18 Nisan 2024 Perşembe / 10 Sevval 1445

Saldırı emri Londra'dan

Şimdi saldıranlar, 2010 referandumunda canla başla çalıştı. Ev ev dolaşıp destek istedi. Amaç HSYK’yı ele geçirmekti. İşlem tamamlanınca hep birlikte İran üzerinden Halkbank’a taarruza geçildi...

27 Aralık 2013 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Saldırı emri Londra'dan

Takvim Genel Yayın Yönetmeni Ergün Diler'in "Yerli malı!" başlıklı yazısı:

Burası Türkiye! Ülkeye, kimin kimlerle birlikte koalisyon oluşturup saldırdığını anlayınca çözüm kolaydır!
Düşman tanımını doğru yapan bir ANKARA, asla ve kat'a bunlara pabuç bırakmaz! Düne kadar yapamadığımız, göremediğimiz, ıskaladığımız, fark edemediğimizDÜŞMAN bambaşkaydı!
Bizler ülkeyi ele geçirecek güçleri ararken, herkesi sıralardık ama ne hikmetse LONDRA'nın gücünden hiç söz edilmedi! Amerika, Rusya, Çin, İran, Arabistan, Saddam'lı Irak tehlike olarak görüldü, ancak"Neden bunlar bize düşman?" sorusunun karşılığı BOŞ bırakıldı!
Öyle ya, biri size kastediyorsa, sizden alacağı bir şey olmalıydı!
Ama bu ülkelerin alacağı pek bir şey yoktu! Dahası Türkiye gibi koca bir ülkeyi ele geçirecek birikimleri ve akılları yoktu!
Bu tecrübe ve donanım sadece ve sadece İngilizler'de vardı!
Bu öyle bir akıldı ki, Yahudi işadamlarını aynı çatı altında toplayıp dünyanın her yerine AKINCI olarak gönderiyordu!
Para ile her kapıyı açıyorlardı! Emir Londra'dan, para onlardandı!
İngiliz ve Yahudi imparatorluğunun bırakın sırlarını bilmeyi, kendisini çıplak gözle göremiyorduk!
Bütün sinirlerimizde onlar vardı!
Hep bize benzeyen insanlarla tabii!
Yabancılarla savaşıyor ama karşımıza bizim mahallenin çocukları çıkıyordu!
NEDEN?
Bakın!
Türkiye kendi gerçeğini öğrenmeden asla BÜYÜK GERÇEĞİ öğrenemez! Bu nedenle yakalandığımız hastalık ne olursa olsun doğru reçete yazılamaz! Bir de doktor İNGİLİZSE hiç şansımız yok!
Günlük yaşadığımız için gerçekleri parça parça bir araya getirmekte zorlanırız!
Parçalara kafa yormayınca da BUGÜN olan saldırıları bir türlü anlayamayız!
Türkiye'de yakın tarihte olan en mühim hadiselerden biri, 2010'daki REFERANDUMDU!
Belki unuttuk ama öyleydi!
Özellikle şimdi saldıranların çok ama çok destek verdiği bir alandı!
Türkiye kabuğunu kırıp yola devam etmek isterken, referandum önemli taşlardan biriydi! Ankara bunun hazırlığını yaparken, İNGİLİZ MEDYASI bir anda dünyada gündemi değiştirdi! Manşetler Türkiye'ydi!
The Daily Telegraph gazetesi, "İran, Türkiye'nin iktidar partisine referandum kampanyasını yürütmede destek için 25 milyon dolar bağışladı" haberini dünyaya duyurdu! Ortalık karıştı!
Ankara'nın cevabı çok sert oldu, hatta dava bile açıldı!
İşin en ilginç tarafı burada başlıyordu!
Şimdi her koldan saldıranlar o zaman REFERANDUM hayati önemde diye ev ev dolaşıp destek istiyordu! Sonuçta halk kararını verdi ve istenilen oldu!
