Komşuya normalleşme şartı: Türkiye'ye karşı toprak iddialarında bulunmamalı

Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezinin (AİR Center) organize ettiği konferansın açılışına AİR Center Yönetim Kurulu Başkanı Büyükelçi Ferid Şefiyev, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Ufuk Ulutaş, Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, akademisyenler ve uzmanlar katıldı.

AİR Center Yönetim Kurulu Başkanı Şefiyev, burada yaptığı konuşmada, bölgedeki jeopolitik durumun, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın ve Batı ile Rusya arasındaki mücadelenin Türkiye ile Azerbaycan'ın daha sıkı iş birliği yapmasını gerektirdiğini söyledi.

Türkiye ile Azerbaycan'ın ortak gündemlerinden bahseden Şefiyev, iki ülkenin diğer bölgelerde, özellikle Orta Doğu ve Orta Asya'da iş birlikleri geliştirmesinin, Türk Devletleri Teşkilatı çerçevesinde iş birliğinin genişletilmesinin, Batı ülkelerinde Türkiye ve Azerbaycan karşıtı propagandaya karşı birlikte mücadelenin gündemlerinde olduğunu dile getirdi.

Şefiyev, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış ve Ermenistan ile Türkiye arasındaki normalleşme sürecinin de gündemlerinde bulunduğunu aktararak, şöyle devam etti:

"Bu iki konu, paralel yürümelidir. Ermenistan, Karabağ'ın statüsü konusunu ve oradaki Ermeni vatandaşların durumunu gündeme getiriyor. Barıştan konuşuyorsak Ermenistan, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü tanımalı, Türkiye'ye karşı toprak iddialarında bulunmamalıdır. 25 bin Ermeni için anayasal değişikliğe ihtiyaç yok. Azerbaycan'da diğer etnik gruplar da yaşıyor. Konu, insan hakları çerçevesinde çözülebilir. Burada da Ermenistan, samimi olmalıdır. Karabağ'da yaşayan Ermeniler, bizim iç sorunumuzdur ve bu konu, uluslararası platformda müzakere edilmeyecektir."

- ULUTAŞ'TAN "TEK MİLLET, İKİ DEVLET" VURGUSU

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Ulutaş, Mustafa Kemal Atatürk'ün "Azerbaycan'ın sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir" sözlerine atıfta bulunarak, Azerbaycan'ın bağımsızlığını yeniden kazanmasından sonra ilk tanıyan ülkenin Türkiye olduğunu hatırlattı.

Aradan geçen 30 yılda ilişkilerin "tek millet, iki devlet" anlayışıyla her alanda gelişerek dünyada eşine rastlanmayan bir seviyeye ulaştığını vurgulayan Ulutaş, "Aramızdaki kardeşlik ve kader birliğinin ulaştığı seviyeye Vatan Muharebesi'nde tüm dünya şahitlik etti. Şuşa Beyannamesi ile ilişkilerimizi müttefiklik düzeyine çıkartma irademizi tüm dünyaya gösterdik." dedi.

Ulutaş, Güney Kafkasya'da kapsamlı barış için önemli bir notada olduklarını belirterek, "Gürcistan'ın da dahil olduğu 3+3 platformunun işlevsellik kazanmasını önemli görüyoruz. Ermenistan'la normalleşme sürecinde Azerbaycan'la yakın istişare halinde olduk ve olmayı da sürdüreceğiz." diye konuştu.

Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Bağcı, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin geçmişinden, son 30 yılda elde edilen başarılardan ve hedeflerden bahsetti.

Türkiye ve Azerbaycan'ın 30 yılda birlikte geliştiğini ve güçlendiğini vurgulayan Bağcı, "Şuşa Beyannamesi ile Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin yeni dönemdeki daha güçlü temeli atıldı. Şuşa Beyannamesi, ilişkilerin her alanda geliştirilmesi ve derinleştirilmesini esas almaktadır." ifadesini kullandı.

Konferans, "Siyasi ve askeri ilişkiler" ile "Enerji, ulaştırma ve ekonomik ilişkiler" başlıklı panellerle devam etti.