12 Aralık 2024 Perşembe / 11 CemaziyelAhir 1446

Siyasi istikrar ve büyüme için Başkanlık sistemine geçilmeli

AK Parti Siyaset Vizyonu’nunda Türkiye’nin “tek başına iktidar” dönemlerinde büyüdüğü hatırlatılarak, “Başkanlık, yarıbaşkanlık veya partili cumhurbaşkanlığı tercihlerinden birinin uygulanması şart” denildi.

Yakup Bulut/Ankara2 Ekim 2012 Salı 07:00 - Güncelleme:
Siyasi istikrar ve büyüme için Başkanlık sistemine geçilmeli

2023 SİYASET VİZYONU’NUNDA BAŞKANLIK SİSTEMİ VE ÜÇ SEÇENEK VURGUSU

AK Parti’nin manifesto niteliğindeki 2023 Siyaset Vizyonu’nda “Başkanlık, yarıbaşkanlık veya partili cumhurbaşkanlığı tercihlerinden birinin seçilip uygulanması şarttır” denildi. AK Parti iktidarı ile Menderes ve Özal dönemleri Türkiye’de siyasi istikrarla büyümenin olduğu dönemler olarak örnek gösterildiği siyasi vizyonda, siyasi tarihin ise istikrarsızlıklar, çok parçalı, zayıf ve verimsiz iktidarların sebep olduğu kayıp dönemlerle dolu olduğu vurgulandı.

Yapısal bir çözüm gerekiyor

Cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören referandum kararından sonra Türkiye’de siyasi sistem değişikliğinin zorunluluk halini aldığının belirtildiği vizyonda, “Geleceğin Türkiyesi’ni şekillendirecek yönetim modelinin ve sisteminin ne olduğu konusu ivedilikle değerlendirilmek durumundadır. Türkiye’nin yönetimde istikrarı kaybedip, güçsüz, zayıf ve her tür müdahaleye açık iktidarlara mahkum olmaması için; halkın iradesinin yönetime daha etkin yansıdığı; yasama ve yürütme kuvvetlerinin tam ayrı ve bağımsız olduğu; yürütmenin yasama tarafından etkin denetlenebildiği; istikrarlı, etkin, güçlü ve tek başlı bir yürütmenin olduğu; krizlerin ve her tür sorunun çözümü için daha cesur ve hızlı kararlar alınabildiği bir sisteme geçilmesi zaruridir. AK Parti, yapısal bir çözüm bulmak gerekliliğine inanmaktadır. Başkanlık, yarıbaşkanlık veya partili cumhurbaşkanlığı tercihlerinden birinin seçilip uygulanması şarttır” denildi.

Siyasi yasaklar kaldırılacak

Siyaset vizyonunda siyaset önündeki engellerin de bir bir kaldırılacağı vurgulandı.

-MEMURA SİYASET YOLU: Siyasi Partiler Kanunu’nda olmak üzere ilgili yasalarda yasal düzenlemeler yapılacak. Yargı mensupları, askerler ve hükümlüler dışında herkesin siyasi partilere üye olmasının ve partilerde görev almasının önü açılacak.

-MİROĞLU ÖRNEĞİ KALMAYACAK: “Seçme ve seçilme hakkına ilişkin yasakların kaldırılması ve temsilde adaletin güçlendirilmesi” hedefi de vizyonda yer aldı. Bu amaçla başta Anayasa olmak üzere Milletvekili Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Kanunu gibi yasalar değiştirilecek.

-YSK REFORMU YAPILACAK: Seçim sisteminde sorun teşkil eden yasal düzenlemelerin kaldırılacağı kaydedilirken, Yüksek Seçim Kurulu ile ilgili de reform vaadinde bulunuldu. Buna göre YSK’da siyasi partilere de yer verilmesi adımı atılacak.

LAİKLİK TÜM İNANÇLARIN TEMİNATI OLACAK

2023 Siyasi Vizyonu’nda laiklik, “devletin tarafsızlığı ve inançsızların sigortası” olarak tanımlandı. 70 sayfalık “AK Parti 2023 Siyaset Vizyonu” adlı kitapçıkta, “Temel Hak ve Özgürlükler” bölümünün önemli hedefler yer aldı.

