15 Aralık 2024 Pazar / 14 CemaziyelAhir 1446

Erdoğan'dan Suriye'ye yanıt

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan G-20 zirvesine katılacağı Rusya’ya hareketinden önce havalimanında açıklamalarda bulundu. Erdoğan Suriye'nin 'Türkiye'yi vururuz' sözlerine karşılık 'Ülkemiz böyle bir şeye her an hazırdır. Suriye kendisi buna ne kadar hazırdır bunu bilemem.' dedi.

4 Eylül 2013 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Erdoğan'dan Suriye'ye yanıt
G-20 Zirvesi'ne katılacağı Rusya'ya hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Erdoğan, G-20 zirvesinin akabinde Arjantin'e geçerek Buenos Aires'te yapılacak olan 2020 yaz olimpiyatlarının düzenleneceği şehrin açıklanacağı Uluslararası Olimpiyat Komitesi toplantısında hazır bulunacaklarını belirtti. Türkiye'nin 2015'te G-20 dönem başkanlığını üsteleneceğini ve liderler zirvesine ev sahipliği yapacağını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Petersburg zirvesi bizim için önemli görüşmeler yapma fırsatı vereceği için büyük önem arz etmektedir." dedi.

Zirvenin ana temasının bu yıl büyüme ve istihdamın oluşturacağını söyleyen Erdoğan, "İstihdam sağlayacak politikaların uygulanması öncelikli olarak ele alınacak." diye ekledi. Erdoğan, Türkiye olarak gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin birlikte yer aldığı G-20yi en uygun platform olarak görmekteyiz. G-20'nin etkinliğini korunmasına önem atfediyoruz." şeklinde konuştu.





Aires'te katılacağı olimpiyat toplantısına da değinen Başbakan Erdoğan, "2020 olimpiyatlarına ev sahipliği yapmayı çok arzuluyor çok istiyoruz. Toplantıya bu yüzden yüksek düzeyde katılım gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

Türkiye'nin son yıllarda sportif faaliyetler dahil büyük çaplı uluslararası organizasyona ev sahipliği yaptığını hatırlatan Erdoğan, İstanbul'un artan organizasyon tecrübesi, gelişen ekonomisi ve genç nüfusu ile büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Erdoğan ayrıca konaklama ve ulaşım konusunda en iyi imkanları sunma ve tüm altyapı ve projeleri zamanında tamamlama kabiliyetine sahip olduklarını dile getirdi.

Erdoğan, Marmaray, 3. boğaz köprüsü ve dünyanın en büyük havalimanının da 2020'ye kadar bitecek olan büyük yatırımlar olduğunu hatırlattı. Başbakan Erdoğan, diğer adaylar Tokyo ve Madrid'in daha önce olimpiyatlara ev sahipliği yaptıklarını hatırlatarak, "İstanbul ise ev sahipliği yapmadı. Bundan dolayı da İstanbul bir farklılığa sahip olması gerekir diye düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.

"PUTİN'İN AÇIKLAMALARI ENTERESAN"

Ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Erdoğan'a ilk olarak oradaki ikili görüşmelerinde yeni bilgiler sunup sunmayacağı soruldu. Erdoğan, "Artık yeni delile gerek kalmadı. Sürekli ifade ettim orada şehit edilmiş olan katledilmiş olan o yavrularımın zaten bütün kamera çekimlerini dünya gördü, bizler de izledik, oralarda dikkat ederseniz bir kurşun yarası veyahut da kan değil onları sararmış kimyasal bombalarla onların şehit edildiğini öldürüldüğünü çok açık net orada görüyorsunuz. Rejim şu anda bunu kabul ediyor. Rejim, biz yapmadık muhalifler yaptı gibi bir kaçamak bir taktiği uygulamanın peşinde. Kendi içilerinde kimyasal silah kullanıldığını ifade edenler de olmaya başladı. Amerika'nın bu konuda iddialı çıkışları var, bizim aynı şekilde biz bunları birbirimizle paylaşıyoruz. Putin'in son yaptığı açıklamalar da bu noktada eğer böyle bir şey bize getirilirse bizim de duruşumuz bundan sonraki süreçte farklı olacaktır değişecektir şeklinde açıklaması var. Bu da bir şeyi gösteriyor. Sayın Putin'in, askeri müdahaleye karşıyız derken kimyasal silah olması halinde taraftarız veya yanında yer alırız gibi bir yaklaşımın içine girmesi çok enteresandır. Neticesi ölüm olan saldırıda ne kullanırsanız kullanın bize göre bu suçtur bu bir insanlık suçudur. Uçaklarla bombalayacaksın öldüreceksin o suç olmayacak, helikopterle keskin nişancılarla öldüreceksin suç olmayacak, tankla öldüreceksin suç olmayacak; kimyasal silah kullanırsa suç olacak. Öldürmek suç mu değil mi? Buraya bakmak lazım, kimyasal olan daha vahşidir diyebilirsiniz ama vahşet noktasına bakarsan uçaklardan bombalamak suretiyle öldürmek çok daha vahşi olabilir. Bu bir yorum meselesidir. 100 bin insan ölünce ses çıkarmayacaksınız ama bin kişi öldürülünce kimyasal olunca suç diyeceksiniz. Bunu BM'de destekleriz diyeceksiniz. Bunu anlamakta zorlanıyorum."

