28 yaşında patronluk koltuğuna oturan Aras Kargo Yönetim Kurulu Başkanı Evrim Aras’ın başarı hikayesi takdire şayan... Babasının vefatından sonra iflasın eşiğindeki şirketi alarak ayağa kaldıran Evrim Aras’ın şirketi bugün 1 milyar lira ciroya koşuyor. Şarkı söylemeyi seven ve savaş muhabiri olma hayaliyle medya sektörüne bile giren Evrim Aras’ın hayatını kendi ağzından dinledik. Kendi sektöründe dünyanın tek kadın CEO’su olan Aras’ın hedefinde Aras Kargo’yu bir dünya markası yapmak var.
- Aras Kargo nasıl kuruldu?
1979 yılında benim doğum altınlarımla babam ilk aracına mazot alarak yola çıkmış ve Aras Kargo böyle kurulmuş. Büyükşehirlerden kırsal kesime tencere, tava, halı ve beyaz eşya dağıtımı yapıyor o zamanlarda. O gün bugündür kargo dağıtımı yapıyoruz.
- İş hayatına nasıl girdiniz?
Opera sanatçısı olmak istiyordum. Konservatuar sınavlarına girdim ve kazandım. Babam ‘şarkıcı mı olacaksın, kabul etmiyorum’ bunu deyince vazgeçtim. Özgür ruhlu bir insan olduğum için ‘ben en iyisi savaş muhabiri olayım’ dedim ve medya ve iletişim sistemlerini okudum. Mezun olduktan sonra küçük bir televizyon kanalında staj yaptım ve ardından yaşanan 2001 krizi ile birlikte beni işten çıkardılar. 2001 yılında şubelerde başladım. Kargo dağıttım, teslimat yaptım, tahsilat yaptım. En alttan başladım. 6 ay kadar sahada çalıştım. İletişim okuduğum için yeni fikirlerle babama gittim. İlk olarak reklam konusunu gündeme getirdim, babam tabi ki buna karşı çıktı. ‘Ne gerek var, benim arabalarım kendisi zaten reklam’ gibilerinden... Aradan zaman geçti ve kabul etti. Biz kurumsal iletişim departmanını kurduk. Sektörde ilk reklam veren olduk. Daha profesyonel bir şirket olduk. Yöneticilerimiz değişti, teknolojiyi daha iyi kullanmaya başladık ve yüzde 50 büyüdük.
- Hayattaki dönüm noktanız ne oldu?
Babam rahatsızlanınca da genel müdür olarak atadı beni. 2 sene kadar kanser sürecimiz oldu. Vefatından sonra da tüm holdingin yönetim kurulu başkanı oldum, 2008’de... 2 yıl lider boşluğundan dolayı, karar almalarda zorlaşmıştı. O nedenle şirket borçluluğu çok yüksekti ben devraldığımda. 28 yaşındaydım. 250 milyon lira borcumuz vardı. Şirketin kasasında 4 bin lira nakit vardı. Aynı zamanda 145 milyon lira da vergi cezası vardı. Mazot koyacak paramız yoktu. O sorumluğu aldım bir şekilde. Günlük doğru fiyatlamayla herkesi satışa yönlendirmek için kendim sahaya indim. Bizim için en önemli şey satış ve insan. İlk etapta mazot alımı ve insanların açlık sınırındaki ihtiyaçlarını karşılamayla başladık. İnsanlarla konuşarak “Durumumuz bu, benim niyetim iyi, hedeflerimiz de iyi. Bu iş planı dahilinde ayağa kalkabiliriz” diye anlattım. İçeride 10 bin çalışanımız var ve 6 aylık maaşlarını alamamışlar. 19 bölgeyi ziyaret ettim, insanların gözlerinin içine bakarak gerçekleri anlattım ve bana inanmalarını sağladım. Dürüst olmak gerekiyor. Şirkette iyileşmeler başladı.
- Genç yaşta patronluk zor olmalı?
Hayal kırıklığına çok defa uğradım, dostlarımdan çok kazık yedim. Beni şimdi hiçbir şey korkutamıyor çok şükür. Tüm bu yaşananlar ve tecrübeler beni ben yaptı. Kendimi sürekli geliştirdim. Eğitimler aldım. Psikolojik olarak çok bittiğim zamanlarda oldu ama oğlum var benim. O beni hep motive etti. En hızlı büyüyen şirket ödülünü aldık Londra’da, Hong Kong’ta yılın kadını ödülünü aldım. Dünyada kargo taşımacılığı sektöründeki tek kadın CEO’yum. Erkek egemen sektörde kadın lider olmak önemli.
