1 Temmuz 2025 Salı / 6 Muharrem 1447

Başkan Erdoğan: Bize engel olmaya  çalışanı da haklarız

Başkan Erdoğan, Suriye’deki terör örgütlerine karşı harekete geçileceğini vurgulayarak “Bu müdahalemize engel olmaya çalışan başka teröristler de olursa onların da hakkından gelmek boynumuzun borcudur” dedi.

9 Ocak 2019 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Başkan Erdoğan: Bize engel olmaya  çalışanı da haklarız

Türkiye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda kritik açıklamalarda bulundu. Suriye meselesinde kritik bir dönemden geçildiğine işaret eden Erdoğan, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un terör örğütü PYD/PKK’nın Suriyeli Kürtlerin temsilcisi olduğu yönündeki açıklamalarına tepki gösterdi. Erdoğan “Bolton’un İsrail’den verdiği mesajı bizim kabullenmemiz, bunu yutmamız mümkün değil. Bu ülkede benim Kürt vatandaşım kimdir? YPG, PYD, PKK kimdir? Hiçbir zaman PKK terör örgütü, PYD, YPG terör örgütleri Kürt kardeşlerimin temsilcisi olamaz. Amerika çok ciddi bir yanılgı içeride” dedi. Erdoğan teröristlerin kim olursa olsun hakkından gelineceğini belirterek şunları söyledi: “Terörist olacak, ‘Bunlar Kürt, bunlara dokunmayın.’ Yok böyle bir şey. John Bolton, çok ciddi bir yanlış yapmıştır. Bizim asla taviz vermemiz mümkün değil. Bizim için YPG, PYD, PKK ile DEAŞ’ın arasında en ufak bir fark yoktur.”       

HAREKAT HAZIRLIKLARI TAMAM

ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den çekilme kararı aldığı 14 Aralık’taki görüşmeleri hakkında bilgi veren Erdoğan Türkiye’nin ÖSO ile DEAŞ’a karşı mücadele edebileceğini ve “Trump’a her türlü inisiyatif üstlenme sözü verdiğini” anlattı. Erdoğan Trump ile net bir anlaşmalaya varılmasına rağmen ABD yönetiminin farklı kademelerinden farklı sesler gelmeye başladığını söyledi. Erdoğan şunları vurguladı: “Trump’ın Suriye konusuna bakış açısı ve çekilme konusundaki kararlılığı bizim referans noktamız olmaya devam ediyor. Biz Suriye’de halen faaliyet gösteren DEAŞ unsurlarına yönelik bir askeri harekat için hazırlıklarımızı büyük ölçüde tamamladık. Aynı şekilde DEAŞ’la birlikte PYD, YPG gibi bu terör örgütlerine yönelik de adımlarımızı atmakta kararlıyız. Çok yakında Suriye topraklarındaki bu terör örgütlerini etkisiz hale getirmek üzere harekete geçeceğiz. Bu müdahalemize engel olmaya çalışan başka teröristler de olursa elbette onların da hakkından gelmek boynumuzun borcudur. Sınırlarımızın dibinde ülkemize yönelik hazırlık yapan bir terörist güruhuna izin vermemizi bekleyenler varsa şimdiden onlara yanıldıklarını söylemek istiyorum... Hassasiyetimizi bildikleri halde terör örgütünün arkasında duranlara da diyecek iki çift sözümüz tabii ki vardır. Onu da yüzlerine karşı söylüyoruz, söyleriz. Türkiye her zaman sözünü tutan bir ülke olmuştur ve müttefiklerinden de aynı hassasiyeti beklemektedir.”      

Uluslararası kamuoyunu etkilemek için Türkiye’nin Suriye’deki Kürtleri katledeceği iftirasının atıldığını belirten Erdoğan “Şu anda Kobani’den ülkemize gelen 200 bin Kürt kardeşimizi bu ülkede kim barındırıyor? Batı mı barındırıyor, bir başkası mı barındırıyor? Bunu görmeyeceksin, geleceksin ‘Kürtleri öldürmeyin’ diyeceksin. Hangi Kürt öldürüldü, teröristten başka” ifadesini kullandı. Türkiye’nin geçmişte Irak’tan kaçan 500 bin Kürt’e hiç tereddüt etmeden sınıralırını açtığını anımsatan Erdoğan mazlumu “Türk, Kürt, Türkmen, Arap, Ezidi” diye  yaftalayanların zalimin ortağı olduğunu söyledi. Erdoğan, “Türkiye sadece yaşatmaya gider. Tek istisnamız terör örgütleridir, teröristlerdir. Biz teröristin kimliğine bakmıyoruz. Sadece elindeki silahı kime yönelttiğine, eyleme, döktüğü kana, yaptığı zulme bakarak teröristleri masum halktan ayırt ediyoruz” dedi. Başkan Erdoğan, DEAŞ’lı ile PKK’lı arasında hiç bir fark olmadığını kaydederek, “Suriye’de, Türkiye’nin Kürtleri hedef aldığı yalanı en alçak, onursuz, en çirkin, en bayağı iftiradır” diye konuştu.  

