12 Eylül 2025 Cuma / 20 RebiülEvvel 1447

MHP Lideri Bahçeli'den tam destek: Cumhurbaşkanımız 2028'de de devam etmeli

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görevine devamından yana olduğunu ifade eden MHP Lideri Bahçeli, '2028'de de devam etmeli. Eğer tekrar bir cumhurbaşkanlığı adaylığını düşündüğü zaman MHP olarak tam desteğimizi vereceğiz' dedi.

Sabah12 Eylül 2025 Cuma 13:28 - Güncelleme:
MHP Lideri Bahçeli'den tam destek: Cumhurbaşkanımız 2028'de de devam etmeli

MHP lideri Devlet Bahçeli, "Terörsüz Türkiye" süreci, CHP'de yaşanan gelişmeler ve İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

BİR DEVLET POLİTİKASI

Sabah'a konuşan MHP Lideri Bahçeli, "Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin, Sayın Cumhurbaşkanımız bunun için de hassasiyetle çalışmaktadır. İlgili bakanlar da kendi alanlarında terörsüz Türkiye'nin başarıya ulaşması için gayret göstermektedir. Meclis'te temsil edilen siyasi partilerden oluşturulan 51 kişilik heyet, konu üzerinde çalışıyor ve bazı kesimlerin de düşüncelerini almak için kapıyı aralıyor. Meclis'in yüksek bir katkısı var. Sivil toplum kuruluşlarının katılımı, siyasi parti temsilcilerinin bulunması çok önemli. Bunlar devlet politikası olarak işi çok kararlı ve tutarlı şekilde sonuçlandırmak için atılmış sağlıklı adımlardır. Komisyonda mutabakata varılmış olan hususlar Meclis'e, Meclis Başkanlığımızın yönlendirmesiyle aktarılırsa Meclis'te bu konular tartışılır ve yasalaşacak konular yasalaşır, mutabakata varılacak konular üzerinde bir kez daha durulur. Netice itibarıyla terörsüz Türkiye başarılı şekilde sonuçlandırılır" dedi.

OY KAYGIMIZ OLMADI

MHP olarak 'Oy kaybeder miyim' kaygısı taşıdınız mı?

Hiçbir kaygı taşımadık, hiç böyle bir düşünceye de sahip olmadık. Atılması gereken bir adımın atılacağı inancıyla hareket ettik. Onun da temeli samimiyetle ifade etmek gerekirse Sayın Cumhurbaşkanımızın Meclis açılışındaki konuşmasıdır. 2025 yılında Meclis'te bulunan partilerin karşılıklı sevgi ve saygı içerisinde verimli ve etkin çalışmasını temenni etmiştir. Milletvekili arkadaşlarımız da bu değerlendirmeye gönülden katılmıştır. Fakat Meclis'teki diğer partilerde ise ayrılırken ayağa kalmamak gibi, farklı farklı davranışlar sergilemesi gibi davranışlar oldu. Bazıları bundan siyaseten sonuç çıkarmaya çalışıyor. İşte böyle bir anda hiçbir yerden tesir altında kalmaksızın yerimden kalktım, DEM Parti'ye giderek görevlilerin elini sıktım ve yeni çalışma döneminin hayırlara vesile olmasını temenni ettim. Meclis'teki bu davranış çok önemli bir tartışmaya da vesile oldu. Bu davranışımın sebebi de Cumhur İttifakı'nın bileşeni olarak MHP, Sayın Cumhurbaşkanımızın temennisine olumlu bir karşılık vermek mecburiyetindedir. Çünkü Cumhur İttifakı'nın gereği budur. Çözüm üreten bir Meclis'e doğru gidebilmek için hayırlı bir adım attığımız kanaatindeyiz. Yaptığımız şey budur.

'İmamoğlu ve diğer belediye başkanları hakkındaki soruşturmalarla ilgili iddianameler hazırlanmalı' açıklaması yapmıştınız.