- Aras Kargo şuan nerede?
Geçen yıl yüzde 17 büyüyerek 750 milyon lira ciro elde ettik. Bu sene ise yüzde 15 büyüme ile 900 milyon lira ciro gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Şuan 12 bin kişi çalışıyor. 825 şubemiz var. Pazarın lideriyiz. Türkiye’nin en geniş dağıtım ağına sahip şirketiyiz. 28 transfer merkezimiz var. Günde ortalama 450 bin gönderi yapıyoruz. Avrupa pazarı büyüklüğünde ama biz bunu bir şirket olarak yapıyoruz.
- Teknolojiye yatırım yapıyorsunuz...?
El terminalleri aldık. Kuryelerimiz bir cihaz kullanıyor. Müşteri de tüm işlemi kapatıyoruz. Bizim için zaman en önemli şey. Telefon gibi görünen bir cihaz. Zaman açısından büyük avantaj sağlıyor. Türkiye’nin en geniş elektrikle çalışan filosuna sahibiz. Yazılım çok önemli bizde. Bu konularda çalışmalarımız hızla devam ediyor.
- Ortaklık teklifleri geliyor mu?
Bizi almak isteyenler çok. Şuan da bir ortağımız var zaten. Nisan ayında yeniden ortağımızla masaya oturacağız. Hisse payları konusunda konuşacağız. İyi bir fiyat olursa tekliflere açığız. 2003 yılında Horoz Kargo’yu satın almıştık. Orada gördük ki bize çok büyük bir destek olmadı. Uzun vade de dünya üzerinde bir işbirlikleri olabilir.
- Sosyal sorumluluk?
Eğitim, doğa ve kadın istihdamı konusuna önem veriyoruz. Bu konularda personelimizi eğitmeye çalışıyoruz. Aras Akademi var. Bu kapsamda ilk adım okulları kurduk. Türkiye genelinde 27 üniversite ile anlaşmalıyız. Tüm personelimiz buralarda eğitim alıyor.
- İş hayatında kadın olmak zor değil mi ?
Kadın yöneticilerin iş hayatında daha fazla yer almalı. Kadınlar için bütün gün evde oturmak daha zordur. Kadın üretmek üzere kodlanmış, sen bunu inkar edip üretmiyorsan senin yaradılışına aykırı bir durum bu. O nedenle onu kabul edip, fark etmek lazım. Fikir ve iş üretmek lazım. Devamlı doğum yapamayız.
Babamın koltuğuna oturduğumda çok ağladım
- İş hayatında sizi en çok zorlayan nedir?
Beni daha çok insanlar üzüyor. İnsanların güç savaşları, kraldan çok kralcı olma halleri. Kolay kolay güvenemiyorsunuz kimseye. Bizim ilk yokluk zamanlarımızda herkes iyi niyetle bir şeyi var etmek için uğraştı ve başardık. Ama ortada bir güç savaşı olduğunda hiç kimse manevi yaklaşmıyor duruma. İnsanlar ‘ben ne alırım’a bakıyor. Biz o zaman o başarımızı amatör ruhumuzla yaptık. Bu kurumsallaşma ve profesyonelleşme benim için hayal kırıklığı. Babamın vefatı dönemi en zor dönemimdi. En sevdiğim en kıymetlimi kaybediyorum ama beni ben yapacak olan pozisyona geliyorum. Babamın koltuğuna ilk oturduğum zaman çok ağlamıştım. Çekim için oturmuştuk ama çekim yapamamıştık.
Şarkı söylemeyi seviyorum
- Hobileriniz neler ?
Ben sosyal bir kişiliğim, iş kolik kadınlardan değilim. Birçok hobim var. Oğlum var, onunla vakit geçiriyorum. Tatillerimizi ona göre planlıyoruz. Kişisel gelişimle ilgileniyorum. Felsefe seviyorum. Spor yapıyorum. 7 yıldır plates yapıyorum. Şarkı söylemeyi seviyorum, arkadaş ortamlarında oluyor veya toplantılarda... Yeni yerler görmek bana oldukça keyif veriyor. Sırt çantasıyla spontane olarak gezmeyi seviyorum. Bu beni besliyor.