25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

'Bu bataklığı kurutacağız'

Başkan Erdoğan, Suriye’nin kuzeyine gerçekleştirilecek 3. harekat ve ‘barış koridoru’ için net konuştu: Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı’yla başlattığımız süreci inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz.

7 Ağustos 2019 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
'Bu bataklığı kurutacağız'

Türkiye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 11. Büyükelçiler Konferansında yaptığı konuşmada,  Türkiye’nin etrafı ateş çemberi ile kuşatılmışken asırlardır sürdürülen diplomasi geleneğinin dış politikaya kılavuzluğa devam edeceğini vurguladı. Erdoğan, güvenlik politikalarının önemine dikkati çekerek Türkiye’nin 60 yılı aşkın NATO’ya üyeliğini Avrupa Atlantik savunmasının temel taşı ve güvenlik politikasının ana sütunu olarak gördüklerinin altını çizdi. 

MÜTTEFİKE YAKIŞIR ADIM

Erdoğan, “Özellikle NATO’ya bakışımızın esasını güvenliğin bölünmezliği, ittifak dayanışması, adil risk ve külfet paylaşımı teşkil ediyor. NATO müttefikimiz ve stratejik ortağımız ABD’den de bu çerçevede gerçek bir müttefike yaraşır adımlar atmasını bekliyoruz” dedi. Erdoğan şunları söyledi: “Üzerimize düşeni fazlasıyla yaptık. Angajman ve diyalogda ısrarcı olduk. Bununla birlikte Türkiye, müttefikleriyle veya müttefikleri olmadan milli bekasına yönelik her türlü tehdidi bertaraf etme hakkına sahiptir. Suriye’nin kuzeyindeki terör bataklığını kurutmak ülkemizin en öncelikli meselesidir. Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahları ile büyütülen bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez. Şayet bugün gerekeni yapmazsak, Allah korusun yarın bunu da ağır bedeller ödeyerek yapmak zorunda kalırız. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla başlattığımız süreci inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz. Böylece Suriyeli kardeşlerimizin huzur, esenlik, güven içinde yaşayacağı bir barış koridorunu kurmuş olacağız.”  

KİMSE ALDATMASIN

Atılacak bu adımla hem Türkiye’yi hem de Avrupa’yı Suriye kaynaklı düzensiz göç baskısından kurtarmayı hedeflediklerini dile getiren Erdoğan, böylece 8 yıldır vatan hasreti çeken Suriyeli muhacirlerin ülkelerine geri dönüşlerini de hızlandırmayı amaçladıklarını bildirdi.      

Erdoğan, Türkiye’nin güvenliğinin, NATO’nun ve tüm bölgenin güvenliği olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu: “S-400’lerin NATO’ya ve F-35’lere zarar vereceğine dair hiçbir somut veri yoktur. Kimse kimseyi aldatmasın. Nitekim daha önce NATO ve Avrupa Birliği üyesi birçok ülke Rusya’dan benzer hava savunma sistemleri satın almışlardır. Sesleri çıkmadı. Bu ülkeler için sorun olmayan bir konunun Türkiye için kriz haline dönüştürülmesini biz iyi niyetli görmüyoruz. Hele hele S-400’ler üzerinden Türkiye’nin Batı ile olan ilişkilerinin sorgulanması kesinlikle yanlıştır. S-400’ler meselesinde Türkiye güvenliği ile ilgili stratejik değil, tamamen ticari bir tercihte bulunmuştur. Ülkemizi bu tercihe zorlayan da müttefiklerinin uzlaşmaz tavrıdır.”      

NET ADIM BEKLİYORUZ

Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın “Türkiye’ye adil davranılmadığı”  açıklamasının bu gerçeğin en üst düzeyde teyidi olduğunu vurgulayarak “Trump’ın  S-400 konusunun Türk-Amerikan ilişkilerini esir almasına müsaade etmeyeceğine inanıyorum” diye konuştu. Erdoğan, “Amerika’dan gerek FETÖ elebaşlarının ülkemize iadesi, gerek YPG/PKK terör örgütünün silahlandırılmasına son verilmesi konularında da net adımlar bekliyoruz” ifadesini kullandı. 

Özbek Bakan’ı kabul etti

Başkan Erdoğan, Özbekistan Dışişleri Bakanı Abdulaziz Kamilov’u kabul etti. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde basına kapalı gerçekleşen kabulde, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da hazır bulundu. 

Gerektiğinde güç kullanarak menfaatlerimİzi savunacağız

Başkan Erdoğan dünyada yeni dönemde uluslararası sistemin çok merkezli bir yapıya doğru evrildiğini belirterek “Aslında sistemden ziyade sistemsizlikle karşı karşıya kaldığımızı söylemek durumundayız” dedi. Küresel güvenlik ve istikrarı sağlamakla görevli müesseselerin beklentileri artık karşılayamadığını kaydeden Erdoğan,”Terör örgütlerine yönelik çifte standart azalmak yerine yaygınlaşıyorsa, terör elebaşıları Başkanlık Saraylarında ağırlanıyorsa, Birleşmiş Milletler’de eli kanlı katilleri meşrulaştırmak özel bir çaba gerektiriyorsa, burada arızalı bir durum var demektir” diye konuştu. 

“Biz, kolayın değil, zorun tarafındayız. Biz tribünlerden seyreden değil, hadiselerin, meselelerin içinde yer alan, onları yöneten, yönlendiren aktörler olmalıyız” diyen Erdoğan şu ifadeleri kullandı:  “Türkiye sadece kendi geleceği için bölgesinin barış ve huzuru için de inisiyatif almak zorundadır. Son dönemde Suriye’de yaşadıklarımız bize sahada olmayan, masada olunamayacağı gerçeğini bir kez daha göstermiştir. Gerektiğinde diyalogla, gerektiğinde yumuşak güç unsurlarıyla, gerektiğinde zorlayıcı diplomasi araçlarıyla, gerektiğinde de fiili güç kullanarak milli menfaatlerimizi mutlaka savunacağız.”  

PKK çıbanını Irak’tan koparmakta kararlıyız 

Başkan Erdoğan Irak’ın güvenliğine özel önem verdiklerini belirterek “Irak’ın toprak bütünlüğüne ve istikrarına verdiğimiz önemi açıkça ortaya koyduk. Türkmen kardeşlerimizin sıkıntılarını her seviyede gündeme getiriyoruz. Buradan Irak Türkmenlerine selamlarımı iletiyor, Türkiye olarak daima yanlarında olduğumuzu ve olacağımızı bilmelerini istiyorum” ifadesini kullandı. Musul ve Basra’daki başkonsoloslukların yakında yeniden açılacağını, Kerkük ve Necef’te de başkonsolosluk açma talebini, Irak makamlarına ilettiklerini bildiren Erdoğan, “PKK denen çıbanbaşını Irak topraklarından kopartıp atmakta kararlıyız” dedi. 

D. Akdeniz’de haklarımızı koruyacağız

“Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrupa’nın güvenliği için Doğu Akdeniz’in istikrarı da önemlidir” diyen Erdoğan “Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de istikrar, ancak Türkiye’nin ve KKTC’nin hak ve çıkarlarının gözetilmesi ile mümkündür. Bu bölgede sondaj adı altında yürütülen gaz ve sabotaj girişimlerine kayıtsız kalamayız. Hem ülkemizin hem de Kıbrıslı Türklerin meşru haklarını sonuna kadar koruyacağız” dedi.