Referandumdan hemen sonra HSYK değişti! Destek verenlerin asıl amacı buydu! Burada ipleri ele alıp ileriki günlerde kurgulanacak oyuna zemin hazırlamak istiyorlardı! Öyle de oldu!
Amma gerçek zamanla ortaya çıktı!
İran'ın verdiği iddia edilen 25 milyon dolarla referandumu kazanıp HSYK'yı ele geçirenler, şimdi RÜŞVET ve YOLSUZLUK operasyonuyla Halkbank üzerinden İran'a vuruyorlardı!
Daha doğrusu İran üzerinden Ankara'nın diz çökmesi isteniyordu!
Ortalığa saçılan yolsuzluk fotoğraflarını, poşetleri, ayakkabı kutularını bir kenara koyarsak ASIL OPERASYON buydu!
Zaten saldıranların yönettiği MEDYA da HSYK değiştikten sonra İRAN düşmanlığına başladı!
Oyunu anladınız mı?
Hala karşımızdakilerin YERLİ olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Ankara'nın nasıl kandırıldığını görmüyor musunuz?
Hep söylediğim gibi bunlar AKILLI adamlardı!
Tezgahı böyle kuruyorlardı!
Sol elle verdiklerini sağ elle kusturuyorlardı!
Bu nedenle karşımıza dikilip DEVLETİMİZİ almak isteyenler İngilizler'di!
Bunun işaretini çok önceleri verdiler!
Ama bizler göremedik!
Atladık!
İçerideki DOSTLARIMIZA (!) sarılıp son golü öyle yedik!
İngiliz medyası "Erdoğan, Ahmedinejat'ın parasıyla Cumhuriyet Anayasası'nı değiştirip İslami rejim getirecek!" derken bize benzeyen JAMES'lerle geleceklerini söylemiyordu!
Türk devleti uzun zamandır PARA ile ilişkisini doğru kuramadı!
12 Eylül'de, 28 Şubat'ta, Gezi'de hep BARONLAR vardı! Sadece dikkatli bakmak gerekiyordu!
Şimdi başka kılıflarla gelenler de onlar!
FORBES'te ilk 30'a giren patronlar, GEZİ'yi finanse edip işbirliği için dışarısıyla el sıkıştı!
Bu beraberlik orada kalmadı!
Yaşadı, yaşatıldı! Erdoğan gidinceye kadar da işbirliği sürecekti!
Kimdi bunlar?
Kolay kolay isim vermem!
Vermek de istemiyorum...
TEL AVİV'de milyonlarca dolara mezar satın alanlar, bizim mezarımızı da burada kazmak istiyor!
Savaşın adı bu!
Saldıranlar biliyor mu bilmiyor mu kestiremiyorum!
Ama bu adamlar, 40 yıldır bu planı yaptı!
Para onlardaydı!
Ne yoktu?
İnsan kaynağı!
ANADOLU'yu ele geçirmek bir yabancının yapacağı iş değildi!
Bizden görünmeleri gerekiyordu!
Film buydu!
PARA ile İNSAN GÜCÜ buluşunca her şeyi yapardın!
Devrimse TURUNCUSU olurdu!
Milli olan ne varsa silinip giderdi!
Ülkemizi bizden almak istiyorlar!
Toplarla, füzelerle, tanklarla gelip sonuç alamayacaklarını bildikleri için PARA ile geliyorlar...
PARA ile Ankara'yı çökertip PARALARA el koymak istiyorlar!
İnsan mı?
Ellerinin altında çok var!
Tek yapmamız gereken kendi gücümüzü ortaya koymak!
Büyük millet olduğumuzu hatırlamak!
Gerisi mi?
Çil yavrusu gibi dağılırlar!
Haydi!

NOT: İngiliz The Times gazetesi Haziran 2011'de, yani yaklaşık 2.5 yıl önce şunu yazdı: Ambargodan önce Türkiye ile iş yapan İran şirketi bin 530'du!
Şimdi ise 2 bin 116!
Adamlar nereden vuracaklarını biliyorlardı!
Tanıdıklarımızla oraya saldırdılar!