarına alınmış, 1960 darbesi sonrası asılan Menderes örnek verilerek korkutulmuşlar, ve bazılarına da menfaat teklif edilerek DYP parçalanmıştır.

- BÇG’nin en üst komutanlarının imzası olan belgede tek hedef, Tansu Çiller’i bitirmek olarak net ve açık olarak ortaya konmuştur.

- Çiller belki genel başkan olarak siyaseten bitirilmiş, DYP parçalanmış. Ama asıl hesabı millet ödemiş. Bu darbenin gerçek faturasının ne olduğunu, ondan sonra ortaya çıkan ekonomik krizlerin, içi boşaltılan bankaların toplam bedelinin 251 milyar lira olduğu resmi kayıtlara geçmiş. Bu o dönemin 1.5 katı gelirdir.

- Durum buyken tek sorumluyu TSK olarak görmek mümkün değil. Bu olayda herkesin, hepimizin özeleştiri yapmaya ihtiyacı var. Hepimizin, herkesin, TSK’nın yanında STK’nın, yargının, medyanın...