25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

MHP Genel Başkanı Bahçeli'den sert tepki: Alın birini vurun ötekine

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Antalya'da düzenlenen Belediye Başkanları Toplantısı açılış oturumunda konuştu. Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren Bahçeli, 'CHP ile HDP'nin farkı kalmadı. Alın birini vurun ötekine.' dedi.

AA26 Mart 2022 Cumartesi 11:25 - Güncelleme:
MHP Genel Başkanı Bahçeli'den sert tepki: Alın birini vurun ötekine

Bahçeli, Antalya Belek Turizm Merkezi'nde bir otelde düzenlenen partisinin "Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, salgın döneminde alınan tedbirler kapsamında siyasi faaliyetlerin hızının mecburen yavaşladığını, zamana yayıldığını söyledi.

MHP'nin belediyecilikte marka değerinin yüksek olduğunu vurgulayan Bahçeli, dürüst, ilkeli, iradeli, inançlı ve müşfik belediye yönetimlerinin Türkiye'nin yüz akları olduğunu ifade etti.

Partilerinin belediyecilik anlayışının insan odaklı, hizmet ve gönül seferberliğinin olgunluğunda olduğunu anlatan Bahçeli, "Beka için milli karar, Cumhur için istikrar" diyerek gece gündüz çalıştıklarını aktardı.

Bahçeli, MHP'ye umut bağlayan vatandaşları mahcup etmediklerini belirterek, "Geleceğini partimizde ve Cumhur İttifakı'nda gören vatandaşlarımızı hayal kırıklığına uğratmadık. Söz verdik, yerine getirdik. Vadettik, arkasında durduk. Yapacağız dedik, elimizi taşın altına koyduk. Bizde yalan, palavra, hayal tacirliği, umut kalpazanlığı yoktur." diye konuştu.

- "BİZ MİLLETİMİZ NE DİYORSA ONA BAKARIZ"

Belediye yönetiminin milletin emaneti olduğuna dikkati çeken Bahçeli, şunları kaydetti:

"Emanete gölge düşürmek, emanete leke sürmek, bizim kitabımızda yazmayan, yazmayacak bir yanlışlık ve yozlaşma halidir. Bizim belediye başkanlarımız, şehirleri, beldeleri kara kışla boğuşurken balık yemeyi aklından dahi geçirmez. Şehirleri, beldeleri sele mahkum olmuşken, deniz kıyısında tatil yapacak kadar vicdansız olmaz. Bizim belediye başkanlarımız arasından, şehirlerinde, beldelerinde deprem yıkımı yaşanmışken, tatile gidip karın üstünde kayak yapacak kadar izansız ve itibarsız yüzler çıkmaz. Biz milletimiz ne diyorsa ona bakarız. Biz insanımızın ne dediğine, neyi beklediğine, nasıl huzur bulacağına kilitleniriz."

Devlet Bahçeli, hırslarına boyun eğen, ben merkezli hayat çemberine sıkışan, siyasete ve mahalli idareler yönetimine kayıp-kazanç merceğinden, ikbal-çıkar prizmasından bakan hiç kimsenin kendilerini anlamayacağını ifade etti.

Milletin sevdasına talip olduklarına işaret eden Bahçeli, "Belediye yönetimlerinde ayrımcılık olmaz. Dar kadroculuk olmaz. Kayırmacılık, partizanlık olmaz, olmamalıdır. Bir belediye başkanı, yöresinin en mağdur insanını mutlu ve huzurlu insan yapasıya kadar rahat uyku bile uyuyamaz. Mesele sadece park, bahçe, yol yapmak değildir. Elbette bunlar da olacaktır ancak insan merkezli bir belediyeciliğin temel ilkesi, uzanacak el bekleyen kim varsa onun yanında bulunması, onun derdiyle dertlenip sevincine ortak olmasıdır." diye konuştu.