Haklılar ise beraatleri sağlanmalı, suçlular ise gerekli cezayı almalılardır. Ekim ayı içerisinde iddianameler hazırlanmalı, kamuoyu ile paylaşılmalı ve mahkemeler başlamalıdır. Ve kısa zamanda da sonuçlanabilecek bir çalışma ortamına girebilmelidir. Bunu da yapabilecek çok değerli yargı mensubu var, bunlara da güvenmeliyiz.

CHP yönetiminin 'Mahkemenin kararını tanımıyoruz' açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yanlış buluyorum. Hukuka saygı duymak gerekir. Mahkeme kararını tanımıyoruz diye bir olay olmaz. Mahkeme bir karar verdiyse onu tanıyıp, kararın gereğini yapmaya çalışmaları gerekiyor. Toplumu bazı tartışma zemininden uzaklaştırıp daha karşılıklı anlayışa dayalı bir toplum yapısına kavuşturmaları gerekiyor.

"Özgür Özel'in psikolojisini iyi görmedim" demiştiniz.

Çok sert konuşmalar yapıyor, bazı kavramları farklı kullanıyor. Bunlar da onun hareketlerine ve yüzündeki ifadeye yansıyor. Bu da televizyonlar tarafından toplumca görülüyor. Ana muhalefet partisinin lideri olarak daha sabırlı ve sakin davranması gerektiğini düşünüyorum.

İyi Parti'nin terörsüz Türkiye sürecine karşı tavrına ne dersiniz?

Bizim için bu söylemlerin hiçbir geçerliliği yoktur. Dikkate de almıyoruz. Tekrar bir araya gelme şansı yoktur ya da bir ittifak kurma gibi bir düşüncemiz de yok. Cumhur İttifakı'mız devam edecektir. Bizden ayrılıp ayrı parti kuranlar MHP'ye çok büyük hakaretler ve saygısızlıklar yapıyorlar. Türkiye'nin meselesi huzurdur, barıştır. Herkese sorumluluk düşüyor. PKK bu sorumluluğu üstlenmiştir, Türkiye'deki yasal partiler de en az PKK kadar sorumluluk almak zorundadır.

'SOSYAL MEDYANIN KÖKÜ KAZINMALI'

Sosyal medya ortamı hakkında neler söylemek istersiniz?

Sosyal medyanın kökü kazınmalı. Hem aile yapımız hem toplumsal barışımız hem de dayanışmamız ve yeni neslimizin sağlıklı yetişmesi açısından dikkatli olunması gerekiyor. Bana kalsa yarım saattin içinde sosyal medyanın hepsini kapatırım.

'CUMHURBAŞKANIMIZ 2028'DE DEVAM ETMELİ

Sayın Cumhurbaşkanımızla nasıl bir dostluğunuz var?

Sayın Cumhurbaşkanımızla dostluktan ziyade bulunduğu makama karşı MHP'nin gösterdiği bir özen ve saygı vardır. Bu saygı samimiyetle karşılıklı olduğu zaman da birlikte düşünme ve paylaşma noktasına sizi taşır. Şu anda Sayın Cumhurbaşkanımıza tam destek veriyoruz. Türkiye 2 dönemden bu yana çok kritik aşamalardan geçmiştir. Özellikle 15 Temmuz ve sonrasında Cumhurbaşkanımızın değerli çalışmaları ülkemiz için yararlı olmuştur. Sosyal ve ekonomi meselelerinde sıkıntılar olabilir ancak bunlar aşılmayacak konular değil. İleride şartlar ne olursa olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın görevine devamından yanayım. 2028'de de devam etmeli. Eğer tekrar bir cumhurbaşkanlığı adaylığını düşündüğü zaman MHP olarak tam desteğimizi vereceğiz.

'AHMET TÜRK GÖREVE İADE EDİLMELİ'

Terörsüz Türkiye kapsamındaki yasal düzenlemeler konusunda neler söylemek istersiniz?

