Aliyev, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la Karabağ'ın sembol şehri Şuşa'da düzenlediği ortak basın toplantısında, Erdoğan'ın ziyaretinin tarihi önem taşıdığını vurguladı.
Bugün imzaladıkları "Müttefiklik Beyannamesi"nin iki ülke ilişkilerini en yüksek düzeye çıkardığını vurgulayan Aliyev, beyannamenin ismi olan "müttefikliğin" kendi kendiliğine her şeyi zaten ortaya koyduğunu belirtti.
Aliyev, iki ülke arasında bugün kalite açısından daha iyi iş birliği kurulduğunu, beyannamede yer alan tüm maddelerin gelecek iş birliğinin teminatçısı olduğunu kaydetti.
Türkiye ile Azerbaycan'ı tarih, kültür, ortak etnik köken, dil, din, milli ve manevi değerler ile halkların kardeşliği gibi etkenlerin birleştirdiğini belirten Aliyev, "Biz dünya çapında iş birliği ve müttefiklik örneği sergiliyoruz. İmzalanan beyanname tarihe dayanıyor. Sözleşmede, Mustafa Kemal Atatürk ve Haydar Aliyev'in sözleri yer alıyor. Atatürk, 'Azerbaycan'ın sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir', Haydar Aliyev, 'Türkiye ile Azerbaycan bir millet iki devlettir' demişti. Bu tarihi sözler faaliyetimiz için başlıca etkenlerdir. Biz bu vasiyetlere sadığız." dedi.
Aliyev, işgalden kurtarılan Şuşa'da Müttefiklik Beyannamesi imzalarken ecdatlarına sadakatlerini gösterdiklerini belirterek, "Beyannamede Kars Anlaşması'na atıfta bulunuluyor. Tarihi Kars Anlaşması tam 100 yıl önce imzalanmıştı. Bu da sembolik önem taşıyor. 100 yıldan sonra, işgalden kurtarılan Şuşa'da Müttefiklik Beyannamesi bizim gelecek iş birliklerimizin istikametlerini gösteriyor. Beyannamede birçok önemli konu yer alıyor. Neredeyse tüm alanları kapsıyor." diye konuştu.
Beyannamedeki her konunun önemli olduğunu vurgulayan Aliyev, iki madde üzerinde özellikle durmak istediğini belirterek, şöyle devam etti:
"Birincisi savunma alanındaki iş birlikleridir. Karşılıklı askeri yardım konusu da bu beyannamede yer alıyor. Bu tarihi başarıdır. Biz bir kez daha gösteriyoruz ki bundan sonra da her zaman birlikte olacağız. Bundan sonra da birbirimizin güvenliğini temin edeceğiz. İkinci önemli konu ulaştırma konusudur ve beyannamede Zengezur koridorunun açılmasıyla ilgili çok açık ifadeler yer alıyor. Bu da İkinci Karabağ savaşı sonrasında oluşan yeni jeopolitik durumun sonucudur. Bugün biz Türkiye ve Azerbaycan'ı demir yolu ve kara yoluyla birleştirecek Zengezur koridoruyla ilgili sadece konuşmakla yetinmiyor filli çalışmalarla bu koridoru oluşturuyoruz."
Aliyev, tüm dünyanın gözünün bugün Şuşa'da olduğunu, Erdoğan'ın ziyaretinin Azerbaycan'da sabırsızlıkla beklendiğini belirterek, "Bugün buradan yapılan açıklamalar tüm dünyada büyük yankı bulacaktır. Bu ziyaretin tarihi önemi bundan sonra uzun yıllar konuşulacaktır." ifadelerini kullandı.
Karabağ savaşında Türkiye'nin desteklerinden ve Türk gazetecilerin faaliyetlerinden övgüyle bahseden Aliyev, "Savaşın ilk saatlerinden aziz kardeşim Erdoğan Azerbaycan'a net ve açık desteğini ifade etti. 'Azerbaycan yalnız değildir' dedi. Bu hem bize moral verdi hem de müdahale etme düşüncesinde olan güçleri durdurdu. Savaşın son anlarına kadar kardeş Türk halkının desteği bize ek güç verdi, moral sağladı. Biz hiçbir zaman bu desteği unutmayacağız." dedi.
Aliyev, Erdoğan'ın ziyaretinin önemine bir kez daha değinerek, konuşmasını, "Duygularımızı kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Çok duygulu günler yaşadığımız için Yüce Tanrı'ya minnettarız. Türkiye-Azerbaycan birliği ve kardeşliği ebedidir." ifadesini kullandı.