Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şahin Ulu, koronavirüs nedeniyle koku kaybı yaşayan hastaların yapması gerekenleri anlattı. Koku kaybını anlamak için kullanılan kimyasal maddelerin koku reseptör hücrelerine zarar verme ihtimali olduğunu belirten Ulu, kahve çekirdekleri, nane, tarçın veya taze sarımsak gibi yiyeceklerin koku kaybını anlamada iyi bir seçenek olduğunu söyledi. Prof. Dr. Şahin Ulu ayrıca bebek pudrası veya kokulu mum gibi gıda dışı maddelerin de koku kaybını anlamak için kullanımının sakıncalı olmadığını ifade etti.
Koronavirüs pandemisi sürecinde Kulak Burun Boğaz Hastalıkları hekimlerini ilgilendiren en çok şikayetler hakkında da açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Şahin Ulu, "Genelde KBB polikliniğine başvuran koronavirüs pozitif hastalarda boğaz ağrısı, kulak ağrısı, burun tıkanıklığı, ateş, halsizlik, yorgunluk, koku veya tat kaybı, nefes darlığı, sürekli öksürük ve baş ağrısı görülmektedir. Üst Solunum yolları enfeksiyonlarında gözlenen hapşırma ve burun akıntısı daha az olarak gelmektedir. Hatta koronavirüs teşhisinden yaklaşık 6 hafta sonra bile yorgunluk, koku veya tat kaybı, nefes darlığı şikâyetinin olduğu görülebilmektedir" dedi.
İngiltere'de uzmanların, koronavirüsün ani ve kalıcı duyma kaybına da yol açabileceğini açıklaması üzerine de görüşlerini paylaşan BAU Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şahin Ulu, "Araştırma heyetlerinin çoğu koronavirüsün işitme kaybına nasıl yol açabileceğinin bilinmediğini ancak bunun bazı muhtemel açıklamaları olduğunu söyledi. Örneğin Dr. Koumpa, 'Sars-Cov-2 virüsü iç kulakta hücre ölümüne yol açabileceği ve/veya vücudun iç kulak için toksik olabilecek sitokinler (inflamatuvar) salgılamasına neden olmuş olabilir dolayısıyla Steroidler inflamasyonu ve sitokinleri de azaltarak faydalı olabilir' dedi. Ani işitme kaybı erken tedaviden fayda görüyor. Dolayısı ile hemen tedavi edilmezse, tek taraflı işitme kaybı kalıcı hale gelebilir. Buda kişinin hayat kalitesini bozabilir" ifadelerini kullandı.
Son zamanlarda ani işitme kayıplı hasta sayısı artmaya devam ettiğini söyleyen Prof. Dr. Ulu, "Yapılan araştırmalarda hastalarda genelde sensörinöral işitme kaybı gelişmiş olup bu da iç kulağın ya da sesten sorumlu olan sinirin iltihaplanması ve hasar görmesiyle oluşuyor. Bu sorunun tedavisinde steroid içeren ilaçlarla kısmi bir başarı elde edilebilir" diye konuştu.
Açık havada maske zorunluluğunun devam etmesi üzerine de açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Şahin Ulu, "Maske nedeniyle yüksek düzeyde karbondioksit solumanın hayati riskler taşıyabileceği belirtilse de maske kullanmanın karbondioksit solunumunun arttırdığına dair kesin bir bulguya rastlanmıyor. Çok nadir olarak uzun süre maske takmak hypercapnea'ya (kanda karbondioksit fazlalığı) neden olabilir. Karbondioksit zehirlenmesi ise; baş dönmesi, baş ağrısı, nefes darlığı gibi sorunlar oluşturabilir. Eğer birinin zaten nefes almak ile ilgili problemleri (Astım, KOAH, alerji vb..) varsa maske takmak o kişiyi daha kötü hale getirebilir" dedi.