DEAŞ İLE MÜCADELE KOCA YALAN

Bölücü terör örgütünün, Suriye’de nereye hakim olduysa orada insanlara zulmettiğini aktaran Erdoğan, “PKK/ PYD’nin DEAŞ’la mücadelesi de koca bir yalandan ibarettir. Türkiye’nin bu iki örgütü birlikte hedef alması, etnik veya dini bir husumetten değil tam tersine teröristlere karşı izlediği politikadan kaynaklanmaktadır. Amerikalı ve Avrupalı dostlarımıza da aynısını tavsiye ediyoruz” dedi. “Fransa’da sarı yeleklilerin içlerinde PKK var. Acaba bunu hiç incelediler mi araştırdılar mı? Biz buradan biliyoruz. İçinde PKK’lılar var. Bu gerçeği görmeleri lazım” diyen Erdoğan, şöyle konuştu: “Yarın diğer ülkelerde de aynısı olacak. PKK denilen terör örgütü, onlardan besleniyor, onlardan gücünü alıyor. Bumerang gibi. Bize akıl verenler önce kendi durumlarını bir test etsinler.  

Erdoğan’ın dayısı Ali Mutlu Hakk’a yürüdü

Uzun süredir hastanede tedavi gören Başkan Erdoğan’ın dayısı Ali Mutlu (83) hayatını kaybetti.  Ali Mutlu için dün öğle Piyalepaşa Camisinde tören düzenlendi. Mutlu’nun yakınları burada taziyeleri kabul etti. Öğle vakti kılınan cenaze namazına, TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Dünya Etnospor Konfederasyonu

Başkanı Bilal Erdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) Başkanı Hidayet Türkoğlu, merhum Ali Mutlu’nun yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Cenaze, Mutlu’nun vasiyeti üzerine memleketi Rize’nin Güneysu ilçesine götürülecek ve bugün Güneysu Merkez Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından, Ulucami Mahallesi’ndeki aile mezarlığında toprağa verilecek.  

Partililere saygı ricası

Meclis’te de safların netleştiğini ifade eden Erdoğan, bir yanda AK Parti ve MHP ile yerli, milli duruş sahiplerinin diğer yanda da CHP ve aynı yolda yürüyen HDP’nin olduğunu söyledi. Erdoğan “Milletimiz bu net fotoğraflar arasında bir tercih yapacaktır” dedi. Erdoğan MHP ile oluşturulan Cumhur İttifakı’na tüm AK Parti organları ve partililerin saygı duymasını rica ederek “Aramızdaki bağları kimse zayıflatma yoluna gitmesin, kimse de kalkıp ‘ben’ diye hareket etmesin. Burada ‘ben’ yok, ‘biz’ var. Herkes buna uysun” diye konuştu. Erdoğan’dan seçimlerden karşılarındaki Zillet/İllet İttifakına karşı zaferle çıkacaklarını söyledi.

‘Bolton’un muhatabı Kalın’dır’ 

Başkan Erdoğan, John Bolton ile görüşüp görüşmeyeceği sorusuna “Bolton’un muhatabı İbrahim Kalın Bey. Böyle bir şeye şu anda gerek yok” cevabını verdi.  Erdoğan Rusya ziyaret tarihinin henüz kesinleşmediğini, karşı taraftan tarih beklendiğini dile getirdi. “Operasyon hazırlığımız tamamlandı dediniz. Var mı yakın zamanda operasyon?” sorusunu ise Erdoğan, “Bir zamanlar ‘Ayşe tatile çıkmıştı’, biz de bir gece ansızın gelebiliriz. Şu ana kadar hep öyle gitti” diye cevapladı. “Trump ile yeni bir görüşme öngörülüyor mu?” sorusuna karşılık Erdoğan, “Her an olabilir. Şimdi bu ziyaretten sonra her an bir irtibata geçmek gerekebilir”  cevabı verdi. 

Türkiye’nin en büyük sorunu anamuhalefet

Başkan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’ye yönelik eleştirilerde bulundu. Bugün Türk siyasetinin en önemli sorununun ana muhalefet olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Daha doğrusu sorun ana muhalefetin iktidara talip bir siyasi organizasyon gibi değil de marjinal bir örgüt gibi davranıyor olmasıdır.  Bugün CHP yönetimi cumhuriyetçilikle de halkçılıkla da demokrasiyle de ilgisi olmayan bir zihniyetin eline geçmiştir” dedi. CHP adına konuşunları dinledrikçe, bazen acı acı gülümsediklerini, kimi zaman içten içe üzüldüklerini, kimi zaman öfkelendiklerini belirten Erdoğan, sıkıntının asıl kaynağının, bu partinin başındaki zat olduğunu söyledi. Erdoğan, ön tekerlek nereye giderse arkadakilerin de onu izlediğini dile getirdi. Erdoğan, “Bu zat, sorsanız demokratlığı kimseye bırakmaz. Ama kendisi Genel Başkanlık koltuğunda oturduğu 9 yılda, 9 seçim kaybetmesine rağmen oraya çivilenmiş gibi yerinden kıpırdamaz. Konu iftiraya, yalana, hakarete gelince aslan kesilir. Kendisine karşı açtığımız davaların, kazandığımız tazminatların haddi hesabı yoktur. Bu zatı gerçek bir demokrat gibi siyaset yapmaya ikna edemedik.” diye konuştu.      