Belediye yönetimlerinin yorulmaya, yılgınlığa, bahaneler üretmeye hakkının olmadığına dikkati çeken Bahçeli, hep birlikte başaracaklarını ifade etti.

"Biz çalışmazsak, çamurlaşmış zihniyetler evvela bize yetişecekler, sonra önümüze geçeceklerdir, arkasından da ellerine geçirdikleri fırsatlarla Türkiye'ye kastedeceklerdir." diyen Bahçeli, vazgeçmeyeceklerini, davalarını ve amaçlarını devamlı anlatacaklarını bildirdi.

- "UMUTLARIMIZI DİRİ TUTACAĞIZ"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, durmayacaklarını, öf bile demeyeceklerini anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizi sabote etmek isteyenler çıkabilir, çekinmeyeceğiz, niyeti hayır olanın akıbetinin de hayır olduğunu bilip ona göre davranacağız, hep bir adım önde olmanın arayışında olacağız. Karamsarlar, kötümserler, kötüler yan yana gelip iftira mevzi kursalar da inandıklarımızdan, irademizden, istikbale duyduğumuz bağlılıktan dünya tersine dönse bile taviz vermeyeceğiz."

Geçmişini unutanlar arasında yer almadıklarını, menfaatperestliğe tamah edip millete sırt çevirmediklerini kaydeden Bahçeli, "Millet dedik, zilletin foyasını ortaya çıkardık. Cumhur dedik, müstesna bir ittifak ahlakıyla Türkiye'yi muhafaza ve müdafaa ettik." ifadelerini kullandı.

Belediye başkanlarının çalışmasını yakından takip ettiğini anlatan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Önümüzdeki mahalli idareler seçimlerinde hem mevcudumuzu koruyup hem de pek çok yeni belediye başkanlığını kazanmak stratejik hedefimizdir. Bunu birlikte yapacağız. Omuz omuza mücadele edeceğiz, yolumuzdan şaşmayacağız, çizgimizden sapmayacağız. Daha güçlü bir devlet, daha müreffeh bir millet, daha huzurlu bir gelecek hedefine Cumhur İttifakı ve Milliyetçi Hareket Partisi olarak mutlaka ulaşacağız. Umutlarımızı diri tutacağız. Umutsuz vakaları ademe mahkum edeceğiz. Siyasetimizi aklın, sabrın, ahlakın, sağduyunun, milli ve manevi değerlerin rotasından asla çıkarmayacağız."

Korkulukları yıka yıka ilerleyeceklerini belirten Bahçeli, gidecek başka bir yurt, sığınacak başka bir toprak olmadığını vurguladı.

- "ÖNÜMÜZDE İKİ SİYASİ VE DEMOKRATİK SINAV VAR"

Türkiye'nin ve partisinin önünde iki yılı kapsayan iki siyasi ve demokratik sınavın olduğunu ve buna yönelik hazırlık içinde bulunulmasını isteyen Bahçeli, bunlardan birincisinin 2023'ün Haziran ayında yapılacak Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri, diğerinin isen 2024'ün Mart ayında yapılacak Mahalli İdareler Seçimi olduğunu vurguladı.

Seçimlerin önemini anlatan Bahçeli, şunları kaydetti:

"Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhur İttifakı'nın vatan ve millet sevgisiyle pekişmiş ahlaki ilkelerine bağlı ve sadık kalacaktır. Bu bizim birinci stratejik hedefimizdir. Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bütün kurum ve kurallarıyla işlerliği ve ilerleyip güçlenmesi için insanüstü bir çaba gösterecektir. Bu bizim ikinci stratejik hedefimizdir.

