GENEL KURUL’DAKİ RENKLER TURKUAZ YA DA AÇIK YEŞİL AĞIRLIKLI OLMALI
MECLİS’TE son dönem gerilim iyice tırmandı, özellikle büyükşehir yasasının görüşmeleri sırasında milletvekilleri birbirine girdi, küfür ve hakaretler havada uçuştu. AK Parti Adana Milletvekili, Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından, Endokrinoloji-metabolizma bilim dalı başkanlığı yapmış olan Prof. Dr. Necdet Ünüvar, milletvekillerinin haleti ruhiyesini aktarırken, ilginç tespit ve önerilerde bulundu.
- Siyasetçilerin kullandığı üslubun sertleştiğini görüyoruz. Nasıl yorumluyorsunuz?
Kürsüye çıktığımız zaman veya komisyonda veya bir başka ortamda yaptığımız konuşmalar bizi bağlar. Şöyle bir ikilemden bahsediliyor; siyasetin dili ile normal hayatımızda kullandığımız dil. Ben bunun farklı olmasını bir türlü anlayabilmiş değilim. ‘Siyasetçi içeride kavga eder, dışarıda çay, kahve içer’ deniliyor. Bizler kuliste, sokakta, normal vatandaşa, seçmene ne konuşuyorsak kürsüde de onları konuşmalıyız.
Sorumluluk sinirlendiriyor
-Vekiller neden bu kadar gergin?
Hepimiz ağır bir çalışma ortamı içindeyiz. Şu an Pazar günü saat 16.00’da kravatlı ve traş olmuş, ayakkabıları boyalı, pantolonu ütülü biriyle röportaj yapıyorsunuz. Pazar günü bu saatte benim gibi giyinen kaç kişi vardır. Belki bugün sabaha kadar çalışmak durumunda olacağız. Çok ağır gerçekten siyaset yapmak, sorumluluk isteyen bir iş. Sorumluluk zaman zaman sinirlenmemize yol açıyor. Birileri hakaretamiz bir tavırla çıkınca oradaki dayanamıyor ve tepki göstermek durumunda kalıyor. Cuma günü bir hatip 5 dakikalık konuşma süresinin yaklaşık 3 dakikasını resmen bizim grubumuza ağır ve resmen kabul edilemez hakaretler etti. 3-4 saat onun müzakeresi yapıldı. Bir kanunun çıkmasını istemiyor olabilirsiniz ama bunun yolu karşındakine ağır hakaret etmek değil. Olayı bir vazife şuuru içinde değerlendirip o şekilde davranmanın gerekli olduğunu düşünüyorum. Bizi tarihe mal edecek olan o tutanak memurlarının kayda geçirdiği şeylerdir. 10 yıl, 20 yıl sonra ben okuyacaksam kendimin, başkası okuduğu zaman da benim adıma başkalarının utanmayacağı ifadelerin kayıtlara geçmesi lazım. Siyasetçi her zaman sorumluluk gerektiren ve vitrinde olan insanlardır. Mağaza sahipleri vitrinin tozu toprağı varsa temizler, camı siler, biz de kendimizi vitrinde görüyorsak, o zaman birazcık üzerimizdeki tozu toprağı temizlememiz, üslubumuza azami özen göstermemiz gerekir.
-İktidar ve muhalefet milletvekilleri arasındaki gerilimi sadece yasalar mı artıyor sizce?
Milletvekillerinin stresli ruh hali zaman zaman değişiyor. Yasaya şiddetle muhalif oluyorsa bunu anormal ifadelerle takdim eden kitle olunca, doğal olarak meclisin genel havası da geriliyor ve psikolojik hava otomatikman gerginliğe doğru gidiyor. Siyaset hem ruh, hem beden sağlığını bozan bir şey aslında.
Işık ve renk düzeni sağlıksız
Düzenli uyuyamazsınız, beslenemezsiniz, spor yapamazsınız. Birini yapmazsanız kiminin kilosu, kiminin şekeri artar. Stresin bir kısmını da ona bağlamak gerekir. Ama çalışmama göre, Genel Kurul’daki ışık ve renk düzeni çok sağlıklı değil. Oturduğunuz koltuk turuncu, karşıda baktığınız şey de bembeyaz. Orada uzun süre oturduğunuz zaman o beyaz renk sizi rahatlatmıyor.
-Peki sizin öneriniz ne? Hangi renkler kullanılmalı?
Ben renkler konusunda uzman değilim, renklerle ilgili birtakım çalışmalar yapılıyor. Ama bence rahatlatıcı renkler olmalı. Koltuklar için turkuaz gibi, hafif açık yeşil gibi veya ikisinin ortası daha mat renkleri kullanmak gerekiyor. Beyaz bloğun da majör bir renk değil de, farklı renklerin harmonisi olması gerektiğini düşünüyorum. Mesela kullanılan turuncu renk esasında kullanılmaması gereken bir renk. Agresiviteyi birazcık daha artıran bir renktir.
BEYAZ RENK, PEK RAHATLATMIYOR
Oturduğunuz koltuk turuncu, karşıda baktığınız şey de bembeyaz. Orada uzun süre oturduğunuz zaman o beyaz renk sizi rahatlatmıyor.
Ön sıralardaki koltuklar ruh sağlığını olumsuz etkiliyor
- ‘Yayla’ diye tabir edilen arka koltuklarda oturan vekillerin daha sakin olduğu gözleniyor. Ön koltuklarda oturmak farklı mı?
Ben genellikle ön tarafta oturmuyorum. Özellikle ön tarafta oturan arkadaşların tepesinde kocaman avizeler var. Karşınızda hatip var ve ilk sırada siz olduğunuz için sanki sizinle konuşuyor gibi bir algı oluşuyor. Refleks olarak tepki göstermeniz gerekiyor. Ön tarafta oturmak biraz daha ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Grup başkanvekillerine Allah kolaylık versin, hep önde oturmak durumundalar. Nasıl yapılır bilmem ama Genel Kurul salonunun tüm bu yönleriyle gözden geçirilmesi gerekiyor.
- Peki vekillere ruh ve beden sağlığını korumaları açısından öneriniz neler?
Uyku, beslenme ve egzersiz. Uykuyu biraz gayret göstererek yapabilirsiniz ama hiç yapılmayan aslında egzersiz. Yanlış bir anlayış var, sadece fazla kiloyu atmak gibi. Halbuki kalp ve diğer kasların çalışması ve işlevsel hale gelmesi açısından yararları var. 6 saat uyumak yerine 5 saat uyu ama mutlaka yürü. Haftada ayda bir defa canımız çıkıncaya kadar spor yapıp sonra yatmak değil.