26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bir gece ansızın gelebiliriz

Kuzey Irak’taki referandumu değerlendiren Cumhurbaşkanı sert mesajlar verdi: Yok hükmünde kabul ediyoruz. Askerimiz boşuna Silopi’de değil. Bir gece ansızın gelebiliriz. O referandum kuru bir hayal. Petrol vanaları bizim elimizde.

STAR / İSTANBUL26 Eylül 2017 Salı 07:00 - Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Ombudsmanlık Konferansı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bölgesinde ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşanan insani krizlerin, kendilerini tüm insanlığa karşı olan sorumluluklarla yüz yüze getirdiğini söyledi. Kuzey Irak ve Suriye’de atılan yeni adımlarla bölgenin daha da içinden çıkılmaz bir hale geldiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:      

SONUCU TANIMIYORUZ

“Kuzey Irak’taki bölgesel yönetimin referandum kararı, ülkenin içinden geçtiği durum göz önüne alındığında buram buram fırsatçılık kokan bir girişimdir. Irak›ın hem toplum hem de ülke olarak birliğe, beraberliğe, bütünleşmeye her zamankinden daha çok ihtiyacı bulunduğu bir dönemde, ayrılık yönünde adımlar atılması asla kabul edilemez. Bizim herkes gibi Kuzey Irak›taki Kürt kardeşlerimizin haklarına, hukuklarına, güvenliklerine müreffeh bir hayat taleplerine sonuna kadar saygımız vardır. Nitekim bu yöndeki çabalarında daima Kuzey Irak yönetiminin yanında olduk. En sıkıntılı zamanlarında kimse onların yanında olmadığı dönemde, kendilerine gerekli desteği vererek, onları ayakta tuttuk. Ancak bizim aynı zamanda Irak›ta Arap kardeşlerimiz de var. Türkmen kardeşlerimiz var. Ezidiler, Keldaniler, Süryaniler var. Onların da haklarına saygımız var. Kuzey Irak, tüm bu halkların ortak hayat alanıdır. Sadece bir şahsın veya aşiretinin hayat alanı değildir. Bunun böyle bilinmesi lazım.  Bu bölgeyi sadece tek bir grubun kontrolü altına almaya çalışması, orada uzun yıllar sürecek çatışmaların, yeni acıların, yeni zulümlerin, yeni katliamların habercisi olmaktan öte bir anlam taşımayacaktır. Kimse bizden sınırlarımızın hemen yanı başında yeni bir kriz ve çatışma alanı oluşmasına göz yummamızı bekleyemez. Bu konudaki tavrımız açıktır. Buna rağmen yapılan ve Irak’taki cari hukuka da uygun olmayan referandumu sonucuna bakmaksızın yok hükmünde kabul ediyoruz ve gayrimeşrudur diyoruz.”      

PETROL VANASI BİZDE

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile uzunca bir telefon görüşmesi yaptığını aktaran Erdoğan, “Bir gün önce gönderdiği heyetle, uzunca görüşmeler yaptık ve bu uzunca görüşmeler neticesinde açık ve net söylüyorum. Bugün referandum yapıyorlar. Bir defa Irak›ın federal yapısı bunların yapmış olduğu referandumu kabul etmiyor. Anayasa Mahkemesi gerekli kararını zaten verdi.” ifadelerini kullandı.      

Erdoğan, “Makaram Sarı Bağlar” türküsünün sözlerine atıfta bulunarak, “Yaptığı iş bu” dedi. Türkünün sözleri için, “Tabii tercümeyi doğru yapamadınız biliyorum ama...” şeklinde espri yapan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şu anda bir şeyin bilinmesini özellikle istiyorum. Siyasi olarak, ekonomik olarak, ticari olarak, güvenlik noktasında bütün adımları atıyoruz, atacağız. Silopi’de, boşuna şu anda Silahlı Kuvvetler orada gerekli adımları atmadı. Taviz yok. Şu anda İran, aynı durumda. Aynı zamanda Hava Kuvvetlerimiz şu anda aynı durumda ve sınırlarda sadece Irak tarafına geçişe müsaade var, bu hafta içerisinde diğer tedbirleri de hemen açıklayacağız ve o adımlar da atılacak Artık giriş-çıkış, bunlar da kapatılacak. Farklı tedbirlerimiz var, ayrı. Onları da ayrıca devreye sokacağız ve bütün bunlarla birlikte bundan sonra Kuzey Irak Yerel Yönetimi, bakalım petrolünü hangi kanallarla nereye akıtacak veya nereye satacak? Vana bizde. Vanayı kapattığımız anda o iş de bitti.” 

