Avukat Gülçin Avşar: HDP ve DBP büyük günaha ortak oldu

KOBANİ bahanesiyle yapılan eylemlerde 33 kişi hayatını kaybetti, 2 rütbeli polis şehit oldu. HDP’nin ‘sokağa çıkın’ çağrısı DBP’nin eylemlere verdiği olaylarda hastaneler, sağlık ocakları, okullar, işyerleri, bankalar ambülanslar ateşe verildi, yakılıp yıkılan yerler yağmalandı. Barış sürecinde ‘Benim için öldürme’ kampanyasını yürüten Avukat Gülçin Avşar, HDP ve DBP’nin IŞİD eylemlerdeki tutumlarıyla vebali büyük günahlara ortak olduğunu söyledi. 

Asgari sorumluluk bile yoktu

HDP ve DBP’nin olaylarla ilgili tutumlarıyla asgari sorumluluk düzeyine bile yaklaşamadıklarını kaydeden Gülçin Avşar, “HDP, ‘serhildan’ çağrısı yapan, ölümlerden söz etmeyip heykellere yönelik eylemleri kınayan, halkın sağduyu içerisinde eylemler yaptığını söyleyen bir parti oldu. Bu durum, barış süreci muhataplarından birine yakışmadığı gibi aynı zamanda halk tarafından siyaset yapmakla görevlendirilmiş kişilerin de sorumsuzca davrandığını gösteriyor” dedi.

Hükümet takvime göre gitmeli

Avşar, hükümetin barış süreci için atması gereken adımlara konjonktürel gelişmelere bağlı olmaksızın devam etmesi ve sadece kendi takvimine göre yol alması gerektiğini söyledi. Hükümetin süreci dış etkenlere bağlı kırılgan zeminden uzaklaştırması gerektiğini kaydeden Avşar, “Sürecin resmi kurumları kurulmalı, yasal düzenlemeler ertelenmemeli. Bunlar, olumsuz faktörlerin yavaşlatıcı etkisine maruz kalmadan yapılmalı” dedi.

Gerilim çatışmaya döndü

Avşar, olayların Kürt bölgelerinde olduğu için zarar görenlerin Kürtler olmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi. Eylemler Hüda-Par/Hizbullah ile HDP/PKK gerilimini çatışmaya dönüştürdüğünü kaydeden Avşar, “Hüda-Par’a ‘IŞİD’in Türkiye uzantısı’ diyerek saldırmış olmaları patlamış öfkenin kontrolsüzlüğünü ve rasyonaliteden uzaklığı ortaya koyuyor” dedi.

90’lı yılların devleti yok

Avşar, eylemlerde kamu mallarına yapılan saldırıyı “Ama biz halka zarar vermedik” algısına sığınma çabası olarak yorumluyor. Saldırıların eylemlere meşruiyet zemini yaratma çabası olarak da tanımlayanAvşar, “Tüm zararlar o şehirde yaşayan ve istifade eden insanlara ait. Eylemlerin yönelimi, Kürtler ve devlet ilişkisini açıklamıyor” dedi.