Bakan Soylu: İftira furyasıyla karşı karşıyayız

Gazete ve televizyonların Ankara temsilcileri ile bir araya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türk Medya Ankara Temsilcisi Melik Yiğitel’in de aralarında yer aldığı medya temsilcilerine Türkiye’nin göçmen politikasıyla ilgili çalışmaları anlattı. Bakan Soylu, Suriyeliler üzerinde yürütülen algı operasyonlarına dikkat çekti ve iftira furyasıyla karşı karşıya olduklarını belirtti. Bakan Soylu konuya ilişkin şunları dile getirdi: “Bazen eksik bilgiyle, bazen kasıtlı olarak, bazen siyasi pozisyonlarını güçlendirme kaygısıyla, göçmen konusuyla ilgili bir algı kirliliği oluştuğunu gözlemliyoruz. Göçün kendisini yönetiyoruz, ama algısını yönetirken karşımızda çok farklı bir yapı ve yaklaşım görüyoruz. Toplumları birbirine karşı kışkırtmanın nelere mal olduğunu Türkiye, geçmişinde çok acı olaylarla tecrübe etti.” 

KÖTÜ GÖSTERİYORLAR

“Türkiye’nin içinde göçmenlerle ilgili konular üzerinden dışarıdan da karıştırma heveslisi olanlar var. Körfez ülkelerinin bir kaçına bakın. Suriyelileri kötü göstermeye çalışan tahrikler ortaya koyuyorlar. Bir diğer taraftan da başka ülke medyaları devreye sokarak başka bir tahrik süreci oluşturmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin politikalarını ters yüz etmeye çalışıyorlar. Bu konuda istihbaratımızın tespitleri var.  Özellikle son aylarda, göç konusunda ciddi bir bilgi kirliliği ve İftira furyasıyla karşı karşıyayız. Türkiye bir istikrar mücadelesi veriyor, terörle mücadele veriyor ve başarılı oluyor. Ancak bunun karşısında dünyada da istikrarsızlığa sebep olduğu bilinen hassas bir konu olan göç üzerinden sarsılmaya çalışılıyor. Suriye meselesiyle ilgili, FETÖ’nün sosyal medya hesaplarının analizini yaptırdım. FETÖ hesaplarının tamamı bu mesellerin tahrikinde birebir pozisyon almış durumdalar. Bu hesapların kimler olduğunu biliyoruz. Bazı siyasiler de Avrupa’da yükselen yabancı düşmanlığı üzerinden sörf yapmaya çalışıyor. Bu doğru bir yaklaşım değil. Bir sokak eylemi çıkması, bir linç girişimi olması, bizim korkulu rüyamız. Toplumları birbirine düşürmek kimseye bir şey kazandırmaz. Biz bu meseleye ensar-muhacir anlayışıyla yaklaştık, halen de bu bakışımızı sürdürüyoruz.Yüzbinlerce insan birden bire sadece daha çok para kazanmak için koşmadı. Bu insanlar net şekilde ölümden kaçtılar. Türkiye’nin ve dünyanın bugün maruz kaldığı kitlesel göç hareketi ve düzensiz göç probleminin belirleyicisi ekonomi değil, oluşturulan terör ve şiddet ortamıdır. Göç meselesi, Avrupa’ya kendi değerlerini sorgulatıyor, hükümetleri deviriyor, siyasi krize yol açıyor, hatta İngiltere örneğinde olduğu gibi birliğin bozulması yönünde etki ediyor.”

KAYA OLMAK İSTEMEDİK

“Birkaç gün önce İtalyan sahil güvenlik gemisi, boğulmak üzere olan 135 göçmeni kurtardı ancak göçmenlerle birlikte kendi ülkesinin limanına bile yanaşmasına izin verilmedi. Türkiye, coğrafi konum itibarıyla dalganın vurduğu ilk sahil gibi. Ancak biz burada kaya olmak istemedik. ”

KAPIYI KAPATAMAZSIN 

 “Bizim o coğrafyayla sıkı bağlarımız var. Tarih bağlarımızdan tutun, akrabalık bağlarımıza kadar. Dolayısıyla burası, elimize bir bıçak alıp kesip atacağımız bir alan değil. Çanakkale’de birlikte savaşmışsınız, yüzyıllarca iç içe yaşamışsınız, Misak-ı Milli sınırları dahilinde yerlerden bahsediyorsunuz; ticaret yapmışsınız, sosyal ilişkiler kurmuşsunuz, sonuçta orada bir yangın çıktığında ‘ben kapımı kapatıyorum’ diyemezsiniz. Türkiye’de bugün itibariyle geçici koruma statüsünde bulunan 3 milyon 639 bin 284 Suriyeli var. Güvenlik sağlanması durumunda Suriyelilerin yüzde 65-70’i ülkelerine dönmek istiyor.”