27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Karaalioğlu: 'CHP açısından iyi bir şey değil'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorunu ile ilgili iyimser adımlar atabileceğine dair havanın hızlı bir şekilde kaybolduğunu belirten Mustafa Karaalioğlu, bu durum için “CHP açısından iyi bir şey değil ama Türkiye adına da iyi bir şey değil” yorumunu yaptı.

Stargazete.com30 Kasım 2012 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Karaalioğlu: 'CHP açısından iyi bir şey değil'
Karaalioğlu konuşmasında, “Türkiye bu sorunu çözecekse taşın altına birden fazla elin girmesi gerekiyor. Bu ellerden birisi de CHP’nin elidir” dedi.

24 TV ekranlarında Seda Selek’in konuğu olan Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu, BDP’li vekiller hakkında TBMM Başkanlığı'na sunulan fezleke ve CHP’nin Kürt sorunu karşısındaki tutumu hakkında konuştu. Kılıçdaroğlu’nun ‘seçme fezleke olmaz’ demesini değerlendiren Mustafa Karaalioğlu, bu ifadeyi ‘gündelik siyaset hamlesi olarak görüyorum’ diye değerlendirdi.

CHP’nin BDP’li vekiller hakkındaki fezleke karşısında takındığı tavrı eleştiren Karaalioğlu, “Burada PKK’lılarla buluşan BDP’lilerle ilgili bir dava var ortada, bununla ilgili ne deyip ne demediği önemli. Kılıçdaroğlu, ‘Dokunulmazlıkları kaldıracaksa hükümet kaldırsın ki Güneydoğu’daki oyları biraz daha düşer’ diye umut ediyordur. Yani gündelik siyaset açısından bakıyor” diye konuştu.



CHP TUTARSIZ

Mustafa Karaalioğlu, CHP’nin açlık grevleri karşısında tutarsız bir tavır takındığını belirterek, hem “iktidar çözsün, insani vicdani bir durum var” dediklerini, hem de “anadilde eğitim ihanettir” savını ortaya sürdüklerini belirtti.

CHP’nin açlık grevleri ile ilgili tavrını değerlendiren Karaalioğlu, konuyla ilgili şunları söyledi: "Açlık grevlerinde de tavrına bakalım CHP’nin. İktidar çözsün insani vicdani bir durum var diyorlar. Açlık grevlerinin taleplerinden bir tanesi ana dilde eğitim. Hem de ‘anadilde eğitim ihanettir’ diyor aynı CHP. Eğer siz muhalefet partisi olarak ‘anadilde eğitim olmalıdır’ deyip iktidarın çıtasının üzerine çıkabiliyorsanız, Kürt sorunu konusunda bir adım atıyorsunuz ve samimisiniz demektir. Yoksa hem atılan adımlarda iktidarın gerisinde pozisyon tutup, hem de ‘bu sorun çözülsün’ deyip vicdan edebiyatı yapmak çözüme katkı sağlamıyor ve gündelik siyaset yapmaktan öteye geçmiyor."