14 Aralık 2024 Cumartesi / 13 CemaziyelAhir 1446

CHP'den hükümete destek

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye konusunda tavrında keskin bir değişiklik gözlemlendiğini belirterek, 'Rusya-Türkiye-İran veya İran-Türkiye-Mısır ekseninde mutlaka Suriye'deki çatışmaların, akın kanın durdurulması yönünde atılacak adımların, alınacak inisiyatifin önündeki hükümet desteğini CHP bugün açıkça ortaya koymaktadır' dedi.

AA17 Ekim 2012 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
CHP'den hükümete destek
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.

Koç, toplantı sürerken, gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Başbakan Erdoğan'ın Bakü ziyareti dönüşünde Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında Suriye'ye ilişkin aktardığı görüşlerin, MYK'da kapsamlı olarak ele alındığını ifade eden Koç, Erdoğan'ın Bakü'de yaptığı görüşmeler ışığında Suriye konusundaki tavrında keskin bir değişikliğin olduğunu söyledi.

Koç, Erdoğan'ın Rusya-Türkiye-İran veya Türkiye-İran-Mısır ekseninde oluşturulacak çözüm gruplarının inisiyatif alması önerisinde bulunduğunu belirtti.

Bunun önemli bir değişiklik olduğunu dile getiren Koç, şöyle devam etti:

'Türkiye'nin ulusal çıkarları için bu konuda sayın Başbakan'ın belirttiği eksenler etrafında atılacak her hükümet adımını CHP'nin destekleyeceği kararı MYK'da oluşturulmuştur. Bu destek, samimi olacaktır. Türkiye'nin ulusal çıkarları bunu gerektirmektedir. Rusya-Türkiye-İran veya İran-Türkiye-Mısır ekseninde mutlaka Suriye'deki çatışmaların, akın kanın durdurulması yönünde atılacak adımların, alınacak inisiyatifin önündeki hükümet desteğini CHP bugün açıkça ortaya koymaktadır.'

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun dün partisinin grup toplantısında psikolojideki 'yansıtma' teriminin karşılığı hakkında söylediklerini ve bugün Başbakan Erdoğan'ın bu söze verdiği yanıtları hatırlatan Koç, profesör unvanına sahip bir tıp doktoru olarak bu terimin anlamına açıklık getirmek istediğini söyledi.

Koç, 'Bundan sonra psikoloji kitaplarında, derslerinde, psikiyatri kitaplarında, derslerinde bu konuyla ilgili olan mevzuda Sayın Başbakan örnek gösterilir yansıtma mekanizmasında. Kendi yetersizliklerini, başarısızlıklarını, sürüklenişini, açmaza girişini ve bütün bunların nedenini kendi uygulamalarında değil, başka yerde, CHP'de arıyor. Onuncu yılın sonunda geldiğimiz Başbakan manzarası bu. Konunun uzmanı olarak açıkladım. Belki beni de tekzip edebilir' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın CHP-BDP ilişkisine yönelik sözlerini de değerlen Koç, şunları söyledi:

'Sayın Başbakan sen, 'PKK'la mı görüşeyim, İmralı'yla mı görüşeyim, Kandille mi görüşeyim, kimi muhatap alayım' diye papatya falı bakan başbakansın. Daha hala Oslo'dan İmralı'ya gelemedin veya geldin bizim haberimiz yok. İmralı'dan Kandil'e mektuplaşmanın aracılığını yapan başbakansın. Oslo'nun tezgahını kuran başbakansın. 'Yargı bana da ulaşabilecek' diye o tehlikeye karşı gönderdiğin müsteşar yardımcısını yargının ulaşmasından muaf tutmak için korumaya alan başbakansın. Başbakan biz 'edep' kapısından geçtik diyor. Başbakanın geçtiği bir tek kapı var, o da yalan kapısıdır. Sürekli olarak 10 yıldır son yıllarda daha da artan bir şekilde yalan kapısından geçmektedir. Şimdi edep kapısından geçmek için artık Başbakan, o kadar geçmişi temiz bir kişi değildir.'

-'Bahçeli'yi bunalmış görüyoruz'-

Koç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye de cevap haklarının doğduğunu ifade ederek, Bahçeli'yi biraz bunalmış gördüklerini, siyasi hayatın iniş çıkışlarında bunu normal karşıladıklarını söyledi.

Bahçeli'nin sorumluluklarından kaçmanın yolunu CHP'ye sataşmakta gördüğünü ileri süren Koç, 'Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı kampanyasını yürütmede senin sorumluluk almanı nasıl açıklayacaksınız Sayın Bahçeli. Sayın Bahçeli'ye kısacası AKP sözcüsü gibi davranmak yakışmıyor' dedi.

Yerel seçimlerin öne alınmasına ilişkin düzenlemeyle ilgili iktidar partisinin yeni bir teklifle, muhalefetle görüşmesinin gündemde olduğunu da hatırlatan Koç, 'Gelsinler görüşelim. Olasılıklara bakarız, değerlendiririz. Ona göre de tavrımızı belirleriz' ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin, iktidarın yerel seçimlerin öne alınmasına ilişkin 3 Kasım tarihi önerisiyle gelmesi halinde tavırlarının ne olacağını sorması üzerine Koç, varsayım üzerinden konuşmayı doğru bulmadıklarını, kendilerinin de birtakım önerileri olabileceğini kaydetti.

Geçen yıl imzalanan tutuklu milletvekillerinin durumuna ilişkin varılan ortak protokolün gereğinin yerine getirilmediğini anımsatan Koç, '3 Kasım, 17 Kasım, ekim, hiçbir şey söylemiyoruz. Gelsinler, görelim. Bizim de mutlaka bir değerlendirmemiz olacaktır' diye konuştu.

Bir gazetecinin Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in konuya ilişkin partisinin ön şartının yerel yönetimler yasasının değişmesi olacağı şeklinde açıklaması bulunduğunu ifade etmesi üzerine de Koç, partinin resmi sözcüsünün kendisi olduğunu, bu açıdan sözlerinin partiyi bağladığını vurguladı.

ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone'nin terörle mücadele konusundaki sözleri ve Erdoğan'ın buna ilişkin değerlendirilmesinin de sorulduğu Koç, CHP'nin bu konuda tavrını somut olaylara bakarak oluşturduğunu, bu kapsamda terörle mücadelede gelinen noktanın herkesçe görüldüğünü söyledi.

Koç, 'Ne yazık ki Sayın Başbakan, Amerika Birleşik Devletleri ne kadar müsaade etmişse terörle o kadar mücadele edebilmiş bir ülkenin başbakanıdır' dedi.

-'Esad değil, tam tersine demokrasi yanlısıyız'-

Haluk Koç, başka bir soruyu yanıtlarken de partisinin Suriye ilişkin sözlerinin en başından beri çok net ve açık olduğunu vurgulayarak, 'Kılıçdaroğlu'nun bu konuda bir tavır değişikliği yok. Suriye'de Esad yanlısı değil, tam tersine demokrasi yanlısıyız' dedi.

Koç, seçilme yaşının 18'e düşürülmesine ilişkin soru yanıtlarken de bunun kendisine bir fantezi gibi göründüğünü ifade etti.

Başbakan'ın arzularının yasa tasarısı ya da anayasa değişikliği olarak gündeme getirilip, dayatılmaya çalışıldığını savunan Koç, 'Sayın Başbakan kuyuya bir taş atıyor. Ondan sonra 40 tane akıllı çıkarmaya uğraşıyor. Böyle özetlemek lazım' ifadesini kullandı.