CHP’NİN BİZANS AŞKI!..

Kılıçdaroğlu ve CHP’nin Bizans aşkına atıf yapan Erdoğan ‘demokrasinin ve özgürlüğün sesi’ olarak tarif ettiği Gezi olaylarında duvarlara, “Zulüm 1453’te başladı” sloganı yazıldığını anımsattı. Erdoğan, Ankara’daki Malazgirt 1071 Bulvarı’nın inşasını protesto ederken, Bizans askeri kıyafeti giyen provokatörleri savunanın da bu zat olduğunu belirtti. CHP’li Edirne Belediye Başkanı’nın şehrin Bizans dönemindeki ismiyle bahsedildiği afişler bastırdığını hatırlattı. CHP’nin İstanbul adayının Kıbrıs’taki tüm Türklerin katledilmesini isteyen Rum liderin de olduğu heykel yaptırdığını anımsatan Erdoğan bunu da “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesiyle savunacaklarını söyledi. Gazi Mustafa Kemal’in yurtta sulh sözüyle kasdettiğinin 16 yıldır kendilerinin yaptıklarını olduğunu vurgulayan Erdoğan  “Eğer Gazi, ‘yutta sulh, cihanda sulh’ ifadesi sürekli olarak geçerliliğini savunsaydı, Çanakkale’yi, Kocatepe’yi nereye koyacağız? Orada Gazi, kimlerle, ne için savaştı, o zaman gelin bunu da izah edin” dedi. 

BAY KEMAL GEÇEMEZ VASİYETİ

Erdoğan, Türkiye’nin hayrına yapılan her işe CHP’nin karşı çıktığını belirterek, “Daha önce köprü projesini gündeme getiren merhum Nuri Demirağ, kendisini engelleyen dönemin Başbakanı İnönü ve Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya için şayet gelecekte köprü yapılırsa üzerine ‘İnönü ve Çetinkaya geçemez’ diye yazılmasını vasiyet etmiştir. Herhalde ben de bir vasiyet yapabilirim: Bay Kemal geçemez” diye konuştu.. Erdoğan CHP zihniyetinin Keban Barajı’na “Kurbağalara göl yapıyorsunuz” diyerek, Seyhan Barajı’na ise “Köstebeklerin araziyi delerek, bendi yıkacağı” teziyle karşı çıktıklarını anımsattı. Erdoğan, CHP’nin enerji santrallerini yapan hükümetleri, “Ne yapacaksınız bu kadar elektriği, toprağa mı vereceksiniz?” diyerek sıkıştırdığını anlattı. CHP’lilerin, Vatan Caddesi, Millet Caddesi gibi yollara, “Uçak mı indireceksiniz buralara” diye karşı çıktığını hatırlattı. 

Erdoğan “Şayet CHP kafasına kalsaydık İstanbul’da yaşayanlar Avrupa ve Anadolu yakaları arasında hala sandalla, vapurlarla geçmeye 

çalışacaktı” dedi.     

CHP’NİN FAŞİST YÜZÜ AÇIĞA ÇIKTI

Başkan Erdoğan, özgürlüğünün alanını genişletmeye çalıştıkça CHP zihniyetinin faşist yüzünün açığa çıktığını belirterek şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı’nı bira içmeye, Mozart dinlemeye zorlamak faşistliğin dik alasıdır. Bu ülkenin başörtülü hanımlarına ‘Suudi Arabistan’a gidin’ demek faşistliğin en sefil halidir. En son iki-üç gün önce, başı açık, başı örtülü kızlarımıza sataşıp, ‘Suudi Arabistan’a gidin’ diyenlerin halini düşünün. Adı da neymiş sanatçıymış, buyurun.

YAŞAM TARZIYLA CHP UĞRAŞIR

Dert başka, ne derseniz deyin, bu ülkede insanların yaşam biçimiyle uğraşan CHP zihniyetidir.  AK Parti, tam aksine bu ülkede yaşam çeşitlerini garanti altına alan bir siyasi zihniyettir. Bu milleti aşağılayanların faşistliği lime lime üzerlerinden dökülmektedir. Türkiye’de sadece bu faşistler insanları, içki içenler-içmeyenler, başı örtülüler-başı açıklar diye ayırır. Yaşam tarzı dayatması, sadece bu faşist CHP zihniyetine mahsustur.”

Erdoğan, CHP’nin demokrasi karnesindeki sıfırların bunlarla da sınırlı olmadığını vurgulayarak, “1946 seçimlerinden sonra bir kaymakama, Demokrat Parti’ye oy veren köylülere eşek semeri vurduracak kadar alçalabilmişlerdir” dedi.            

ÖNERİLEN VİDEO

AK Parti'den Babalar Günü'ne özel video

Kapat
Video yükleniyor...