Meclis'teki komisyonda her şey değerlendiriliyor. Barış tek kanatlı bir kuş değildir. Barışı uçurabilmek için ikinci kanadının da olması gerekiyor. Barışın tek kanadı Öcalan tarafından gerçekleştirilmiştir, PKK feshedilmiş ve silahlar bırakılmıştır. Şimdi beraberce yaşayabilmenin şartlarının neler olması gerektiği aşamasına gelinmiştir. Meclis'teki komisyon verimli çalışmasına devam ediyor. Ahmet Türk, Mardin Belediye Başkanı'ydı ama görevden alındı. Türkiye'de barışın ve huzurun sağlanabilmesi için PKK ile diyalogların kurulması konusuna katkı sağlayan biri. Böyle bir durum karşısında Ahmet Türk görevine iade edilmeli. Belediyesiyle kavuşması gerekir. Kardeşlik ve barış duygusunun gelişmesine katkı sağlayacaktır. Aynı şekilde Ahmet Özer de öyle. Eğer belediyede bir yolsuzluk ya da yasadışı davranışlar var ise bu ayrı bir konudur. Ama geçmişte PKK ilgili bazı düşüncelerini kamuoyu ile paylaşması ayrı bir konudur. Eğer Türkiye barış sürecine girdiyse Ahmet Özer'in tahliye edilmesi gerekiyor. Yolsuzluk gibi bir durum varsa gerekli cezayı da almalı. Bu iki konuyu birbirinden ayırmalıyız.

BİZ DE GEÇMİŞTE BUNLARI YAŞADIK

15 Eylül'deki CHP davasından mutlak butlan kararı çıkar mı?

Bilemiyorum tabii. Ama süreç başlamıştır. İl kongreleri, il kurultayları gibi şeyler birbirini tamamlayarak devam eder. Biz de geçmişte bunları yaşadık. Bizden de ayrı bir parti oluştu. Dış müdahalelerle başkaları yön vermeye çalışmamalıdır. Geçmişte bize de benzer bir müdahaleye yapmaya çalıştılar ama Allah'a şükür netice alamadılar.

YOLSUZLUK DAVASI DURUŞMASI CANLI YAYINLANSIN

'Duruşma TRT'de de yayınlanabilir' demiştiniz...

CHP'li yöneticiler ısrar ediyor yayınlansın diye. Bizce bir mahzuru yok. Türk halkı görsün her şeyi. Akşam beş tane konuşmacının tartışmalarıyla zihinleri bunaltacağı yerde, yargının önündeki gelişmeler karşısında halkın bir sonuca varması daha doğru olur.

'CHP'NİN KENDİ İÇ MESELESİ'

CHP'nin İstanbul İl Kongresi'nin iptal edilmesinin ardından yaşanan gerilim devam ediyor...

Bu durum CHP'nin kendi iç meselesidir. CHP'de yaşanan bu durumu gündeme bu kadar taşıyan da medyadır. CHP'de iç meseleleri çözecek çok yetenekli şahsiyetler var. Türkiye Cumhuriyeti'nin içerisinde önemli bir siyasi kurumdur CHP. Kendi içerisinde bu durumu aşacağını düşünüyorum. Tartışmalar bizim meselemiz değil, onların meselesidir.

ÖCALAN'IN KARARINA UYMALILAR

Terörsüz Türkiye süreci bağlamında Suriye'deki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

PKK'nın kurucusu Öcalan, 27 Şubat'ta bir açıklamada bulundu. Topluma kendini çok net ifade etmiştir. Kendi kitlesine de net ifade etmiştir. Konuşmasının da arkasında durmuştur. PKK feshedilmiş ve silahlar bırakılmıştır. Dolayısıyla PKK ve buna bağlı bileşenler nerede var ise Öcalan'a tabi olmak, ona saygı duymak ve onun talimatları doğrultusunda hareket etmek mecburiyetindedir. Ayrı baş çekmek, Öcalan'ın dışındaki bazı çevrelerin kontrolüne girmiş olarak kabul edilir. Bu durumda biz de Öcalan'ın aldığı kararların uygulanması noktasındaki kararlılığımızı sürdürürüz.

ÖNERİLEN VİDEO

Harmony Kulesi yerle bir oldu: O anlar kamerada

Kapat
Video yükleniyor...