Ombudsmanlık çözüm merkezi oluyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katıldığı “Uluslararası Ombudsmanlık Konferansı” İstanbul’da gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, geçen yıl kuruma 5 bin 519 başvuru yapıldığını, 2017’nin 8 ayındaki başvuru sayısının ise 12 bin 484 olduğunu belirterek, “Bu başvurulardan 8 bin 60’ı kısa sürede karara bağlandı” dedi. Şeref Malkoç, yaklaşık 5 yıl önce kurulan kurumun şikayet üzerine işlem yaptığını, insan hakları, adalet ve hakkaniyet ölçüsünde dosyaları incelediğini belirtti. Malkoç, ombudsmanın vatandaşın avukatı 

verilen kararlarla da idarenin danışmanı olduğunu söyledi. Kurumun en büyük eksikliğinin yeterince tanınmaması olduğunu anlatan Malkoç, “Geçen yıl kuruma 5 bin 519 başvuru yapılmışken, 2017’nin 8 ayındaki başvuru sayısı 12 bin 484 oldu. Bu başvurulardan 8 bin 60’ı kısa sürede karara bağlandı. Başvuruların gelmesinden sonra en geç 6 ay içinde karara bağlanma oranı yüzde 65 civarındadır. Kararlarımıza uyma noktasında idareyle sıkı görüşmeler oldu. Kamu Denetçiliği Kurumunun kararlarına uyma oranı şu anda da yüzde 50’nin üzerine çıkmıştır” dedi. 

PYD DEVLETİNE DE İZİN VERMEYİZ

“Bakın İsrail’den başka şu anda Kuzey Irak Yerel Yönetimi’nin aldığı kararı destekleyen bir başka ülke yok” diyen Erdoğan, Kuzey Irak Yerel Yönetimi’nin bu adımdan geri adım atmasının şart olduğunu, bunun olmazsa olmaz olduğunu vurguladı. Erdoğan, şöyle devam etti:  “Adımlarımızı kararlı bir şekilde atmaya devam edeceğiz ve Kuzey Irak Yerel Yönetimi’nin bir defa bu adımdan geri adım atması şart. Olmazsa olmaz. Tabii aynı şekilde Suriye’de de bir veya birden fazla terör devleti kurulmasına izin vermeyeceğiz. Öyle Kuzey Suriye’de PYD, YPG, oralarda devlet kuracaklarmış... Bunların hepsi onlar için kuru bir rüya. Başkaları için sadece stratejik birer hamleden ibaret olan bu gelişmelerin bizim için, devletimizin ve milletimizin beka meselesi olduğunu buradan bir kez daha ifade ediyorum. 911 kilometre bizim Suriye sınırımız var. Biz burada böyle bir yapılanmaya asla müsaade etmeyiz. Dedim ya bir gece ansızın gelebiliriz. Bunu Fırat Kalkanı Harekatı’nda yaptık. Gerektiğinde Irak’ta da bu tür adımları atmaktan geri durmayacağız. ”      

MYANMAR’DAKİ BUDİST TERÖRÜ

“Eğer siz imkanları sadece kendinize ayırır, külfetleri tümüyle başkalarına yüklerseniz, bu sürdürülebilir bir düzen olmaktan çıkar. Dünyanın şu andaki düzeni sürdürülebilir değildir. Şu Arakan’a Allah aşkına böyle mi sahip çıkılır? On binlerce insan ölüyor, 600 bin insan topraklarından sefil bir şekilde Bangladeş’e yaslanıyor. Kimsenin sesi çıkmıyor. Burada çok açıkça bir soykırım var. Dünyaya ‘İslami terör’ diye konuşanlar, ‘Hristiyani terör’ diyorlar mı, ‘Yahudi terörü’ diyorlar mı, ‘Budist terörü’ diyorlar mı? Demiyorlar. Budistleri böyle iyiniyet elçisi gibi hep gösterirler. Şu anda tamamen Myanmar’da ‘Budist terörü’ var. Öyle yogayla mogayla bu işi geçiştiremezsiniz, ortada bir vakıa var.”      