MHP, 2023 yılının Haziran ayında TBMM'de milletvekili sayısını azami düzeye çıkarıp Cumhur İttifakı'nın Anayasa'yı değiştirme çoğunluğuna ulaşması, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın tekrardan ve açık ara farkla Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için olağanüstü bir mücadele azmi sergileyecektir. Bu bizim üçüncü stratejik hedefimizdir. Milliyetçi Hareket Partisi, terörün kökünü kazıma, bölücülüğün kafasını koparma seferberliğinde her fedakarlığı seve seve yapacak, desteğini ön şartsız verecek, bilahare milli ve yerli bir ekonominin tesisi için üzerine düşen sorumlulukları gecikmeksizin icra edecektir."

Bahçeli, dördüncü stratejik hedeflerinin ise MHP'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile uyumlu, en geniş demokratik katılımın sağlandığı, toplumun her kesiminin önerilerinin dikkate alındığı, başkanlık sistemini kurumsallaştıran yeni bir anayasanın hazırlanması konusunda çalışacağını ve bu uğurda siyasi faaliyetlerini yoğunlaştıracağını sözlerine ekledi.

Bahçeli, Antalya Belek Turizm Merkezi'nde bir otelde düzenlenen partisinin "Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, MHP'nin, Cumhuriyetin 100. yıl dönümüne muazzam ve muhtevalı bir hazırlık içinde olduğunu söyledi.

Heyecan ve hızlarının günbegün yoğunluk kazandığını belirten Bahçeli, "Güçlü Siyaset, Lider Türkiye, Hedef 2023, Siyasette Yeni Dönem: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve Stratejik Hedefler" konseptiyle vatanın her yerine ulaştıklarını, gönül kapılarını çaldıklarını söyledi. Bahçeli, "Hamdolsun beklediğimiz sonuçları aldık, çıktığımız yol bizleri muhteşem bir kucaklaşmaya taşıdı." diye konuştu.

"Adım Adım 2023, İl İl Anadolu" temasıyla 81 ilin tamamında vatandaşlarla birebir temas kurduklarını ifade eden Bahçeli, milletvekilleri, Merkez Yönetim Kurulu ile Merkez Disiplin Kurulu üyelerinin katılımıyla çalışmaların vatan sathına yayıldığını anlattı.

"Elbette yerimizde saymayacağız, devamlı daha iyisini yapmayı düşüneceğiz." ifadesini kullanan Bahçeli, toplantı ve çalışmalara ilişkin şunları kaydetti:

"19 Şubat 2022'de başlamak suretiyle, en son seçimlerde CHP'nin sandıktan birinci çıktığı 6 il ve 125 ilçeyi kapsamına alan 131 ayrı seçim bölgesinde, bu partinin gerçek yüzünü, zillete nasıl düştüğünü, bölücülüğe nasıl teşne olduğunu, karanlık yönlerini birer birer anlattık, milletimizi aydınlattık. Bunun yanında bütün ilçelerimizde çalışmalarımızı yaygınlaştıracağız. Temamızı da 'Adım Adım 2023, İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma Toplantıları' olarak belirledik."

Bu zincirleme çalışmalardan hayırlı sonuçlar alınmaya başlandığını vurgulayan Bahçeli, "CHP'ye oy veren kardeşlerimiz oynanan oyunları görmüş, böylelikle Kılıçdaroğlu ve yönetiminin ipliği pazara çıkmıştır." dedi.

- "MİLLİ AHLAKIN BARAJINI NASIL GEÇECEKSİN"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin TBMM grup toplantısındaki açıklamalarını anımsatan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Şahsımı hedef alıp, 'Sen barajı geçemeyince nereye yüzeceksin, merakım o' diye soru sormuş. Sayın Kılıçdaroğlu, fazla merak iyi değildir, ne gelirse insanın başına meraktan gelir. Biz yüzmeyi değil tummayı biliriz, tumduğumuz yerde de senin gibilerini nasıl boğulduklarını görürüz. Sanıyorum yüzmeyi seviyorsun, yüze yüze kuyruğa kadar geldik, geldiğimiz yerde de senin sandıkta imdat çığlıklarını cümle alem duyacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi'nin 'baraj' diye bir sorunu olmadığını sen de senin efendilerin de hatta bölücü ortakların da açıkça biliyor."

