Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca sürdürülen Akıncı Üssü soruşturmasında FETÖ üyesi darbeci askerlerin 15 Temmuz gecesi kullandığı F-16’lara, İncirlik’ten kalkan Asena01, Asena02 ve Asena03 adlı tanker uçakların 10 kez yakıt ikmali yaptığı ortayla çıktı.
Akıncı Üssü iddianamesinde yer alan bilirkişi raporuna göre, Adana’daki İncirlik Üssü’nden kalkan 3 tanker uçak, Ankara, İstanbul ve Afyon üzerinde darbe girişimine katılan F-16’lara havada yakıt ikmali yaptı. Raporda, “Asena01, Asena02 ve Asena03 adlı tanker uçakların silahlı kalkışma eylemine destek veren savaş uçaklarına
10 kez yakıt ikmali yaptıkları ve Ankara ve İstanbul üzerinde alçak uçuş yapan, bomba atıp sivil halkı ve kamu görevlilerini şehit eden şüphelilerin eylemlerine bilerek ve isteyerek iştirak ettikleri tespit edilmiştir” denildi. Bilirkişi raporunda, tanker uçakların hangi saatlerde havalandıkları da radar izleriyle birlikte ayrıntılarıyla anlatıldı.
İLETİŞİM ABD’DEN
Tanker uçaklarının uçuşlarının, ‘Uçuş Takip Sistemi’nde görünmediği bilgisine yer verilen iddianamede, Diyarbakır ve Eskişehir’den yapılan her türlü ikaza da cevap verilmediği vurgulandı. İddianamede tanker uçakların uçuş sırasında telsizlerini kapalı tuttukları belirtilerek, “Pilotlar ‘Guard’ kanaldan (Uluslararası alanda mutlaka açık olması gereken kanal) yapılan yayınları dikkate almadılar” ifadesi kullanıldı. Darbe sanığı eski İncirlik 10.Tanker Üs Komutanlığı Filo Komutanı Binbaşı Orçun Kuş ifadesinde, kendi aralarındaki iletişimi nasıl gerçekleştirdiklerini anlattı. Kuş, “Uydu telefonuna biz kısaca SATCOM telefon deriz. Yerden bir kişi GSM, sabit hat ya da internet üzerinden dünyanın her yerinden uçakta bulunan uydu telefonu ile uçak komutanı ile iletişime geçebilir. SATCOM uydu telefonları uçağın üretildiği ülke olan ABD numarasıdır” dedi.
Gülen’in ‘krem pardösülü’ dedektifleri
Paralel İhanet Çetesi’nin darbe girişimine yönelik Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, örgütteki kişileri ve kurumlarını denetleyen ‘Arama Tarama Mesulleri’ne (ATM) ilişkin bilgiler de yer aldı. İddianamede, ‘Hamza’ kod adlı dedektiflerin direkt FETÖ’nün elebaşı Fetullah Gülen’e bağlı oldukları da yer aldı. Gülen gibi krem renk pardösü giyen örgüt dedektifleri, özel programlar ve yöntemler ile FETÖ yapılanmasında olan tüm kişilerin evinde, iş yerinde, üstünde, otomobilinde, bilgisayarlarında ve kişisel eşyalarında arama yapma yetkisine sahip. Gülen’in dedektifleri ayrıca FETÖ’ye ait okul, kolej, yurt, dershane, vakıf, dernek gibi tüm müesseselerde zamanlı ve zamansız olarak arama yapmakla da sınırsız olarak yetkilendirilmiş.
Hatıra defterinden FETO’nun izleri çıktı
Darbe girişimine ilişkin Edirne’de başlatılan soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, TSK’dan ihraç edilen Üsteğmen İsmet Sezgin’in odasında bulunan FETÖ üyelerinin yaygın olarak kullandığı terimleri içeren hatıra defterine yer verildi.
İddianamede tutuklu sanık Sezgin’in çalıştığı odada, üzerinde “İman insanı insan eder belki insanı sultan eder Bediüzzaman” etiketinin yer aldığı bir defter bulunduğu anlatıldı. İddianamede, deftere 2001 yılında çeşitli kişilerce yazılan “Sevgili şakird kardeşim İsmet”, “Hizmet içinde bir elçi olman dileğiyle”, “Senin gibi şakird bir arkadaşıma yazmam nasip oldu” ifadelerine dikkat çekildi.
Teğmenleri ‘şehadet’ ile motive etmişler
FETÖ’nün darbe girişimi sırasında, Kartal Köprüsü ve Samandıra gişelerini kontrol altına almak için görevlendirilen Kara Harp Akademisi öğrencisi teğmenlerin ‘şehadet’ ile motive edilmeye çalışıldığı ortaya çıktı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, şüphelilerden Oğuz Gündoğdu’nun ifadesine yer verildi. Gündoğdu ifadesinde,”Harp Akademileri’nden gelen subaylardan biri emir komuta bizde, şehitlik herkese nasip olmaz en güzel şehitlik göğüs göğüse çarpışarak olmaktır, bazen de kahpece sırtından vurularak olursun’ dedi. Bu kişi cümlesini bitirir bitirmez gişelerin yanında bulunan ormanlık alandan üzerimize taciz ateşi açılmaya başladı” diye konuştu.
FETÖ’cü generali paralel savcı aklamış
Edirne'de 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde tanklara kışladan çıkma emri vermek suçundan hakkında 3 kez müebbet hapis cezası istenen dönemin 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hidayet Arı´nın, bir yıl önce FETÖ/ PDY şüphelisi olarak ifadesinin alındığı ortaya çıktı. Eski Tuğgeneral Arı´nın, darbe girişiminin ardından tutuklanan eski Genelkurmay Askeri Savcısı Binbaşı Kurtuluş Kaya tarafından,`kovuşturmaya yer yoktur´ kararı verilerek akladığı tespit edildi.