"Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, Kurtulmuş'un başkanlığında toplandı.
TBMM Tören Salonu'nda düzenlenen komisyonun 8. toplantısına, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, KESK Eş Genel başkanları Ayfer Koçak ve Ahmet Karagöz, TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu katılıyor.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, buradaki konuşmasında, bugünkü toplantıda memur ve işçi sendikalarının temsilcilerini, yarın da iş dünyasının temsilcilerini dinleyeceklerini belirtti.
Komisyonun görevinin ne kadar hayati ve önemli olduğunu hatırlatan gelişmelerden birisinin, iki gün önce Doha'da gerçekleştirilen İsrail saldırısı olduğunu belirten Kurtulmuş, İsrail'in aynı gün içerisinde üç egemen ülke Katar, Tunus ve Yemen'e saldırarak aslında bölgedeki saldırgan tutumlarıyla ilgili yeni bazı sinyalleri ortaya koyduğunu vurguladı.
Tunus'taki "Küresel Sumud Filosu"na saldırı gerçekleşmesinin, ABD'nin müttefiki ve bölgedeki en önemli üslerinden Katar'da bu saldırının ortaya konulmasının artık herkesi alarma geçiren fevkalade önemli bir işaret fişeği olduğunu dile getiren Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu saldırıyla açıkçası İsrail, 'Ben istediğim ülkede, istediğim insanı öldürebilirim.' mesajını çok net bir şekilde vermiştir. İkincisi, hiçbir ülkenin egemenlik hakkını tanımadığını bir kez daha çok açık bir şekilde ortaya koymuştur. Üçüncüsü, ABD'nin hangi üsse sahip olursa olsun bölge halklarını, bölge ülkelerini korumayacağını ya da koruyamayacağını ortaya koymuştur. Böylece bölge halklarının neredeyse tamamına karşı bir düşmanlık ilişkisi içerisinde olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.
Şimdiye kadar çok saldırı gerçekleşti. Bu son saldırıların hepimizi gerçekten derin bir uyanışa sevk etmesi gereken bir adım olduğuna inanıyorum. Bu çerçevede bu komisyonun yüklendiği görev de en az bu uyarı kadar önemli, tarihi bir sorumluluktur. Biz böylece zaten bölerek, parçalayarak, terör örgütleri vasıtasıyla, vekalet örgütleri vasıtasıyla Orta Doğu halklarının içine nifak sokarak, ülkeleri, bölgeleri karıştırarak yoluna devam eden bu anlayışa karşı, teopolitikten kaynaklanan siyonizmin yayılmacı anlayışına ve siyasetine karşı, biz de bölge halkları olarak bir ve beraber olduğumuzu ifade etmek, ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Tam da bu komisyonun varlık sebebi bu gerekçelerden kaynaklanmıştır."
- "TERÖRSÜZ TÜRKİYE, TERÖRSÜZ BİR BÖLGENİN DE TEMİNATI OLACAKTIR"
TBMM Başkanı Kurtulmuş, milli dayanışmayı ortaya koymanın, Türk'üyle, Kürt'üyle, etnik ve mezhebi farklılıklarıyla kardeşliği ortaya koymanın, ayrıca Türkiye'de demokrasinin standartlarını artırarak herkesin özgür ve güvenlik içerisinde yaşadığı bir ülkeyi kurmanın ve buna destek olmanın komisyonun başlıca hedefi olduğunu, bu çerçevede büyük mesafe alındığını belirtti.
Komisyonun gayretli bir çalışmaya ev sahipliği yaptığının altını çizen Kurtulmuş, "Burada önemli görüşmeler yapıyoruz. Şimdiye kadar toplumun farklı kesimlerini temsil eden arkadaşlarımız, bireysel olarak ya da kendi temsil ettikleri sivil toplum kuruluşları adına burada söz aldılar. Herkes kendi farklı görüşlerini ifade etmekle birlikte herkesin ortak meramı, 'Evet, biz kardeşlik istiyoruz, barış istiyoruz, huzur istiyoruz, esenlik istiyoruz ve hep beraber Türkiye'nin güvenlik içerisinde yaşayabileceği bir ülke olmasını istiyoruz.' kanaatini ortaya koydular. Dolayısıyla bu çalışmaları en kısa zamanda olgunlaştırmak ve bir nihai sonuca ulaştırmak komisyonumuzun başlıca görevidir." şeklinde konuştu.
Komisyonda dile getirilen görüşlerin nihai raporların oluşmasına büyük katkı sunacağını bildiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Ama bundan da önemlisi, daha evvel de ifade ettiğim gibi, burada söz alan her bir arkadaşımız Türkiye'de toplumsal mutabakatın oluşmasına, toplumsal rızanın gelişmesine şimdiye kadar çok büyük katkı sundular, bundan sonra da sunmaya devam edecekler. Ümit ediyorum ki en kısa zamanda sadece Türkiye'de silahların sustuğu bir ortam değil, bütün bölgede silahların sustuğu, kardeşliğin hakim olduğu, insanlar arasındaki etnik, mezhebi ve siyasi farklılıkların çatışma sebebi değil, bir bütünleşme ve birleşme vesilesi haline dönüştürüldüğü bir Türkiye'yi ve bir bölgeyi inşa ederiz.
Bu toplantılara başladığımız ilk günden itibaren en temel iddialarımızdan birisi aslında 'Terörsüz Türkiye, terörsüz bir bölgenin de teminatı olacaktır.' Ümit ediyorum, gayretle yürüttüğümüz, büyük bir titizlikle bugüne kadar getirdiğimiz bu çalışmaları en kısa süre içerisinde nihayete erdirecek ve terörsüz bir Türkiye'nin, terörsüz bir bölgenin kurulabilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde teşkil edilen komisyon olarak görevimizi yerine getireceğiz ve tekliflerimizi Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna sunmuş olacağız."