196 ÜLKENİN KADERİ 5 KİŞİDE

“Dünya bu kadar zulmü kaldıramaz. Mazlumun ahı öyle bir şeydir ki yerde kalmaz, arşı titretir” diyen Erdoğan şunları kaydetti: “Gelin, dünyayı herkes için daha iyi bir yer, daha yaşanılabilir bir yerküre haline getirelim. İdare ile vatandaşlar arasındaki ilişkiler konusunda yaptığımız arabuluculuğu küresel sistemle tüm insanlığı da kapsayacak şekilde genişletelim. ‘Dünya 5’ten büyüktür.’ diyelim. ‘BM Güvenlik Konseyi’ndeki 5 daimi üyenin dudakları arasına dünyadaki 196 ülkenin kaderi terk edilemez.’ diyelim. ‘Onlar ne derse o olamaz.’ diyelim. Bütün ülkeler, dönerli bir sistemle burada daimi üye olarak yerini alsın. Daimi üye, geçici üye olmasın. Hepsi daimi üye olsun. 20 daimi üye, iki yılda bir 10 tanesi değişsin. ”    

HAVLU ATAN BİZ OLMAYACAĞIZ

Avrupa Birliği (AB)’nin sözünde durmadığını vurgulayan Erdoğan, “maç oynanırken kuralların değiştirilmiş olamasına” itiraz ettiklerini belirterek şöyle devam etti: “Penaltının kuralı belli. Maç oynanıyor, penaltının kuralları değişiyor. Böyle bir şey olur mu? Diğer aday ülkeler söz konusu olduğunda gündeme dahi getirilmeyen kuralların, konu Türkiye olduğunda adeta icat edilmesini kabul etmedik, etmeyeceğiz. Şunu herkes bilsin ki Avrupa Birliği ile Türkiye arasında artık bir tiyatro oyununa dönen bu mücadelede, havlu atan taraf biz olmayacağız. Bu konuda karar vermesi ve bunu tüm dünyaya ilan etmesi gereken taraf, Avrupa Birliği’dir. Versinler kararlarını. Biz kararı rahat veririz, merak etmesinler.” 

TELEFONDA GÖRÜŞTÜLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, başta bölgedeki son gelişmeler olmak üzere tüm konuları görüşmek üzere 28 Eylül Perşembe günü Ankara’da bir araya gelecek. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Erdoğan ile Putin, telefonla görüştü.  Görüşmede ikili ilişkiler ve bölgesel meseleler ele alındı. Astana süreciyle ilgili görüş teatisinde bulunan iki lider, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin referandum teşebbüsüne de değinerek, Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü vurguladı. 

K. IRAK’TA CANLI iZLENDi

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak Bölgesel Kürt yönetiminde yapılan referandum ile ilgili Türkiye’nin atacağı adamları konuştuğu toplantı, Kuzey Irak’taki Kürtçe yayın yapan televizyonlar tarafından canlı verildi. Bölgesel Kürt yönetim merkezli uydadan yayın yapan televizyonlar, merakla beklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasını Kürtçe simültane ile canlı olarak izleyicilerine ulaştırdı.

OSMANLI SİSTEMİ GİBİ

 Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger ‘’Türkiye’de ombudsmanlık başlangıçta sadece kağıt üzerinde bir fıkır iken, bugün çok önemli başarılara imza atmış durumdadır. Çok hassas konulara çözümler üretmiş durumdadır. Bu kurum çok bilindik bir kurumdur. Osmanlı’dan ilham almış bir konsepttir” dedi.