Bahçeli, HDP'nin bir eş başkanının grup toplantısında, "iktidarın küçük ortağı eriyor" diye konuştuğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Ağız aynı, üslup aynı, usul aynı, siyaset aynı, kan bile aynı. CHP ile HDP arasında herhangi bir fark kalmadı, alın birini vurun ötekine. Tencere yuvarlana yuvarlana kapağını sonunda buldu. HDP, CHP'nin paslı anahtarı oldu. 'Terörist Demirtaş'ı cezaevinden çıkaracağım.' diyen Kılıçdaroğlu, bize küstahça baraj hatırlatması yapıyor. Çünkü canı öyle istiyor, çünkü Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı uykularını kaçırıyor. Sayın Kılıçdaroğlu, bizi bırak da maşeri vicdanın barajını nasıl geçeceksin, milli ahlakın barajını nasıl geçeceksin, milli onurun barajını nasıl geçeceksin, milli ve manevi emanetlerin barajını nasıl geçeceksin sen onu söyle, ona cevap ver. Madem yüzme biliyorsun, haydi git Boğaz'dan haç çıkarmayı dene. Bir yanda seçim barajının yüzde 3'e düşmesini isteyen Kılıçdaroğlu ve CHP yönetiminin, diğer yanda yüzde 7 ile ilgili partimiz üzerinden spekülasyon yapması garabettir, hezeyandır. Kılıçdaroğlu senin için rahat yok, bilmelisin ki, Milliyetçi Hareket Partisi'nin nefesi ensendedir."

- "CUMHUR İTTİFAKI TÜRKİYE'NİN GELECEĞİNİ KURUYOR"

Bahçeli, MHP'nin, Türkiye'ye yanlış yapan ve karşı çıkanlarla kıyasıya mücadele edeceğini belirtti.

"Bölücülüğün baraj kapaklarını indirip ihanetin yüz görümü olan CHP'yi ne tarih ne de millet affedecektir." ifadesini kullanan Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Siz bakmayın zillet ittifakı onu demiş, bunu söylemiş. Siz bakmayın kim kime kulp takmış, kim kiminle düşüp kalkmış. Tarih ne diyor ona bakın, millet ne diyor ona bakın, ecdat ne diyor ona bakın, şerefli mazimiz neyi işaret ediyor, neyi ifade ediyor ona kulak verin. Nefsimize diz çöktüremezsek, davamızı devleştiremeyiz. Ben dersek, bencilce hareket edersek, davayı yüceltemeyiz. Cumhur İttifakı Türkiye'nin geleceğini kuruyor. Milliyetçi Hareket Partisi de buna uygun karar ve hazırlık içinde hareket ediyor. 'Hem belediye hem de beka' diyoruz, tarihi ittifakımızı koruyoruz. İlle de bir tercih yapacak olursak on defa, bin defa, on bin defa 'beka' diyeceğimi herkesin bilmesinde fayda görüyorum."

- "ZİLLET İTTİFAKI FİGÜRANDIR"