-LAİKLİK TANIMI: AK Parti, laikliği toplumdaki tüm inançlar karşısında devletin tarafsızlığı olarak, bütün din ve inançların teminatı olarak görmektedir. Laikliği, din ve vicdan hürriyetinin, ibadet özgürlüğü, dini kanaatlerini açıklayıp bu doğrultuda yaşamalarının ve inançsız insanların da hayatlarını bu doğrultuda tanzim etmelerinin sigortası olarak görmektedir.

-DİNDARLARIN RENCİDE EDİLMESİ: AK Parti, dindar insanları rencide eden tavır ve uygulamaları ve onların, dini yaşayış ve tercihlerinden dolayı farklı muameleye tabi tutulmalarını veya dini kullanarak farklı düşünen insanlar üzerinde baskı kurulmasını kabul etmez özgürlüğe aykırı bulur.

-DİNİ İSTİSMARI RET: AK Parti, kutsal dini değerlerin istismar edilerek siyaset malzemesi yapılmasını dinin siyasi, ekonomik veya başka çıkarlara alet edilmesini reddeder. Farklılıkların bir arada yaşatılmasını hedefleyen demokratik bir ülkede inançlarından dolayı insanları baskı altında tutmak, çoğulculuğu, birlikte yaşama arzusunu, hoşgörü ve diyalogu ortadan kaldıracaktır.

Darbeye yasal zemin kalkacak

-35’NCİ MADDE KALDIRILIYOR: Hedefler arasında darbelere dayanak teşkil eden TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. Maddesinin de kaldırılacağı mesajı verildi. Bu konuda “Darbeye dayanak olarak kullanılan antidemokratik maddeleri temizleyeceğiz” denildi.

-DARBECİ İSİMLERİ KALDIRILACAK: Bir süre önce Van’da adı kışladan kaldırılan Orgeneral Mustafa Muğlalı örneğinde olduğu gibi benzer girişimlerin önümüzdeki süreçte de devam edeceği mesajı yer aldı. Bu konuda “Darbelerle anılan belli başlı şahısların isimlerini kamu alanları ve kurumlardan kaldıracağız” denildi.

GELİŞME DÖNEMSEL OLMAKTAN ÇIKMALI

BAŞBAKAN Yardımcısı Bekir Bozdağ, Erdoğan’ın kongre konuşmasında Türkiye’nin siyasi istikrarı tesis edecek bir sisteme geçmesinin şart olduğuna dikkat çektiğini belirterek, “Bu kongrede artık bu AK Parti’nin resmi bir görüşü, bir yol haritası oldu” dedi.

Bozdağ: Türkiye kaybetmesin

Bozdağ, “AK Parti, Türkiye’nin sistem sorgulamasını yapması, başkanlık, yarı başkanlık sistemlerinden birine geçmesi, bu mümkün olmuyorsa o zaman hiç olmazsa partili bir cumhurbaşkanı yapısıyla yoluna devam etmesinin doğru olduğunu ortaya koyan yeni bir anlayış getirdi. Bu kongrede artık bu AK Parti’nin resmi bir görüşü, bir yol haritası oldu. Parlamenter sistem istikrarı getirmiyor” dedi. Türkiye’de koalisyon dönemlerinin yaşandığına dikkat çeken Bozdağ, “Parlamenter sistem sandıktan istikrarı kendi doğurmuyor, vatandaş doğuruyor. Özal’ı tek başına iktidara getiren de sandıkta halk, yine 2002’den sonra bizi tek başına iktidara getiren de doğrudan halkımız olmuştur. Ama biz diyoruz ki, artık seçimlerde dönemsel olmaktan siyasi istikrar çıksın, sistemin niteliği haline gelsin. Onun adı da başkanlık sistemidir” diye konuştu.

Kurtulmuş: Devrim niteliğinde

AK Parti’ye katılan ve MKYK’ya giren Numan Kurtulmuş da Erdoğan’ın kongre konuşmasına dair şunları söyledi: “Kongrenin en önemli özelliği, Türkiye Cumhuriyet tarihinde ilk defa iktidarda ve Başbakan olan birisi kendi partisinde kendisini iktidara taşımış partisinde genel başkan olmayacağını son kez söylüyor ve bu Türkiye tarihinde devrim niteliğinde bir adımdır.”

Siyaset merkezi güçlenmeli

AK Parti MKYK Üyesi Süleyman Soylu da, “Başbakanın konuşması bir siyasi eserdi. Siyaset merkezinin güçlenmesine yönelik bir anlayış ortaya koydu. Çünkü siyaset merkezi güçlendikçe vesayet sisteminde kaybettiği kurumları geri alacaktır” dedi.