Müdahalenin gecikmenin Esed'e zaman kazandırıp kazandırmayacağı yönündeki soruya Erdoğan, "Şartlar belirleyecek, olgunlaştıracak. Şu anda her türlü koalisyonun içinde yer almaya hazır olduğumuz söyledik, gönüllüler koalisyonu olarak da değerlendiriyoruz. Obama'nın bunu Kongre'ye götürmesi olayı belki kendi içi siyasi kararı olarak değerlendirilebilir ki burada kendine olan güveninden de kaynaklanabilir. Görüldüğü gibi Sayın Obama bu şekilde hareket ederken Cameron kongreyi bu noktada önemserken attıkları adımlardan sorna da tabi kendi inisiyatiflerini kullanma gayreti içindeler. İlk verilen kararların nihai olmadığı bundan sonra benzer adımların atılabileceği söz konusu. Hollande ne kadar olumlu baktığını açıklıyor, müdahaleye hazır olduğunu hazır olabileceklerini açıklıyorlar. G-20 zirvesi bu konuları görüşme bakımından çok çok önemli olacak, gerek kollektif gerek ikili görüşmelerde bunları gündemimize alacağız gündemimizde tutacağız." şeklinde konuştu.

Erdoğan, Obama ve Putin ile görüşmesine ilişkin olarak da "Obama'nın yarın açılışta bulunup ayrılacağına dair bir haber geldi ama buna rağmen kısa da olsa bir görüşme yapma imkanımız olacak. Aynı şekilde Putin orada gelen tüm ülkelerle görüşmeler yapacaktır, ev sahibidir. Putin'le de görüşmemiz olacak ama tabi bu farklı ülkede olsaydı görüşme daha uzun süreli olabilirdi. Ama ev sahipliği olduğu için 19 ülke ile görüşme yaptığı için kısa olabilir. Bizim konumumuz farklı, Suriye ile 910 kilometre sınıra sahip belli sıkıntıları olan ülke olarak umuyorum ki bu görüşmeyi iyi değerlendiririz." dedi.

MISIR BÜYÜKELÇİSİ'NİN KAHİRE'YE DÖNÜŞÜ

Erdoğan'a ayrıca Türkiye'nin Mısır Büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı'nın Kahire'ye geri dönmesi soruldu. Erdoğan, "Büyükelçimizi müzakereler için buraya çağırdığımızı unutmayın, büyükelçiliği kapatıyoruz diyerek adım atmadık. Orada ne olmuştur ne olacak müzakerelerimizi gerçekleştirdik. Bunun ardından da kendisini tekrar gönderiyoruz. Mısır'daki şartlar çok daha farklı istikamette gelişirse durumu tekrar farklı şekilde değerlendiririz." diye konuştu.

"CHP'NİN MISIR YA DA IRAK'A VEREBİLECEĞİ BİR ŞEY YOKTUR"

Erdoğan'a ayrıca CHP heyetinin Mısır'da darbeci yönetim tarafından davet edilmesi de soruldu. Erdoğan, buna cevaben "CHP'nin oraya gitmesini kendisi açısından önemsiyorum, demokrasiye bakışı darbeye bakışı açısından tecrübelidirler. Mevcut tecrübeleri Türkiye tecrübeleri onlara yetmiyor dışarıdaki darbe deneyimlerinden bir şey kazanmanın veya tecrübelerini onlara aktarmanın gayreti içinde olacaklardır diye tahmin ediyorum. CHP'nin Irak veya Mısır'a verebilecekleri bir şey yoktur. Mısır'a şöyle darbeler yaptık şeklinde, bunlar noktasında bir paylaşımı olabilir. Ülkemizde hani kim kimdir ansiklopedik çalışma var ya; bunların da durumu böyle olacak kim kimdir hangi parti nedir nasıldır bunun tanınması bakımından isabetli olur diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

"TEMENNİ EDERİM Kİ ESED SURİYE'DEN AYRILIR"

Erdoğan'a son olarak Türkiye'nin Esed'in olası bir saldırısına karşı hazırlıklı olup olmadığı soruldu. Erdoğan da "Şu anda Türkiye böyle bir şeye hazır olmadığı diye bir soruyu düşünürsek çok yankış olur. Ülkemiz böyle birşeye her an hazırdır, Suriye kendisini buna ne kadar hazırdır bunu bilemem. Özellikle bu konudaki askeri mercilerimiz gayet iyi biliyor, biz de onlardan aldığımız bilgilerle az çok biliyoruz. Beşşar neye dayanarak böyle bir açıklama yapıyor bilmiyorum ama ben biliyorum ki Suriye'de Suriye halkı, kardeşlerimiz olarak çok ciddi bir yönetim krizi içerisinde. İnsanlar orada yokuluğu yaşıyor bir yaşam mücadelesi veriyor, bu yaşam mücadelesine tahammül edemeyen insalar da 5 milyona yakın bir kısmı ülke içinde tebdil-i mekanda bulunuyor, 2 milyona yakın insan da Suriye'yi terk etmiş vaziyette. Ülkemizdeki mültecilerin 200 bini çadır kentlerde iskan ediliyor, 300 bini de değişik şehirlerde evlerde konaklama yapıyorlar. Demek ki Suriye bir bunalımın içinde. Siz kendi insanınızı yönetemiyorsunuz, burada kalın çağrısına rağmen vatandaş güvenmiyor, sivil yerleşim bölgelerini bile bombalayan bir zihniyet var. Bu şekilde köhnemiş bir zihniyet tamamen dikta zihniyeti karşısında vatandaş ne yapacaktır? Kaçacaktır ya da kendi ülkesinde değişik şehirlere kaçar veyahut da ülkesinde kaçmak zorunda kalıyor. Böyle bir durum var. Değerlendirmeler yapılıyor temenni ederim ki bir an önce yürütemediği barışı güvenliğini sağlayamadığı Suriye'ye ve Suriyelilere daha fazla zulmetmez ve Suriye'den ayrılır." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Erdoğan'a Rusya seyahatinde Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek eşlik ediyor.