"Pazarı bilmezler, çarşıyı bilmezler, manavı bilmezler, vatandaşlarımız ne yer ne içer kaygı duymazlar, ama konu istismarsa, konu provokasyonsa, konu yalansa, konu dedikoduysa bunlardan daha kabiliyetlisi çıkmaz, çıkamaz." diyen Bahçeli, "Yoksulluktan medet ve menfaat umuyorlar. Zira işlerine böyle geliyor. Enflasyon canavarı başını kaldırdı mı mutlu oluyorlar. İşsizlik oranı ve işsiz sayısı arttı mı sevinçten havalara uçuyorlar. Bütçe açık verdi mi bayram ediyorlar. Dış ticaret açığı artmaya görsün, gülmekten kendilerini alamıyorlar. Hele dövizin fiyatı bir yükselsin, felaket tellalları hemen ortalığa üşüşüyor. Onursuz bir kazancı, onurlu bir kayba üstün tutuyorlar." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin zarar görmesini hiç umursamadıklarını vurgulayan Bahçeli, "Ne yapsalar boştur, ömürlerinde bir kez olsun adam gibi adam olmayı beceremezler. Bir kez olsun yerli ve milli duruş sergileyemezler. Bugün açsak yarın doyarız. Hayatın şaşmaz gerçeği budur. Bugün işimiz yoksa yarın buluruz. Haysiyetli yaşamın doğası budur. Şeker yoksa pancar ekim alanını genişletiriz, yağ yoksa ayçiçeği ekim alanını artırırız, un yetersizse buğday üretimini yükseltiriz, yine de hiç kimseye mihnet etmeyiz." ifadesini kullandı.

Bahçeli, Türkiye'nin tarım ürünlerinde dünyada kendi kendine yetecek nadir ülkeler arasında yer aldığını dile getirdi.

Rusya-Ukrayna savaşına da değinen Bahçeli, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Rusya ile Ukrayna arasında süren savaşın dünyaya çıkardığı fatura çok ağır olmuş, ülkemiz de bundan etkilenmiştir. Türkiye, bu savaşın diyalog ve diplomasiyle çözümü için muazzam bir faaliyet yürütüyor. Ancak zillet ittifakı bunu görmüyor, göremiyor, 'Rusya'ya yaptırım uygulansın' diye dayatıyor. Gelsinler de bunu otelcilerimize söylesinler. Gelsinler de bunu Antalya'ya anlatsınlar. Domates üreticilerimizden tutun da turizm sektöründe çalışan kardeşlerimize varıncaya kadar yaptırımların olması gerektiğini paylaşsınlar, hodri meydan. Bunları kumanda eden güçler, ne konuşacaklarını, neleri söyleyeceklerini de sipariş veriyorlar. Zillet ittifakı figürandır, üstelik emperyalizmin, Türk düşmanlarının figüranıdır. Ne devlet ne millet ne de vatan dertleri vardır."

Bahçeli, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın, "Bahçeli, işkencecilerin alınlarından öperek kendisine yakışanı yaptı." ifadesini anımsatarak, şunları kaydetti:

"Türkiye düşmanı sözde bir vakfın Adana Seyhan'daki kanunsuz eylemlerine zamanında ve yerinde müdahale eden Türk polislerinin alınlarından öptüğümü grup toplantımızda söylemiştim. Doğrudur, ben kendime yakışanı yaptım. Yine yaparım. Bu polislerimizin tertemiz alınlarından bir kez daha öpüyorum. Bu sevimsiz selamsız Babacan, Türk polisine 'işkenceci' diyor. Bölücülerle iş tutan bu güvenilmez ve dönek şahsın, polislerimize 'işkenceci' demesi hem sefil bir iftira hem de asılsız ve alçak bir iddiadır. Zillet partileri namerttir, zillet partileri vefasızdır ve itibarsızdır."

- "BİZİM AKLIMIZ BİZE YETER"

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun da kendilerini, "Allah akıl fikir versin" diyerek ilzam ettiğini aktaran Bahçeli, şöyle konuştu:

"Sayın Karamollaoğlu, bizim aklımız bize yeter, sen CHP'nin, HDP'nin yanında ne arıyorsun, bu tembihi kimden aldın, ondan bahset. Zillet ittifakının Türkiye gibi bir meselesi yoktur. Yalan bunlarda diz boyudur. Zillet ittifakını oluşturan partiler diyor ki, beka sorunu yoktur. Cahiller ve cani ruhlular bilmese de büyük milletlerin her zaman beka meselesi vardır. Çünkü büyük milletler ebediyete kadar var olmayı hedef belirler. Bu hedefe ulaşmak için pek çok badireye göğüs gererler. Zulmete dayanırlar, çileye katlanırlar, hezimet ve yenilgilerden tekrar doğmayı bilirler. Türk milleti büyüktür, her zaman da büyük kalacaktır. Ve bugün beka sorunlarımız geçmişe nazaran ağırlaşmıştır. Ukrayna'nın işgali, almasını bilenler için çok ciddi dersler içermektedir. İnsanı yaşatmak bekayla ilgilidir, devlet ise bekasıyla yaşayacaktır."

"Beka olmadan ekmek olur mu? Beka olmadan ucuz yedim, pahalı aldım demek mümkün mü? Beka olmadan belediyenin, siyaset yapmanın bir manası söz konusu mu?" diye soran Bahçeli, geçmişte, Türk milletinin kahraman evlatlarının yeri geldiğinde çekirge yiyerek mukaddesatını savunduğunu kaydetti.

Ecdadın yeri geldiğinde günlerce aç susuz kalıp vatanını müdafaa ettiğini vurgulayan Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu zillette hayır yoktur, ufuk yoktur, Türkiye'yi düşünmek asla yoktur. Nerede husumet varsa zillet oradadır. Nerede fitne varsa zillet oraya yuvalanmıştır. Zillet ittifakı Türkiye'ye karşı inancını kaybettiğinden kalben çoraklaşmış, kafa olarak çölleşmiştir. CHP, İP, HDP, SP, ÖDP, Devası Geleceğine yetmeyen partiler aynı kervana girmişler, aynı kafilede yerlerini almışlardır. Atatürk'ün partisi terör örgütleriyle düşüp kalkmaktadır. FETÖ bunların yanındadır.

CHP Genel Başkanı telaş ve korku içindedir. Yalan üstüne yalan konuşmaktadır. Şuuru kapanmış, akıl ve izan ölçüleri tümden kaybolmuştur. Bir gün dediğini diğer gün inkar etmektedir. Sabah başka, akşam başkadır. CHP Genel Başkanı PKK/YPG'nin Türkiye'ye saldıracağına inanmıyor. Tezkereye 'hayır' diyerek terörle mücadeleye karşı çıkıyor. Diyarbakır'da Türk tarihine, utanmadan, sıkılmadan karanlık iftirası atıyor. Bir tarafta zillet, diğer tarafta millet vardır. Bir tarafta zillet, diğer tarafta ise milletin ruh kökünden doğan Cumhur İttifakı vardır. Bu zillete kucak açanlar, muhterem ecdadımızın yüzüne yarın nasıl bakacaklar? Ne anlatacaklar? Hangi bahaneleri ileri sürecekler? Gafletteydik, görmedik, bilmedik, düşünmedik mi diyecekler? Oy peşindeydik, günü kurtarmaya çalışıyorduk mu diyecekler?"

Devlet Bahçeli, Türk milletinin bunu asla kabul etmeyeceğini, bu ihanete yenilmeyeceği ve bu ihaneti sineye çekemeyeceğini, Türkiye'nin bir ve bütün olarak bu oyuna gelmeyeceğini, kardeşliğine, birliğine ve varlığına musallat olan bu tehlikeyi elinin tersiyle iteceğini anlattı.

Bahçeli, "Sonsuza kadar var olmanın inancıyla, zilletin muhataplarına hak ettiği dersi verir. Bunun hesaplaşma tarihi de 2023 yılının Haziran ayıdır." dedi.

Bugünkü CHP'nin, 1920'li yıllardaki CHP ile uzaktan yakından alakası kalmadığını iddia eden Bahçeli, "Nitekim Kemal Kılıçdaroğlu ve yönetimi altındaki CHP tanınmaz haldedir. CHP, Türk milletinin hassasiyetleriyle alenen oynamaktadır. Bunu siyaset zannedecek kadar da ateşle oyun halindedir. Ve günü geldiğinde de Türk milletine hesap verecektir." diye konuştu.